la la la

• mistik bir klibe sahip bir şarkı, hep de klibini açarak dinliyorum. sonra youtube' da şöyle bir açıklamaya rast geldim;
  video is around an old bolivian legend, which concerns a deaf boy who fled from his abusive home. after living on the streets for he discovers that he has special talent of perceiving people's troubles, which he can heal by screaming. they arrive at a mine where the demon is supposed to be but everybody could be cursed who is able to hear the demonic curses, thus the boy alone only could go to the demon and overvoice him with his scream to stop him from cursing others
• kısa film tadında klibe sahip olan etkileyici şarkı.
  
  klibin hikayesi kaba taslak şu şekilde sanırım:
  
  1800'lerde bolivya'da küçük bir çocuk var. üvey babası bunu dövüyor. çocuk dayanamıyor çekip gidiyor. nere gideceğini bilmiyor ama. yaş 8. nereye gitsin? ama çocuğun yeteneği var. bi yerde kötü bir duygu silsilesi varsa çocuk onu buluyor. sonra bir gün çocuğun bu yeteneği ortaya çıkıyor. bi yerde yaşlı bir adamı eziyorlar. bu oraya gidip deprem gibi çığlık atıyor. duyanlar öyle diyor. herkes çil yavrusu gibi kaçışıyor, o yaşlı adam hariç. buna teşekkürler ediyor. ha ilk başta kimsesiz bir köpek buluyordu önce.
  
  sonra bunlar yine yola koyuluyorlar. yine bi adam buluyorlar. fil yüzlü. yıldırım düşmüş herhalde yüzüne. bunu da alıp bi sığınağa gitmeye çalışıyorlar. bu sığınak -mağara- bi çölün ortasında. orda bi yerde psikopata bağlamış insanlar varmış. bir birini kesiyor ayıp şeyler yapıyor vs. bunları onlara yaptıranda o mağaradaki bir şeymiş. mağaranın yakınında bu fısıltılar duyuluyormuş. hep beraber gittiler. çocuk, köpek, yaşlı adam ve fil yüzlü adam. ama çocuk dışındakiler korkmuş. girmeyelim etmeyelim diye. çocuk tutturuyor ben gireceğim diye. çocuk işte. bu giriyor. diğerleri dönüyor. 18 nisanda da fısıltı durmuş. ama hangi yıl orası bi meçhul. çocuk çıkmamış hala içerdeymiş.
  
  bu arada klibin orjinalinde yaşlı adam kalp alıyor bi amcadan. kanlı manlı. o sahne televizyonda çıkmıyor.
• edit: naughty boy'un klibi için yazmıştım ancak sonra shakira da bu isimde parça yaptı. bir açıklama yapayım dedim.
  
  klibi çok ilgimi çekti biraz araştırdıktan sonra şöyle bi efsaneye ulaştım;
  
  --- alıntı ---
  
  eski bir bolivya efsanesi
  
  her zaman ki gibi o gece de üvey babası sarhoş olana kadar içmişti ve gelip tüm öfkesini ona kusuyordu. neden bu kadar kötüydü bu adam. ne yapmıştı da ona bu kadar kötü davranıyordu. "annem yanımda olsaydı" diye geçirdi içinden. 2 yıl olmuştu annesini yağmurlu bir günde and dağlarının bağrına gömeli. kimse onu teselli edememişti, çünkü doğuştan kulakları duymuyordu. içinde koptu tüm fırtınalar ve kendi başına mücadele etti anlam veremediği şeylerle. o bunları düşünürken babası küfürler savurmaya devam ediyordu. o bunları duymamasına rağmen öfkeyi içinde hissediyordu. gözlerini yumdu. gayri ihtiyari elleriyle kulaklarını tıkadı ve rastgele kendi uydurduğu bi melodiyi mırıldanmaya başladı. o anda yer sarsılmaya ve gök gürüldemeye başladı. tabi o bunun farkında değildi, kafasıyla tempo tutarak evden dışarı çıktı. korkudan taş kesilmiş üvey babasına aldırış etmeden.
  
  bir süre kasabanın sokaklarında dolaştıktan sonra, peşine küçük şirin bir köpeğin takıldığını farketti. eğilip köpeği sevmeye başladı. köpek konuşamıyor, o da duymuyordu ama o an çok şey konuştular. küçük köpeğin bakışlarından bir çok hayatın izleri okunuyordu. çocuk bunu farkettiğinde ürperdi fakat köpeğin o sevimli bakışıyla anında rahatladı ve yola koyuldular.
  günlerce tek arkadaşı olan şirin köpekle sokaklarda yaşadılar. sokakta yaşadıkları zaman süresince çocuk insanları yakından tanıma fırsatı buldu ve yeteneğinin farkında vardı. zor durumda kalan insanları gördüğünde o kafasından uydurduğu melodiyi mırıldanarak insanlara yardım edebiliyordu. tabi dışarıdan durum daha farklıydı. çocuk şarkısını mırıldanırken, aslında çığlıklar koparıyor, yer sarsılıyor ve gök gürlüyordu. bunu görebilen insanlar önce dehşete kapılıyor, ardından içlerinden tüm kötülük ve nefret arınmışçasına rahatlıyorlardı.
  
  bir gün bir yerde çocuk ve köpek yaşlı bir adamla karşılaştı. bu adam taşlaşmıştı ve yöre halkı tarafından aşağılanıyor ve dalga geçiliyordu. çocuk bu durumdan hoşnut olmadı ve şarkısını söylemeye başladı. çığlıklar, sarsıntılar, gökgürültüleri.. insanlar kaçıştılar ve taşlaşmış yaşlı adamın kalbi yeniden atmaya başladı. adam gülümsedi, bakışlarıyla çocuğa teşekkür etti ve o da köpek gibi çocuğu peşine takıldı.
  
  çocuk, köpek ve kalbi yeniden atmaya başlayan taşlaşmış yaşlı adam yola devam ettiler. karşılarına halk tarafından tacize uğramış ve dışlanmış garabet bir adam çıktı. garabet adam onlara kendisinin iblis tarafından lanetlenen bir peygamber olduğunu söyledi. çünkü o iblise tapmamıştı ve iblisin bulunduğu yöre halkı tarafından dışlanıp memleketinden sürülmüştü. bu iblis el tio idi. yeraltı dünyasının efendisiydi ve ölümlü insanlar onun şerrinden korunmak ve yeraltı zenginliklerinden faydalanmak için ona armağanlar sunuyor, adaklar adıyorlardı. peygamberin dediğine göre iblisi bir kez duyan onun etkisi altına giriyordu. bunca nefretin, öfkenin sebebi buydu. yine peygambere göre iblisin yaşadığı yer, bir zamanlar ona tapan bir halkın bulunduğu ve iblisin halkını birbirine kırdırdığı çöldeki kasabanın madeniydi. beraber iblisin yaşadığı yere doğru yola koyuldular.
  
  uzun bir süre yol aldılar. çölü tüm olumsuzlara rağmen geçtiler ve iblisin yaşadığını düşündükleri kasabayı buldular ve madene doğru ilerlediler. madene girdiklerinde keskin bir çığlık koptu. bu el tio idi. taşlaşmış yaşlı adam, dışlanmış garabet peygamber ve şirin küçük köpek kopan bu çığlıkla oracıkta lanetlendiler. sağır çocuk lanetten etkilenmedi ve yazık ki iblisle tek başına yüzleşmek zorunda kaldı. iblise kurban edilen lama cesetleri ve çeşitli armağanların arasından geçerek madenin derinliklerine doğru ilerledi.
  
  içinde bir korku vardı ama bu onu yolundan alıkoymuyordu. küçücük yaşamında gördüğü onlarca tuhaflığı düşünüyordu. insanlardaki bu nefrete, öfkeye eğer bu iblis neden oluyorsa, tek başına da olsa onunla yüzleşecek ve tüm bunlara bir son verecekti. derinlere indikçe iblisin kötülüğünü ve öfkesini tüm bedeninde hissetmeye başladı ama ilerlemeye devam etti ve sonunda onu buldu.
  
  işte karşısındaydı. lanetli çığlığını tüm gücüyle çocuğa savuruyor ama çocuk bundan etkilenmiyordu. tıpkı ilk defa babasının yanında yaptığı gibi diz çöktü, gözlerini yumdu, elleriyle kulaklarını tıkadı ve tıpkı pakistan asıllı ingiliz sanatçı naughty boy’un şarkısındakine benzer o kendi uydurduğu anlamsız melodiyi mırıldanmaya başladı. "la la la..." maden tüm gücüyle sarsılmaya, etraftan insanı dehşete düşüren gökgürültüleri duyulmaya başladı. çocuktan çıkan çığlıklar etrafı kasıp kavururken iblisin çığlığı çoktan bastırılmış ve tüm lanet ortadan kalkmıştı..
  
  --- alıntı ---
• naughty boy isimli ingiliz oğlanın yılın pop/rap şarkısı olmaya aday eseri:
  
  http://www.youtube.com/watch?v=3o1_3zbukm8
  
  sözlerini yazayım eksik kalmasın:
  
  hush, don't speak
  when you spit your venom, keep it shut ı hate it
  when you hiss and preach
  about your new messiah 'cause your theories catch fire
  
  ı can't find those silver linings
  ı don't mean to judge
  but when you read your speech, it's tiring
  enough is enough
  
  ı'm covering my ears like a kid
  when your words mean nothing, ı go la la la
  ı'm turning up the volume when you speak
  cause if my heart can't stop it, ı find a way to block it ı go
  la la, la la la...
  la la, la la la...
  ı find a way to block it ı go
  la la, la la la...
  la la, la la la...
  
  yes our love is running out of time
  ı won't count the hours, rather be a coward
  when our words collide
  ı'm gonna drown you out before ı lose my mind
  
  ı can't find those silver linings
  ı don't mean to judge
  but when you read your speech, it's tiring
  enough is enough
  
  ı'm covering my ears like a kid
  when your words mean nothing, ı go la la la
  ı'm turning up the volume when you speak
  cause if my heart can't stop it, ı find a way to block it ı go
  la la la la la...
  la la la la la...
  ı find a way to block it ı go
  la la la la la...
  la la la la la...
  ı find a way to block it, oh
  la la la la la...
  la la la la la...
  ı've found a way to block it ı go
  la la la la la...
  la la la la la...
  
  ı'm covering my ears like a kid
  when your words mean nothing, ı go la la la
  ı'm turning up the volume when you speak
  cause if my heart can't stop it, ı find a way to block it ı go
  
  ı'm covering my ears like a kid
  when your words mean nothing, ı go la la la
  ı'm turning up the volume when you speak
  cause if my heart can't stop it, ı find a way to block it ı go
  la la la la la...
  la la la la la...
  la la la la la...
  la la la la la...
• klibi bana the wizard of ozu hatırlatan naughty boy şarkısı.
• naught boy'un çok sevdiğim şarkısıdır.
  
  anise - walking on air'den sonra en çok dinlediğim şarkıdır diyebilirim.
  
  klibini başta ben de anlamamıştım, "ne saçma klibi var" demiştim; ama, sonra birisi klipte geçen hikayeyi açıklamış.
  
  aynen şöyle:
  
  klipte bir bolivya efsanesi anlatılmakta.
  özel güçleri olan sağır bir çocuk şiddet gördüğü için evden kaçar. bir köpekle bir süre sokakta yaşar. daha sonra insanlar tarafından dışlanan, hep tartaklanan biriyle karşılaşır. bir bağırışıyla etrafındakileri dağıtır (özel güçleri o an keşfedilir).
  daha sonra devam ederler ve cüzzamlı biriyle karşılaşırlar. insanlar onun lanetlendiğini düşünürler.
  o dönem yaşayan bir şeytanın sesini duyan herkes lanetlenirmiş. o kişi de sesini duymuş ve lanetlenmiş. şeytanın üstesinden gelebilecek tek kişinin çocuk olduğuna kanaat getirirler çünkü hem sağırdır hem de özel güçleri vardır.
  bir tek çocuk girer şeytanın yanına; ama; bir daha çocuktan haber alamazlar...
• klibini izlediğimde ya çok atmasyon ya da baya bi şeyler anlatmaya çalışıyo demiştim. yüzyıl kadar önceden kalma bi bolivya efsanesini anlatıyomuş. bir iki kişi yazmış zaten de, ben wikipedia kaynaklı olarak aşağı yukarı çevirisini yapıp toparlayayım.
  
  evdeki baskıdan bunalıp kaçan bi çocuk var. bi sokak köpeğiyle arkadaş oluyolar. bu arada, köpekli yaşlı adam ve çocuğun taktıkları bereler yatiri şifacılarını simgeliyomuş. bir yatiri şifacısı olmak için daha yaşlı bi tanesinin yanında staj yapmak gerekiyormuş. çocuğun şifacılığına da bi gönderme yaşlı şamanı bulması. sonra sokaklarda yaşarken bu çocuk özel yeteneğini keşfediyor. bağırarak insanların sorunlarını yok edebiliyor. çığlığı bi kasırga, bi tornado kadar güçlü. bi gün yaşlı, garip bi adamın, köylüler tarafından bir yandan aşağılanıp, bir yandan da taşlandığını görüyor. bağırıyor. olay düzeliyor. yaşlı adamın kalbi tekrar atmaya başlıyor (klipte parayla kalp alıyolar adama). yolculuklarına beraber devam ediyolar.
  bunlar gene beraber giderlerken, bu sefer cüzzamlıymış gibi toplumdan dışlanan, tipi kaymış bi adamla karşılaşıyolar. adam kendisinin bir zamanlar peygamber olduğunu, el tio isimli deyyus şeytanın, artık kendisine tapınmadığı için onu lanetlediğini söylüyor. kafasındaki maske de, bir dini dansta kullanılan ve ayrıca manca pacha'da ikame eden şeytanları simgeleyen kusilloları andırıyomuş. tabi elemanın oralarla bağı kalmadığı için, normalde olması gereken boynuzlar yokmuş. neyse, bu adam bizimkilere diyor ki -hemen de bizimkiler oldu- el tio isimli şeytan, yeraltına hükmedermiş. sesini duyan herkesi etkisi altına alırmış. insanlar, sinire kesmesin diye adaklar, hediyeler verirlermiş buna. bu iti çölde bulunabilirlermiş. bir zamanlar kendisine tapınan köylüleri lanetleyip, kendilerini öldürmelerine neden olduğu yerde.
  kalkıp gidiyolar mekana, şeytanın var olduğu madeni buluyolar. ama sese maruz kalan herkesin lanetlenme olasılığı olduğu için, çocuk tek başına karşılaşmak zorunda kalıyor onunla. şeytana doğru bağırıp, onun insanları sesiyle lanetlemesini önlemeye çalışıyor. kendini kurban ediyor bir nevi.
  
  klip de böylece bitiyoor.. hadi bakayım kuzucuklarım, erken yatın emi
  
  daha fazla böyle klipler görmek istiyoruz. bi dahakini deniz akel çeksin.
  -haydaaaa
• benim gorusum sarkiya ismini veren cocuk sesiyle seslendirilmis la la la kismi cok itici ama onun haricinde on numara bir sarki. sarkinin o kismindan irrite olan da bir tek ben varim sanirsam.
• bir ankaralı'nın trafik kazası yapmadan önceki son sözü.
  
  -la la la!
  
  çotank!
  
  -vurduk amınagoyim!
  
  edit: lan bu entrym en ilginç entrym oldu. bir gün en beğenilenlerde bir gün zamanının ötesinde. çok eğlenceli.
• klibi meteforlarla dolu şahane şarkı. klibin sonlarına doğru "hass... yok gözüme toz kaçtı sanırım yaa..." demeniz kuvvetle muhtemel.