• mu kitasi hakkinda da cesitli incelemelerde bulunmustur.
  • bahsi geçen ve 14 tanesi bilinen(!) raporlardan 14.sünden bir kesit aşağıdadır ve bendeniz için gayet hınzır bir tebessüm sebebidir; aklı olan ve kullanmak cesaretini gösteren tüm sevgi'li insanlara...

    "
    // meksika yerlilerinin güneş ayini

    1935 senesinde, kongrelerini yapmak üzere meksika'ya gelen 3000 rotary üyeleri şerefine düzenlenen toplantılar ve şenlikler esnasında, meksika hükümeti bazı yerli kabileleri, güneş'e tazim ayinlerini göstermek üzere capul tepek parkı'na davet etmiş ve bizler de hazır bulunarak bu törenleri izledik.

    tlaskeltekler, başlarında güneşi temsil eden toparlak şekilde bir tür geniş şapka taşıyarak geldiler (fotoğraflar mevcut).

    kollarını tıpkı mevleviler gibi vecdu istiğrak halinde yukarıya uzatıp 2 nısfiye ve 2 kudüm refakatinde olarak 10 dakika vakurane bir surette deveran yaptılar.

    bunların aynen mevleviler gibi, birbirine dokunmamaya itina ederek dönmeleri ve nısfiyelerin hüseyni ve hicazkari kürdi çeşnisinde nameler çalması ve kudümlerin de mevlevi temposu ile çalınması pek ziyade hayretime mucip olmakla, mevlevi ayininin bütün teferruatının güneş kültünden alınmış olduğundan şüphem kalmadı.

    mevlana'nın mevlevi külahını da güneş kültünden aldığı anlaşılıyor.

    burada yapılan güneş ayininde, güneş timsallerinin tahtadan yapılmış mahrutu nakış şeklinde mesnetler üzerine bindirilmiş olduklarını görünce, orta asya'daki ayinlerde de güneş timsali'nin kalın keçe'den yapılmış mesnetler yani külahlar üzerine bindirilmiş olmasını göz önüne getirerek mevlana'nın bunları islam dini'nin icabetine tevkifan mevlevi tarikatının zahiri bir alameti kabul etmiş olduğundan şüphem kalmadı.

    rapor ekinde, mevlevi külahı ile, tlaskalteklerin külahı yan yana resimlenmiş ve benzerlikler mukayese edilmektedir.

    mevlevilerin kudüm dedikleri aletin aslen kutun olduğuna dair izahat

    brasseur de bourborg'un, quatre letters sur le meique adındaki eserinin 94. sayfasında bulunan izahat üzerine, yukatan ve guatemala kıtalarında yasayan ve ırk itibarı ile maya milleti'ne mensup olan kise ve kaksikel kabileleri'nin gerek milli rakslarında, gerekse güneş'e tazimen yaptıkları ayin sırasında tun namında mukaddes bir dunbelek kullandıkları ve bunu çalanlara derin bir hürmet gösterdikleri hakkındaki malumata muttali olduktan sonra dunbelek sözümüzün başındaki dun ve kudüm kelimesinin sonundaki dum lahikasının, kise ve kaksikel dillerinde, mübarek dunbelek manasına gelen tun sözünün aynı olduğu göze çarpmakta ve bu suretle kudüm sözü'nün hem eski türkçe'de hem de kise ve kaksikel dillerinde mübarek mukaddes manasına olan 'ku' ve kise, kaksikel dillerinde dunbelek anlamında olan 'tun' yani mübarek dunbelek demek olan 'kutun' sözcüğünden çıktığına şüphe kalmamaktadır.

    // capul tepek

    capul tepek aztek dilinde çekirge tepesi demektir.

    çekirgeler capul(yağma) ettiğinden, çapul'un eski türklere yağma manasında geçmiş olması muhtemeldir.

    tlaskeltek yerlilerinin güneş'e tazimen başlarında taşıdıkları güneş timsalleri, fotoğrafta görüleceği üzre, merkezden muhit'e doğru nısıf kuturları takiben uzatılmış muteaddid ince çubuklar üzerine güneş'in şualarını temsilen muhtelif renkli parlak kağıtların konsentrik bir suretle geçirilmesi ile vücuda getirilmiştir.

    meksika'da oahaka eyaletinde yaşayan birtakım yerli kabileler fotoğraf'ta görüldüğü üzere güneş'e tazim ayinlerinde başka çeşit bir güneş timsalini başlarında taşımakta ve sağ ellerinde güneş ve sol ellerinde ay'ı temsil eden globlar tutarak ayinlerini icra etmektedirler.

    güneşten başka ay'a tazim ayini esnasında bu fotoda görüldüğü üzre baslarında hilal şeklini taşımaktadırlar. bu yerlilerin ayin esnasında giydikleri, mavi renkli cübbe'nin bir zamanlar memleketimizde kullanılan cübbelere benzemesi hayrete şayandır.

    (iyi ki şimdiki cübbeleri görmediler)

    // azteklerin güneş ayini

    tlaskelteklerin capul tepe'deki ayininden bir müddet sonra, azteklerin teotihuakan güneş piramidi civarında yaptıkları ayini izledim. merkezde yanan mukaddes ateş etrafında 7 kişilik bir grup, kollarını güneş'e doğru uzatarak, tıpkı mevleviler gibi deveranlar yaptılar.

    bu ayini de gördükten sonra, mevlevi ayininin güneş kültünden alınmış olduğuna tamamen kanaat ettim.

    paviyon'dan 100 metre uzakta duran birtakım aztekler de, kös ve zurnaya çok benzeyen aletler çalarak eşlik ettiler.

    teotihuakan güneş piramidi civarında azteklerin güneş'e tazim ayininde kollarını yukarıya uzatarak deveranlar yaptıklarını gösteren bu fotoğraf ile, aşağıda mevlevilerin kollarını aynı surette kaldırarak allah'a tazimen deveranlar yaptıklarını gösteren fotoğraflar karşılaştırıldığında, mevlevi ayininin, manası müslümanlığa göre değiştirilmiş güneş ayininden başka bir şey olmadığına şüphe kalmamaktadır.

    yukarıdaki resimde azteklerin sırtlarında görülen siyah renkli pelerinlerin aşağıdaki resimde mevlevilerin sırtında görülen siyah renkli tennurelerin tamamen ayni olmaları, ayrıca dikkat ve hayret'e şayan olmaktadır.

    // rüku

    bu foto, azteklerin ayin sonunda güneş'e tazimen eğildiklerini yani müslümanlarca rüku denilen reverans jestini yapmakta olduklarını göstermektedir.

    mevlevilerin de ayin sonunda, ayakta duran şeyhlerin etrafında halka teşkil ederek çok müessir bir ses ve tavırla(essalamun aleykum ve rahmetullahu ve berekatahuu) hitabında bulundukları sırada rüku şeklinde eğilerek şeyhlerine tazim ettikleri göz önüne getirilirse, azteklerin güneş'e tazim ayini sonunda yaptıkları reverans'ı yani rüku jestini mevlevilerin şeyhlerine karşı yapmakta oldukları anlaşılmaktadır..."
  • tepek sözcüğü maya dilinde "tepe" anlamına gelmektedir. maya da bildiğiniz gibi. tahsin bey bu soyadı bilerek seçmiştir. (ayrıca tepe ve tepek sözcükleri arasındaki benzerliğe dikkat)
  • sinan meydan insanının iddiasına göre,mayaların ibadet şekillerinin islam dinininkilerle azımsanamayacak kadar çok ortak yönü olduğunu farketmesinin akabinde,atatürk'e islam'ın maya ve/veya mu dini'nden çalıntı olduğu yönünde raporlar sunması,atatürk'ten tepki görmesine ve sonrasında işine son verilmesine yol açmıştır.

    aynı şahıs özel bir televizyon kanalında güya konusu "kayıp kıta mu" olan bir programda,ülkemizin temcit pilavı olmuş konularından biri olan atatürk'ün müslüman olup olmadığıyla alakalı enteresan yorumlarda bulunmuş,medeni bilgiler kitabında atatürk'ün islam diniyle alakalı olarak kullandığı ifadeleri gündeme getiren can dündar'ı kınayarak atatürk'ün kıldığı namazların,ettiği duaların seceresini dökmüş,ancak her nasıl olduysa medeni bilgiler kitabındaki o malum satırlarla alakalı yorumda bulunmamıştır.

    mu kıtası ve tahsin mayatepek'ten yola çıkarak atatürk ve islam reloaded şeklinde noktalanan sözde sıradışı programa ve yapımcılarına sözlük vasıtasıyla selam ederim.
  • meksika'da sürdürdüğü bilimsel (!) araştırmalar gayet yolunda giderken, işin içine din-diyanet meselelerini de katması sonucunda kendisini bir anda oyun dışında bulan şahsiyet.

    o dönemde türkiye'de, ne türden ve şekilden olursa olsun din işlerine pek sıcak bakılmıyordu.
hesabın var mı? giriş yap