202 entry daha
  • son birkaç gündür kendisi üzerinden yapılan rant savaşını dehşetle takip ettiğim talihsiz adam. az sonra söyleyeceklerimi isminin altına yazmam belki çelişki olacak ama dayanamadım.

    dün akşam sıcaktan bunalmış vaziyette kanalları gezerken star tv isimli güzide kanalımızda barış akarsu ile ilgili haberi görünce gayri ihtiyari durup izledim. haberde kendisiyle yapılmış bir röportajda, "genciz abi tabi ki içeriz eğleniriz" ana temalı bir bölüm ve asla kendini kaybedecek şekilde içilmemeli tandanslı bir konuşma veriliyordu. yalnız tam bu dış ses, "barış'tan alkollü araç kullandı diyenlere kendi ağzından tokat gibi cevap" derken, ekranın altında da "şok gelişme: barış akarsu öldü" diyordu. e be adam, madem bu haberi aldın, hala dış sesin "barış sen yaşam savaşını kazanırsın" gibi cümleler kurduğu haberi vermeye neden devam edersin yahu?! kessene orda haberi. bunun üzerine kanalları gezmeye başladım. fox tv malum zaten herkes anlatmış. atv'de ferhat göçer çoktan ıslak ıslak isimli, benim sadece cem karaca'dan dinlediğim, ama sanırım barış akarsu'nun da söylemiş olduğu şarkıyı, barış akarsu'nun sağ gözünden bir damla yaşın süzüldüğü bir fotoğraf ve ağlayan seyircilerin görüntüleri eşliğinde konuklarıyla söylüyordu bile. sonra da daha önce acil servislerde de hep bu tarz haberleri verme talihsizliği yaşadığını söylemeyi ihmal etmiyordu kendileri, ki ben o esnada ikinci sigaramı yakıyordum sinirden.

    şimdi gelelim konunun esasına. anladık melankolik bir toplumun bu zaafından faydalanıyorsunuz, hani ayıp bir şey ama eyvallah diyelim. yahu arkadaş o hastaneye yolladığınız muhabirleri nerden buldunuz lan?! bir sırıtan, bir üzgün bir ifade takınmaya çalışan, arada bocaladıkça adamın sinirlerini hoplatan, kameramanına yaptığı kaş göz işaretleri yetmeyince "oğlum dönsene şu tarafa" diyerek fırça atıp, hastane bahçesindeki kalabalığın ağlayan kesiminin gözlerine zum yaptıran, o usul erkan bilmez adamları çok aradınız mı birader?!

    benim bildiğim bu ülkede yöreden yöreye değişiklik gösteren ve aşırı derecede ciddiye alınan iki olay vardır: düğün ve cenaze. bunların ikisinde de kendimize özgü ritüellerimiz vardır ve bunlara sıkı sıkıya bağlıyızdır. belki de ben abartıyorum. çünkü günlerdir izlediğim şeyler bunların tam tersini söylüyor. arkadaş hayatınızda hiç mi bir yakınınızı kaybetmediniz lan siz?! bu kadar mı vicdan yoksunusunuz?! kendinizi bu adamın ailesinin yerine koymanız bu kadar mı zor?! hepsini geçtim, hiç mi bir taziyeye gitmediniz?!

    habercilik mi yapmak istiyorsunuz? e o zaman o kavşağı haber yapsanaza lan?! verseneze rakamları, bugüne kadar kaç kaza olmuş, kaç ailenin canı yanmış. çıkarsanaza iki uzman o kavşağın yapım hatalarını söylesin. hem seçimler yaklaşmış belki bi hayrınız dokunurdu lan memlekete!

    neyse ben daha fazla uzatıp eleştirdiğim adamların durumuna düşmeyeyim. mekanı cennet olsun, allah ailesine sabır versin.
863 entry daha
hesabın var mı? giriş yap