silver screen
-
ingilizcede beyaz perde.
-
(bkz: gumus perde)
-
kittenz and thee glitz albumunden miss kittin destekli felix da housecat'in beden kivirmaya birebir ezgisi..
-
laurent garnier mix' ini 100. defa dinledikten sonra nick olarak kullanmak istediim felix da housecat inanılmas küsel parçası!
-
(bkz: special needs)
-
miss kittin - felix da housecat işbirliğinin bir başka şahane ürünü olan bu eserde de yine pahalı hayatların, holivudun, fiyakalı adamların ve uzun bacakların dünyasına serbest dalış yapıyoruz. halk ozanlarımızın eserlerini benimsediğimiz gibi sahiplenemiyoruz bu gibi şarkıları doğal olarak ancak içimizde bir yerler acıyor yinede dinlediğimizde. tüm bu uyumsuzluğa, yozlaşmışlığa üzülüyoruz. doyumsuzluğun sınırlarına şaşırıyoruz. ağlamak geliyor içimizden.
[bu albumun asıl yürekleri dağlayan parçası için (bkz: madame hollywood)]
------------------------------------------------------------------------------------
sweet seduction in a magazine,
endless pleasure in a limousine,
in the back shakes a tambourine, nicotine from a silver screen
in the music,
say the word,
see the light,
join the herd,
levit comes,
levit goes,
diamond memories,
go with the flow -
house türünde felix da housecat'ın en beğendiğim parçası. bütün şarkı baştan sona harika bir atmosfere sahip.
-
şirk koşmak gibi olmasın ama efsane bir oxford remix'ine sahip şarkı.
-
insanı enerji veren şahane felix de housecat parçası.
-
geçen hafta çıkmış olan jay-jay johanson albümü. muhteşem bir noel hediyesi! tam anlamıyla kışlık, diğer bir deyişle, nostaljik, sıcak, huzurlu, sakin ve tatlı bir albüm olmuş. albümün tamamı klasikleşmiş filmlerin müziklerinden oluşuyor. bazıları çok ilginç olmasa da ben özellikle moon river (breakfast at tiffany’s) ve send in the clowns (joker) yorumlarını çok beğendim.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap