hesabın var mı? giriş yap

  • "yaptığı kazayı, alkol ya da uyuşturucu etkisi altında olduğu için ilk anda üstlenmeyip sonradan çakallık yapmıyorsa ahlaki olarak erdemli bir davranışa imza atmış yazar."

    hangi ahlak?
    hangi erdem?

    arkadaş iyi misiniz? tamam adamı seviyorsunuz filan anladık onu ama 2 insanın ölümüne sebep olmuş ve olay yerinden kaçmış. nasıl erdemden, nasıl ahlaktan bahsedersiniz.

    ayrıca itirafının neresi takdirlik?

    lan adam teslim olmasını bile sosyal medyadan şov haline getirerek yapıyor.

    emrah serbes sosyal medyadan kendini takip edenlere şov yapacağına ölümlerine sebep olduğu insanların sevenlerine hesap versin.

    tekrar ediyorum; ölümlerine sebep olduğu insanları kaza yerinde bırakıp kaçmıştır, bu da yetmemiş bu suçu arkadaşı üstlenmiş ve adaleti yanıltmıştır.

    bir insanı seviyor olabilirsiniz ama savunmak adına gerizekalılık yapmanıza gerek yok, o ölen 2 insan sizin aileniz canınız olabilirdi, biraz empati lütfen.

  • "ayda 10 bin giderim var, 4 bin ne ki, zengin erkek arayan kızlar eqlesin" şeklinde şekil yapmaya çalışanları göstermiş başlıktır.

    4000 iyi paradır, istanbul'da yaşamıyorsanız.

    anadolu'nun herhangi bir kentinde 4 sen, 2-3 de eşin alsa 6-7 yapar ki;
    kötü diyeni uçan spagetti canavarı çarpar.

  • öncelikle shakespeare bütün edebiyat tarihinde tek gerçekten. türkçe olarak peter brook'un "shakespeare'i anımsamak ve unutmak"** diye bir metnini buldum geçen ay, o iyi bir başlangıç olabilir sanırım. onun dışında yine peter brook, tom stoppard ve thomas ostermeier'in hamlet'e bakışının çok doğru olduğunu düşünüyorum, özellikle ostermeier'in hamlet'i internetten falan bulunuyorsa izleyin gerçekten. şurada da çok iyi olmasa da yine bazı şeylerin çok iyi anlandığı bir hamlet var, üstelik david tennant oynuyor hehe: http://www.youtube.com/watch?v=u-nlnsq3p7y

    bu kısmı sadece birileri "andromaque hamlet'i döver" dediği için yazdım aslında, hamlet edebiyat tarihinin en güçlü metinlerinden biridir çünkü. bu yüzden shakespeare'i pek katmadan devam edeceğim:

    20. yy öncesinde fransız edebiyatı herhangi başka bir ülkeden çok daha büyük ve önemli bir birikim yarattığını düşünüyorum. gerçekten çok güçlü entelektüel çevrelerin birbirini takip ettiği ve birbirinin üstüne inşa ettiği bir kültür yaratılıyor çünkü. corneille, racine, moliere, hugo, balzac etc. birkaç isimle geçeceğim, keza takdir edersiniz ki yoksa zaten gider sınavıma çalışırdım.

    ingilizlerin de eli armut toplamamış. milton, dickens, austen, keats falan gibi nefis bir külliyat yaratmışlar. onlara da afferin.

    20. yy ise gerçekten iki ülke edebiyatının da bi rahatladığı bir dönem. fransa breton'la falan iyice bir ayaklanıp ordan artık allah ne verdiyse genet'siyle sartre'ıyla vian'ıyla perec'iyle güçlü bir 11 yakalamış. ingiltere'de de bu dönemde woolf, orwell, stoppard ve -benim gözümde 20. yüzyılın en önemli yazarlarından- douglas adams nefis şeyler yazmış. ayrıca sarah kane'i de ekliyim dedim çünkü çok seviyorum.

    böyleyken böyle. fransızlar mı ingilizler mi döver konusunda çok bir şey söyleyemeyeceğim: fransız edebiyatının daha istikrarlı ve verimli olduğunu düşünüyorum fakat ingiliz edebiyatında da gerçekten eşi benzeri olmayan eserler mevcut. ayrıca ingiliz edebiyatına henüz o kadar hakim olmadığım için kaçırdığım önemli isimler de vardır muhtemelen. onları da okurum zamanla, hayat bana güzel resmen.

  • 10 dakika içinde 2 üst üste frikik golü yazmıştır. bu da ronaldo'nun geçen sezon 50+ maçta attığı frikik golüne eşit.

    biri 24 metre civarı, yan ağlara.
    biri 19 metre, çok yakın ama baraj üstünden, tam 90'a.

    yıllardır ronaldo kanat oynuyor (zannedip) ağlıyorlar, messi 1 yıldır sağ kanat oynuyor. kanadı geçtim, orta saha oynuyor artık. ona rağmen gol sayısı arttı, asist sayısı tavan yaptı.

    adama ne deseniz kapağı bırakıyor ki bunlar zaten hikaye.

    messi sakat geçirdiği aylar dışında 2008/2009 sezonundan beri tarihin en iyi futbolcusu. 2 frikikten yazdı diye değil, ocak'ta 5. ballon d'or ödülünü kazanacak diye değil. golleri, asistleri yüzünden de değil.

    22 kişilik bu oyunu michael jordan gibi domine edebildiği için. izlediğin en iyi forvet ve aynı anda izlediğin en iyi orta saha olduğu için.

    biz raul ölümcül golcü diye büyüdük:

    messi = 423 gol (546 maç)
    raúl = 423 gol (1,003 maç)

    zidane, pirlo, iniesta, xavi daha nice efsane orta saha izledik. hepsinden daha iyi orta saha, hepsinden çok asist yapıyor, hepsinden daha iyi oyun kuruyor, domine ediyor, hücumu yönetiyor. bugün bu efsanelerin videolardan izlediğimiz uzun ve ara paslarından bir maçta 10 tane atıyor.

    messi ligin hem gol hem asist kralı oluyor.
    şampiyonlar liginin hem gol hem asist kralı oluyor. kaç kişinin dikkatini çekmiştir bu?

    ilk golünü 10 yıldan biraz uzun zaman önce attı. adamın kötü oynadığı maçları zar zor seçebiliyorsun. yaşı büyüdükçe oyun kalitesindeki artış şaka gibi.

    işte bu yüzden onu başkasıyla karşılaştırmak çok abes. çok absürd. frikikleri herkes atar.

    geçen sezondan gol atmadığı maç söyleyeyim size açın izleyin; iç saha ve deplasman manchester city maçları ve ligde athletic bilbao, san mames deplasmanı. youtube'dan istediğiniz maçı açabilirsiniz.

    bir adam gol/asist yapmadan futbol maçını nasıl domine eder izleyin.

    -----------------------

    edit: geçen sezonun en iyi performanslarından birini ben paylaşayım. ligin en zor deplasmanlarından birinde, unutulmayacak bir maç oynadı;

    san mames: https://www.youtube.com/watch?v=3bfhlqbrxle

    bu adam kadar oyuna etki eden, hangi pozisyonda oynadığı belli olmayan, bu kadar geride top alıp bu rakamlara ulaşan, neredeyse dokunduğu her topu olumlu kullanan ve rakibe zarar veren, savunulması bu kadar zor, atamazsa attıran bir adam yok. 10 yıldır rakipleri bu adamı durdurmak için plan yapıyor, o hala en iyi sezonunu yaşayabiliyor.

    şu anda aktif olarak izlediğimiz her futbolcunun yeri dolar. bizim için özel de olsalar yerlerine daha iyileri gelebilir. daha çok gol atanı, asist yapanı, çalım atanı, daha yeteneklisi, daha hızlısı...

    tek bir şeyden eminim; messi'nin bıraktığı boşluk asla dolmaz.

  • eğer solunum için sergilemeniz gereken akciğer performansı elektrik süpürgesininki kadar olmayacaksa, yani solunum yetmezliği vs.den muzdarip değilseniz , bahsettiğim konuya girebiliriz.

    bunu kuzenle denedim, abimle denedim... birkaç şekilde.
    dedim ki "bastırın lan yastığı. bastırın bastırabildiğiniz kadar."
    herkeste bir tedirginlik oluyor tabii. görmüşler filmlerden, yastığı 10 saniye surata basınca adam titrreye titreye ölüyor.

    dedim "iyi bastırın!"
    "oğlum delirme. etme, tutma."
    "bastırın, bunu kaldırabilecek kadar dayanıklı bir bünyem var. ver oya işlemeli anneanne yastığını suratıma"

    bastırdılar. ulan bu yastık betondan değil. içinde pamuk var. burnun, suratın engebelerinin yarattığı antiklinal ve senklinal sayesinde hava alanları oluşuyor. 150 saat daha kalabilirim. isterseniz iki de kırlent alıp yanlardan sokun.

    n'oldu? bir hurafeyi daha çökerttim.
    *********
    çok mu lüzumlu bir bilgi bu birader?
    e bu kısmı üzerine düşünmeyi hak ediyor.

  • kolayca lastikleri indirilebilecek araçlardır..
    hiç "patlatmak" gibi sizi afişe edecek riskli bir işlem de değildir..

    1. 2-3 kişi olun, biriniz eğilerek araca yaklaşsın belli olmasın, diğerleir etrafta yürüyor sigara içiyor gibi yapabilirler. "random" görünmeyi bilmiyorsanız yapcak bişey yok.

    2. lastikteki sibop kapağını çıkarın
    3. içine minnak bir taş koyun, kapağı geri kapatın. bitti gitti 15dk içinde yavaş yavaş iner o lastik.

  • günümüzde askeri kışlanın içindeki hurdalığa bile gece hırsızlar gelip demirleri çalmasın diye nöbetçi dikilirken, yüzüğün yok edilebileceği tek yer olan hüküm dağının girişinin allah'a emanet edilmesi durumudur.

    yok efendim neymiş "yüzüğün yok edilmek isteneceği sauron'un en karanlık rüyalarına bile girmemiştir.” yok efendim "mordor'u kuşatmak zaten imkansızmış" yok "girişe giden yol çok zorlu kimse geçemez" falan filan inter milan.

    anadolu'da "eşeğini sağlam kazığa bağlamak" diye bir söz var. oraya 2 ork diksen zarara mı girersin? ayrıca "bir şey olmaz kanka" diye askeri strateji mi geliştirilir? hadi sauron bunu akıl edemedi peki saruman'a ne demeli? sen orada baş çavuşun eşeği misin? senin "ulan ne olur ne olmaz şuraya da 3-5 nöbetçi koyalım. zararı olmaz faydası olur" diye önlem almak aklına hiç mi gelmedi?

    şu rezilliğe bak, yüzüğün aşil topuğu olan yerin kapısında incin top oynuyor. dingo'nun ahırı sanki...