• no remorse ile başlayıp this love ile biten tek oyun.
  • john carmack hayvaninin sahip oldugu id software tarafindan javascripte compile edilmis. artik browserlarda oynanabiliyor. https://developer.mozilla.org/…tail/doom-on-the-web

    benim chrome'da biraz problem yapti ama safari'de de sesler haric calisiyor yalniz ziplama tusunu bulamadim, bulanlar...
  • kuzenimle benim vakti zamanında "kusturan oyun" olarak adlandırdığımız tarihi eser. oyunun zamanına göre yüksek bugüne göre çok düşük çözünürlüklü olması ve "dar koridorlarda oradan oraya koştur, dön dolaş" teması bu tabirimizin oluşmasında etkiliydi. dayak yedikçe adamın avatar'ının kan kusması da bir diğer sebebi olabilir.
  • bu kepaze film şu an tv8'de veriliyor.. iki fps sahnesiyle oyun fanatiği bağlamaya çalışıp yalan olmuş felaket bir yapım.. ama bayanlar karl urban izlesin tabi ona diyecek bir şey yok.. jet li harcayıcı andrej bartkowiak rezili keşke bir daha film falan çekmese..

    derken bitti..
  • 17 yıl sonra almanya'da satışı serbest bırakılmıştır. daha önce sadece yetişkinlere hizmet verilen yerlerde satılabiliyordu. http://www.bbc.co.uk/news/technology-14748027
  • bu oyunla tanışma sürecim; okulun bittiği, dershane döneminin başladığı zamanlara denk gelir. lisenin bitmesinden hemen sonra, içimde ki bilgisayar toplama aşkı ayyuka çıkmıştı. bir şekil de kendi paramı kazanıp, öyle tadına varmak istiyordum. elim de hali hazırda; 386 dx 40, 1 mb ram'li siyah beyaz monitörlü bir bilgisayar vardı. su istasyonun da çalışmaya başlamıştım. ehliyetim falan yoktu o dönem ama istanbul da küçük bir mahalle'de yaşadığım için çokta sıkıntı olmuyordu. işte o dönem, su istasyonun sahibinin arkadaşı vardı. ve benim için gaza gelmeme sebep olan bir bilgisayarı... internetin olmadığı bir dönemde, ofis bilgisayarını onlar ne yapıyorlardı bilmiyorum. ancak bilgisayarlarında doom yüklüydü. benim ağzımın suları akarak oyun açıklamalarını okuduğum şaheser oyun. kendi bilgisayarımı toparlayıp doom oynamak adına söz vermiştim kendime.

    hem arabayı kullanıp, hem de kendi isteğimle (2-3 kişi çalışırdık. ben arabadan ve hesaplardan sorumluydum) insanlara su taşıdığım günlerde; hadi olum! bir kat daha çıkıyorsun ve doom'a daha az kalıyor diyordum.

    önce monitörü değiştirmiştim. bömbeli ekranlı renkli bir monitördü. daha sonra da anakart, ram, işlemci ve ekran kartını. cyrix 586, 4mb ram ve 1 mb s3 trio ile doom oynayabiliyordum artık. hedefime ulaşmış, yaşasınn!! doom oynuyorum laan! diye bağırmama sebep olmuştur bu güzelim oyun.
  • neredeyse hiç oynamamış olmama rağmen hastası olduğum oyun.

    ben yıllardır bir beceremedim şu oyun işini. bir türlü öyle oyun kurdu bir adam olamadım. iş yerinde bilgisayarla işi olduğu bir zamanda copy-paste işlemini 10 dakikada anlattığım babam ise zamanında bu oyunu çatır çatır bitirirdi. ben ve 3 kuzenim aval aval izlerdik. herkes denerdi ama babam gibi oynamayı beceren çıkmadı bir daha.

    bugün grafiklerine baktığımızda sanki hesap makinesiyle yapılmış bir oyun gibi görünüyor ama o zaman çok güzel gelirdi gözüme. başka da oyun kaldırmazdı bizim külüstür. sesleriyle falan adamı zıplatırdı yerinden.
  • resmi udp port numarası 666'dır.
  • kara baht kem talih gibi çevrilse de daha esnek bir yapısı olan ve her kullanıldığında tüylerimi diken diken etme gücünde olan bir kelime
hesabın var mı? giriş yap