• (bkz: basılmış)
  • (bkz: matbu)
  • "o zaman, yazan kişiyle ilgili bir soru doğar; bir yazarla mı karşı karşıyayız, geleceğin yazarıyla mı, yoksa tamamen konu dışı biriyle mi? basılmaya aday bir metnin iyiliği, kötülüğü pek öyle ölçülemez, hep çok öznel kalırsınız...(...) yazar, kişinin yalnızca kendi kendini memnun etmek için yazmadığını bilen, yalnız olmadığının bilincinde olan kişidir. yazıyla gerçekten ilgilenen erkek ya da kadın, kendisinin, başka yazarlardan oluşan bir topluluğa ait olduğunu, kendisini yargılayıp eleştirecek, ona koşut biçimde yazacak çağdaşlarının bulunduğunu bilir.(...) çoğu zaman, şu ilk metni ya da şu ötekini yayınlasaydık daha iyi etmiş olmaz mıydık, diye düşünür durursunuz; çünkü basılmış metnin görüntüsü, kendi yazdığını basılı halde görmek yazarı bütünüyle değiştirir." marguerite duras - les yeux verts
    [yayıncı raymond queneau'dan]

    "gerçeklerin kendileri beni beklenenden fazla rahatsız etmiyor. zor olan onları basılı olarak görmek; deyim yerindeyse, gizler ülkesinden çıkarılıp herkesin bildiği bir olay haline gelmeleri." paul auster - the invention of solitude
hesabın var mı? giriş yap