• türkiye'deki her camide bir eksik bir fazla olmak üzere kadrolaşmış insanlardır, olmazsa olmazlardır, vazgeçilmezlerdir.

    safları sıklaştırıcı amcalar: kalabalık cuma ve bayram namazlarında, imamla beraber farza başlamadan hemen önce cemaati tok sesiyle uyarır; "cemaat-i müslimin lütfen safları sıkıştıralım, cami dışında kalanlar var! safları sıkıştırmadan farza başlamayalım..."

    sureleri ve duaları dışından okuyan dedeler: genellikle oturuşlarda tahiyyat duasını sesli sesli okurlar. bir nevi jammer görevi görür bu dedeler. hemen sağındaki ve solundakilerin kendi okuduklarını karıştırma ihtimallerini arttırırlar. beslemeyi "pismillah" diye çekerler.

    dışarda para toplayan amcalar: farz namazlarını sinsice en arkada kılarlar. imam selamı verir vermez soluğu caminin hemen dışındaki kutunun başında alırlar ve bağırmaya başlarlar "camiye yardım, boş geçmeyelim, camiye yardım. allah razı olsun. camiye yardım, boş geçmeyelim, camiye yardım. allah razı olsun. camiye yardım, boş geçmeyelim, camiye yardım..."

    tesbihçi dedeler: her caminin demirbaşıdır bu dedeler. görevleri, namazdan sonraki tesbihat sırasında tesbihi olmayanlara uzaklık tanımaksızın tesbih fırlatmaktır. hele ki bir elinizi boş görsünler, ellerindeki tesbihe faso vererek aradaki müslümanları rahatsız etmeden zıng diye önünüze düşürürler. hata payı artı eksi 0.2 metredir, daha fazlası değil. beckham için top ne ise, bu dedeler için de tesbih o'dur. adeta tesbihe hükmederler.

    namaz sırasında telefonu çalanlar: bunlar genellikle imam hutbeden sonra "cemaat lütfen telefonlarımızın sesini kısalım" dediyse ortaya çıkarlar. güncel dizi müzikleri ve yeşilçam klasikleridir telefon melodileri; al yazmalım, devlerin aşkı, kurtlar vadisi-hekimoğlu, bir istanbul masalı ve sair. telefonları çalar çalmaz genellikle bellerinde takılı olan telefon kılıfını tek hamlede açıp telefonu sustururlar. ancak bir de buna tenezzül etmeyenler vardır ki, cemaat namaz boyunca melodiyi dinler. namaz adeta film galasına döner. herkes pür dikkat film soundtrack'ı dinliyordur. namazdan sonra cemaat müziğin etkisinden kurtulamaz ve gün boyu o melodi mırıldanır. dııııııı dıı dııııı dıııı dı dırı dırı dıı. (bir istanbul masalı)

    zorla gamet getirtilen genç: ah benim genç kardeşim!* gözleri ile halı deseni üzerinde raks eder, huysuz bir ihtiyar ile göz göze gelmemek için ama nafile. gözleri gözlerine değdiğinde anlar o gameti getirmesi gerektiğini. yaşlı dedelerin gözlerindeki ültimatomu sezinler. genç adam, çaresizce kalkar ısıttığı yerden. heyecan dolu ses ile başlar gamete. tüm gözler ondadır. tek bir hatasında cami cemaati tarafından uyarılacağını bilir.

    tabureci dedeler: genellikle en arka safta taburede kılarlar namazlarını. yaşları 65-80 arasındadır. yaşlılığa bağlı hemen hemen tüm hastalıklar kendilerinde mevcuttur. romatizma, şeker, kalp, yüksek tansiyon, katarakt ve prostat gibi. periyodik olarak öksürürler. bir ayak çukurdadır artık. bu yüzden, öteki taraf için maximum sevap point amaçlanır, hedeflenir. namaz sonunda herkes bu dedenin elini sıkar ilk. kıdemlidir, imam falan dünkü çocuktur daha.
  • ayakkabiyla iceri girmis insanlari
  • dedesiyle camiye gelen velet de bunlardan biridir. dedesinin dibinde saf saf bakar bu millet napıyo la diye.
  • fatihanın sonunda tüm caminin duyabileceği desibelde "amiiiiiin" diyen adam.
    bi senin sesin çıkıyor sanki pezevenk.
  • zaman ayarlı oda parfümü gibi belirli aralıklarda öksüren hacı dayılar.
  • sürekli birbirini dürtüp kıkırdayan ergenler de bunlardan biridir. bunlar en az 3-4 kişi olur. hutbe okunurken falan sürekli konuşurlar. hatta namaz esnasında birbirlerini dürtüp güldükleri de olur. ama iyi ki varlar.
  • hemen sözlüye kaldırılacakmış gibi imamın arkasında saf tutan dedeler. sanki imam şu sureyi de sen oku diyecekmişcesine gözlerinin içine bakarlar.
  • cep telefonunu sessize almayarak şıkır şıkır melodisini namaz esnasında cemaate dinleten mübarekler.
  • camideki klimayı kapatmayı öğrenmiş ve bu öğrendiklerini özellikle de cuma ve teravih namazlarında eyleme döken yaşlı amcalar
    not: bunların bir önceki versiyonu klima yok iken serinletme amacı güden açık camları kapatan yaşlı amcalardır
  • ayakkabı hırsızları:
    kapitalist müslümanlara kaliteli ve emperyalist işi ayakkabıyı zehir ederler. nike, adidas, reebook affetmezler.

    piç kuruları:
    cemaate veya birbirlerine parmak atmak suretiyle bu sıfatı hak ederler, hırsızlardan daha zararlıdırlar.

    lokum ve kolonya distribütörleri:
    namaz çıkışında karton kutularda lokum dağıtırlar, tercihen bi velet de kolonya dağıtır, cami tercihine etki ederler.
hesabın var mı? giriş yap