hesabın var mı? giriş yap

  • videodaki iki genç sahilde takılırken aniden dev bir parmak izi beliriyor üstünde de yeni çağın başlangıcı yazıyor, ne anlama geliyor olabilir altından ne çıkacak merak ederseniz takipte kalın
    bkz: esrarengiz parmak izi
    edit: altından hangi dizi, hangi olay çıkacak akıllara sorular düşürür.
    edit 2: gökyüzünde bir anda beliren parmak izi ipucu olabilir.
    edit:3 ucu açık olay, ne olduğunu anlamak için takipte kalmak gerek.
    edit 4: soru işaretleri giderek artıyor bu yeni çağ ne zaman başlıyacak acaba?

  • levyeyle mi cikacakti amk dedigim insan. baska neyle cikacak olm, mal misiniz? (duz adam taylan)

  • ülkedeki en zeki kişilerin taksiciler ve dolmuşcular olması gerektiğini ortaya çıkartan müthiş tespit. ancak taksiciler zekalarından çok başka özellikleriyle ortak bilinçte yer alırlar.

  • son dönemde aklini tip ve özellikle alternatif tipla bozarak evi yari halk sagligi kütüphanesi, yari ecza deposu haline getiren babamdan dinlediklerime ve benim derledigim birkaç kaynaga bakilirsa gerçek bir mucize bu, bir masal.
    her derde deva diyerek özetlenebilir. hikayesi söyle: tam zamanini bilmiyorum, tahminen bu yüzyılın baslarinda, isveçli bir tip doktoru olan samst 104 yasinda, son derece saglikliyken bir gün attan düserek ölür (babam incir agacindan demisti gerçi, ama ben okudugum kitaba inanmayi tercih ettim, zaten isveç'te incir agaci olgusu biraz sey gelmisti, nasil diyeyim, sürrealist). neyse, samst'in ölümünden sonra notlari arasinda bu surubun reçetesi bulunur. sarisabir, mirra, sinemaki gibi 14 tane bitkinin degisik dozlarda koyulup konyakla karistirilmasiyla elde edilmektedir.
    buraya yazmakla bitiremem, tifodan basagrisina, esekarisi sokmasindan zatürreye, nasırdan basura, sivilceden, romatizmaya, dis agrisina, vebaya, ay, her seye, her seye iyi gelmektedir. öyle ki, hamile kadinlar hamileliklerinin son 14 gününde sabah aksam bir cay kasigi bu iksirden içince dogumlari kolaylasir, sarhos bir kisi iki yemek kasigi surupla hemen ayiltilabilirler. miş tabii. ben henüz görmedim.
    su aralar tüm dünyanin yeni trendi, yükselen degeriymis. bizde de sezen aksu, zuhal olcay gibi degerli sanatçilarimiz kullaniyorlarmis. merak edenler misir çarsisinda arifoglu'ndan edinebilirlermis (babamin dükkani aslinda da o yüzden yazdim bu kadar dermisim, ahahah, çok eglendim)

  • diger ulkelere kiyaslama yapin diyen mallara soyluyorum;

    ***senin cari acigin var mi? hatta bu cari acik gsyih'nin yuzde 7'si mi? (ve hatta gelismekte olan ulkelerde durumu en kotu olan turkiye mi degil mi? (bak bakalim ustune oturdugun sicak para bu acikla sana neler yapabilir?) (ustune oturdugun para giderse yurt disindan aldigin mallarin yarisini alamaz hale gelirsin demek bu grafik)

    ***sen bu acigi, uretimi arttirarak mi yoksa sicak parayla mi finanse ediyosun? (uretim artsa issizlik azalir di mi)

    ***dolar' daki 10 kurusluk her artis, yilda ozel sektore ekstra 10 milyar dolarlik borc yuku getiriyor mu getirmiyor mu? (gelismekte olan ulkeler arasinda en fazla faiz odemesi yapan dolayisiyla basit bi sebep sonuc iliskisi kullanarak, piyasada en az rekabetci sartlarda borc bulan ulke turkiye mi degil mi?)

    ***akp 11 yilda uretim ekonomisi uzerine mi calisti yoksa sicak para ekonomisi uzerine?

    ***eger uretim ekonomisi uzerine calistiysa, neden issizlik daha da artti ve bonus; neden gelir esitsizliginde dunya rekorlari kirmaya basladik?
    -akp'nin son 11 yilda sifirdan yarattigi kac tane dolar milyarderi vardir? bu cumhuriyet tarihi' nde bir rekor mudur degil midir? bu size gelir esitsizligini hatirlatmaz mi? (gelir esitsizliginin en onemli gostergelerinden biri gini)

    ***borc stogunun gsyih' ya oranini verirken neden bu kiyaslamayi gelismekte olan ulkelerle yapmak yerine gelismis olan ulkelerle yapiyorsunuz? yoksa onlarin karnesini baktiginizda(brezilya, cin, rusya vs vs), turkiye'de yaratilan ici bos-insaat odakli-ekonomi mucezisi' nin farkina mi variyorsunuz? uykunuz mu kaciyor?

    ***ulkenin borc stogunu karsilastirirken neden uzun ve kisa donem borc stoku diye ayrima gitmiyorsunuz? dediginiz gibi 3000 lira kazanirken (diyelimki 10000 lira borcunuz var), gelecek ay 9000 lira odemek zorundaysaniz, sizin uykunuz kacar mi kacmaz mi? ve siz hala borc yigidin kamcisidir, kariyi satar onumuzdeki ay 9000 lirayi kapatiriz mi diyorsunuz?

    ben size kizamiyorum bile artik. okumaktan, arastirmaktan acizsiniz. su linklere tiklamayacaginiz bile. ve o hep akp kaliplariyla yatip kalkicaksiniz.

    fatality bonus: turkiye 1990 larda dunya'daki en buyuk 16. ekonomiydi. bugun 17. olmasiyla ovunmeyin tasaklarinizi keserim.

    edit: bazı densizler, türkiye'nin dünya ekonomisindeki sırasına kanıt göstermediğim için mesnetsiz konuştuğumu söylemiş. (mavi ekran verdim bu arada) (112 tane link var entry'de ve hala benim kafadan attığımı söyleyebiliyor ???????????)

    neyse, biz yılmadan devam edelim.

    http://arsiv.ntvmsnbc.com/news/152005.asp

    o zamanlardan bir haber. 1997'de türkiye dünyanın en büyük 16. ekonomisi kısmına dikkat!!

    edit 2: bir çok arkadaş sıcak para ile cari açık arasındaki ilişkiyi öğrenmek istemiş. güzel bi başlıkla anlatmaya çalışıcam. bizlerden ayrılmayın. =)

    edit 3: entryi duzenleyen ve insanlarin(!) okuyabilecegi bir formata sokan ntpl'e cok tesekkur ediyorum.

  • türk düşünce dünyasını da çok etkilemiş olan bir harp. osmanlı imparatorluğu'nun "düşüş"ü üzerine düşünen, kaygılanan pek çok aydın ve devlet adamı için heyecan verici bir gelişme sayılmıştır japonların ruslar'ı yenmesi. kafalarda bir "japonlar koskoca rusya'yı hacamat etti... ulan yoksa?" sorusu yaratmıştır. bir de örnek verelim bu heyecan dalgasının osmanlı üzerindeki etkisini anlamak için.

    efendim, japonların muzaffer amiralinin adı togo'dur. o dönemde osmanlı topraklarında, özellikle de istanbul'da pek çok çocuk "togo" adıyla çağrılmaktadır. pek çok kaynakta karşımıza çıkan ve "böyle isim mi olur müdür?" diye düşünmemize yol açan halide edip adıvar 'ın ikinci çocuğunun adı "zeki hikmetullah togo"nun kaynağı işte bu harp ve bu harbin muzaffer amirali togo'dur. bu harp, halide edip adıvar'ı da heyecanlandırmış ve zeki hikmetullah, o dönemde mahallesinde doğan diğer erkek çocuklar gibi "togo" namıyla çağırılmıştır.

  • • pazar sabahları bakkala gidip taze ekmek ve kahvaltılık bir şeyler alırdı. yanında da mutlaka bir dünya eki olan gazeteler.. kahvaltıdan sonra tüm günümüz gazeteleri okumakla geçerdi diyebilirim.

    • birlikte çalıştığı firmalardan getirdiği ürünler. örneğin; kutu kutu yumuşak şeker, sakız, kıyafet, ajanda, kalem vs.

    meyve. annem pazardan alışveriş yapardı babam ise pazara gidemediği için manavdan. bu nedenle babamın aldığı meyveler daha gösterişli olurdu.

    kestane. kışın en sevdiğimiz faaliyetlerden biriydi. kestaneler hemen ocağa atılır, sonrasında yere sofra bezi serer etrafında oturup yerdik.

    nur içinde yatsın.

  • hakkında bazı bilgiler :
    - dünyada 3 alt türü olduğu biliniyor.bu türler bulnudkları coğrafaya göre isimlendirilmekte. sırasıyla borneo sumatra ve yeni bulunan toba(veya tapunali) orangutanları

    - bir orangutan yaklaşık 40-45 yıl arası yaşar. dişilerinin yaşam ömrü bir miktar daha uzun. şaşırtıcı gelmediği gibi sebeplerine girmiyorum:)).

    - bir orangutan ilk 9 yılını annesi ile geçirir. hayatta kalma becerilerini bu dönemde uygulamalı olarak öğrenir. bu sürede besin bulma ve seçme, ağaçlarda yatak yapma, tehlikeden uzaklaşma (özellikle yılanlar) ve yakın dövüş(yok tabi bunu ben uydurdum) eğitimi alırlar.

    - orangutanlar otobur hayvanlar oldukları için babanın avlanmak gibi bir görevi yoktur. bununla beraber aileyi koruma (zaman zaman hayvan saldırıları veya başka erkek orangutanın saldırısı oluyor), besin toplama gibi görevleri olsa da orangutanlar pek ailece takılmazlar. baba anneden ayrı beslenebilir. başka bir ağaçta vakit geçirebilir. şahsen hak veriyoruz :))

    - yine orangutanlar diğer insansı maymunlara göre daha münzevi takılırlar. kalabalık gruplar halinde sosyal aktiviteleri örneğin goril ve şempanzeye göre azdır. sadece yere indiklerinde yakın ağaçlardaki orangutanlarla sosyalleşirler. ki zamanlarının çoğu ağaçların üstünde geçer iri gövdelerine rağmen.

    - yetişkin bir orangutan yaklaşık 1.2 - 1.4 metre civarı. sağlıklı ve iyi beslenmiş bir yetişkin 80 kilo civarı takılır.

    - orangutanların temel besinleri meyveler(muz, kokonat gibi), ağaç yaprakları ve ağaç kabukların oyarak ulaştıkları süttür. nadiren de olsa ağaçlardaki çok küçük böcekleri yiyebilirler. genel olarak kaslı ve fit bir yapıları olmakla beraber çocuk orangutanların karın bölgeleri bir miktar şiş gözükür.

    - avcı bir hayvan türü olmadıkları için fazla kavgacı değillerdir. ancak erkekler arası alfalık kavgaları olur ve bunlar ölümle sonuçlanabilir. zaman zaman da bölgedeki bazı köpeksi maymun türleri ile kavga ederler.

    - orangutan ölümlerinin çoğu eğer hastalık ve doğal sebepler değilse ağaçtan düşme veya sulak yerlerde boğulmadır. orangutanlar yüzmeyi pek sevmez ancak mecbur kalırlarsa çok hızlı öğrenirler.

    - orangutanları taklit yetenekleri inanılmazdır. eğer insanlarla iletişimi varsa ki zaman zaman oluyor onların yaptıklarını hızlıca öğrenebilirler. internette gördüğünüz bir çok komik orangutan videosunun temel sebebi bu. alet kullanandan(çekiç, testere) kilit açana, şapka takandan dans edene kadar bir çok örnek hep bu yetenekten geliyor.

    - orangutanların kendinin farkında olma (bkz: self recognition) yeteneklerinin olduğu çeşitli gözlemlerle kanıtlanmştır.

    - palm yağı yüzünden kesilen ormanlar orangutanların yaşam alanlarını tehdit etmekte. ayrıca illegal bir şekilde pet olarak kullanılıyorlar. bu yüzden evsiz kalan, avlanan veya öldürülen orangutanların yavruları gönüllü örgütler tarafından rehabilitasyon merkezlerinde eğitiliyor. en bilinenleri "bos foundation". youtube sayfası : https://www.youtube.com/c/bosfoundation

  • burada simdi tam su anda bir kavga basliyor.
    ben de taraf olayim bari.

    madem 5 ay sonra yenecek, seni de simdi oldursunler fark etmiyor bu mantiga gore. nasil 30-40 yil sonra oleceksin.

    su kodumun ego yuklu insanlarinda bulunan tum dunya benim icin yaratildi sanrisi oldugu surece daha cok canlar gidecek boyle.

    ulan et yenir bu doganin kanunu ama yeri geliyor aslan, cita bile bebeklere dokunmuyor lan. koskoca adamlar 20 gunluk hayvani yiyor, hadi yedin gelip bi de yayginlastirmak icin reklamini yapiyor.

    vedat milor'u cok severim ama burada kendisi iyi yapmis da diyemem.