• gündüzleri uyanık olanlarla aynı dünyayı paylaşmamaktan kaynaklanır.
  • bir gece bekcisinin kaderi.
  • öğrencilik hayatınında kaderidir bu durum. sabahlara kadar oturulup, akşama kadar yatılır. kahvaltı, öğle yemeği kavramları zaten hayattan tamamen çıkar. yeaaa ölünce uyursun ya da çok yazık en güzel çağlarını geceleri oturup gündüzleri bol bol uyuyarak geçiriyorsun diye çenesi kapanmak bilmeyen insanlar çok dolaşır bu kişilerin etrafında halbuki geceyi gündüze tercih edildiğinin bunun apayrı bir güzelliği olduğunun farkında değillerdir. kimse arayıp sormaz, şehrin yorucu gürültüsünden uzak, tek başına olabildiğin bir andır. sahip olunduğu sürece kıymeti bilinmelidir ilerde her birey için mumla aranacak zamanlardır.
  • bir tür hayattan kaçıştır. gündüzü uyku ile geçiştirip gece saatlerindeki yalnızlığınızı haklı çıkartma çabasıdır. "bu saatte nasıl olsa herkes uyuyor, kimseyle görüşmemem, sosyalleşmemem normal" avuntusuna haklı bir zemin hazırlama kandırmacasıdır. eş-dost-aile üçgeninde kendine yer bulamayanların bu gerçekle sürekli yüzleşmemek için buldukları çaredir. sağlıklı olup olmadığı tartışılır, ama bir "hayatla baş etme" yöntemidir.*
  • cehenneme övgü kitabında, geceleri uyumayanları ve gece-gündüz karşıtlığını pek güzel anlatır gündüz vassaf;

    "gündüz, ilerleme gibi görünen tekdüze bir süreçtir. sabahın parlak ışıkları akşam karanlığına dönüşürken, bize bir gelişme olduğu hissini verir- belli bir yönde ilerliyormuşuz gibi bir duygu. zamanın yapay göreceliği üzerine nadiren durup düşünürüz. her allahın günü, aydınlığın karanlığa doğru akışı bizi önüne katıp koşturur. ama gün boyunca, ister sabah on, ister öğlen üç olsun, hepimiz, gündelik düzenin, düzen güçlerinin köleleriyiz. bizi ayakta tutan, zamanın geçmesi ve gecenin sunduğu kurtuluş umududur. çünkü, sonunda gece olacağını ve - gündüzle kıyaslarsak - dilediğimiz gibi davranma fırsatınıa kavuşacağımızı biliriz.

    kitaplar gece okunur. sinema, tiyatro ve müzik gösterileri gece olur. gece sarhoş oluruz, gece kumar oynarız.
    her şeyden arınmış çıplak vücut geceye aittir. vücutlar gece birbirine değer, bir araya gelir. gün boyunca üniversitelerde bilimsel inceleme konusu olarak ele alınan, akşam üzeri dost toplantılarında sohbet konusu edilen şeyler, sonunda gecenin karanlığı içinde, gizlice yaşanır. çıplaklık geceye özgüdür, gündüze değil. - bunun tersi, yani var olmanın doğal gereği, yani güneşin altında çıplaklık, ancak baskının sona ermesiyle gerçekleşebilir. -
    geceleri aşık olur, birbirimize aşkımızı geceleri ilan ederiz. gündüzler bizi mantığımızı kullanmaya, kendi hapishanemize kapanmaya zorlar. gün boyunca baskı güçleri, aşkın özgürlüğüne karşı savaşır. ama geceler bizi yeniden aşık eder, bize " seni seviyorum" dedirtir. gündüzleri söylenen "seni seviyorum"lar geceye gönderme yapar."

    acıktığı için değil, yemek saati geldiği için yemek yiyen insanlar vardır.
    uykusu geldiği için değil, vakit geç olduğu için uyuyanlar da onlardır.
    böyle insanlar içindir gündüzün telaşı, kargaşası, karmaşası, iktidar savaşı...

    uyuyamayanları bir kenara koyarsak, bir de uyumayanlar vardır geceleri.
    yani daha çok geceleri yaşayanlar.
    ve bunlar; bir kuzinenin üstündeki telaşsız, ağır ağır ve sükunetle demlenen çaydanlığa benzerler.

    yaşamayı bilme işinin ne ustası var, ne de bir reçetesi.
    olmasın da zaten.
    kimisi tercihleriyle, kimisi de zorunluluklarıyla yaşayıp gitmekte bu adil olmayan dünyada.

    lakin, birinin tadı ekmek çayı kıvamında olur ister istemez.
    diğeriyse tavşan kanı.

    demlenmeye vakit gerek.
  • günde en az 3 bardak sert kahve içen birsinin uykusunun yanlış zamanlarda gelmesi durumudur.

    aslına bakarsanız sadece geceleri yaşamayı sevme durumudur. herkes yarı ölü iken sizin sessizliğin içinde kendinizce bir yaşam belirtisi vermek isteyişinizdendir geceleri uyumak istememenizin nedeni..
  • film izlemek, ders çalışmak, gece hayatı, depresyon, oyun gibi çeşitli nedenleri vardır.
  • pişmanlıktır.

    girizgah biraz kamu spotu tadında oldu ama neyse. uzun süredir geceleri uyumadıysanız ve uyku düzeniniz bozulmuş, biyolojik saatiniz tokyo'daki sevimli dostlarımıza sabitlenmişse eğer bir süre sonra kendinizi geleceğe dönüş film setinde bulabilirsiniz. nasıl mı? çok basit.

    eğer her gece artık sakız gibi uzamış okulunu bitiriyorsan,
    eğer her gece yeni iş fikirleri bulup vazgeçiyorsan,
    eğer her gece amiyane tabirle "yırtıyor", sonra da "kesin daha önce düşünmüşlerdir" karamsarlığına kaplılıyorsan,
    eğer her gece hoşlandığın kıza açılıyorsan,
    eğer her gece hayatınla ilgili radikal kararlar alıyorsan,
    eğer her gece ertesi gün yeni bir aktiviteye katılacağını kararlaştırıyorsani
    eğer her gece bir daha geçmişi kafaya takmayıp sadece geleceğe odaklanacağın kararını alıyorsan,

    dur! evet tam orada dur. bak; aynı gece içinde afrika'daki açlığı bitirip, artık iyice uzattığım okulumdan mezun olup, hoşlandığım kıza açılıp, dünyayı ele geçirme planı yapıp, iş kurup, işi bırakıp, hayatına devam etmiş bir adamım. ve ne oldu biliyor musun? bunların hiçbiri gerçekleşmedi sevgili dostum. tıpkı seninki gibi. tıpkı diğerlerininki gibi.

    yıllarca bize öğretilmiş bir kompozisyon vardır ya hani, adamın biri gece gözlerini duvara diker, hayatıyla ilgili radikal kararlar alır ve ertesi gün bu kararların hepsini uygulayıp bambaşka ve mutlu bir adam olur. hah, yalan işte o. olmuyor kardeşim. ulan bir insan her gece yeni bir spora yazılmaya karar verir mi? yeryüzünde spor kalmadı, en son bu at üzerinde topa vurmalı sporu buldum, polo mudur nedir. düşün yani durumdaki vahameti. peki ya o kız? her gece 12736187 farklı muhabbete giriş cümlesi düşünüp en sonunda kızdan soğudum "eeeeh ne nazlıymışsın be" diye. işin kötüsü kızın daha hiçbir şeyden haberi yok. her gece o kızla konuştuğunu düşünen ama bir sonuca varamayan normal beyin işi "naza kaçıyor kız" diye algılamış tabii, dünyadan haberi yok garibimin.

    uzun lafın kısası uyuyun kardeşim. melatonin vs gibi ilim insanı gibi konuşmayacağım ben, sadece akıl sağlığınız için uyuyun.

    neyse, gece olsa da yine okulu bitirip 2-3 iş kurup batsam.
  • insomnia değilseniz;
    gündüzleri ceset gibi uyumanızla sonuçlanması muhtemel durumdur.
  • anlamsız miktarda fazla düşünmekten yatağa yatsam bile dönüp durduğumdan, mümkün olduğu kadar geciktirerek içinde bulunduğum durum.
hesabın var mı? giriş yap