*

  • normal saç+sakal+yıkama operasyonundan farklı birşey değildir ve berber daha bi özene bezene de yapmaz işini. yapıyormuş gibi görünür, orası ayrı.
    sadece ismen böyledir. cömertliğin suistimal edilmesidir, "damat oldu bu, biz de yararlanalım" görüşüdür. iğrençtir.
    normal bir evlenmenin günümüz koşullarında 10 küsur milyara mal olduğunu biliriz. işte bu gibi normalüstü ve gereksiz harcamalardan çıkar bu tutar.
  • (bkz: subay tirasi)
  • (bkz: gelin agdasi)
  • rengi ağarmış bir kot, koftiden bir tişört ile berber dükkanına gidilip, rutin bir saç sakal traşı olunarak tüm insafsız maddi zararlarından rahatça korunulabilecek traş şeklidir. sonra evinize gidip damatlık üniformanızı giyersiniz. velakin süslü gelin arabası ile kör kör parmağım gözüne hesabı dükkana yanaşırsanız, olacak maddi hasarlardan kuruluşumuz sorumlu değildir.
  • mahalle beraberleri arasinda yillar boyu suregelen "bayan kuaforleri gelin basi adi altinda voliyi vuruyorlar, peki biz ne yapsakta damada gecirsek?" sorusunun yaniti..
  • "abi kız istemeye /kızın ailesi ile tanışmaya /ajans için özel bir foto çekimine.. / gidecez, ona göre güzel bir tıraş yap " denilerek kurtarılabilecek hadise.
  • damat traşının kaçak yapılanı makbuldür. yapılan sikindirik traş karşılığında ödenen meblağ nerdeyse zimbabwe'nin gayri safi milli hasılasına denk düşmektedir.

    efem; eğer kaptan mağara adamı gibi salaş bir halde değilseniz yapılan sıradan bir sakal traşı için bu kadar para vermeye değer mi? saç kesimi de faturaya dahil edilse bile değmez yani. kaldı ki saça da ekstra yapılan uygulama sadece damada "efendi adam" imajı kazandırabilmek amacıyla saçlarının bir büyükbaş hayvan tarafından itinayla yalanmış gibi durması için fazladan sürülen bir miktar şeftali kokulu jöle ve sıkılan iki fısfıstır. ha bir de damat izin verirse eğer biraz da kafaya sim atılır. tüm bu işlemlerden sonra berberin üste para vermesi gerekirken paraya en fazla ihtiyaç duyulduğu düğün arefesinde bu savurganlık niye?

    adetse, adeti batsın. eskidenmiş öyle köy meydanına sandalye atıp herkesin ortasında gerine gerine traş olmak, göstere göstere bahşiş vermek. zaten çiçekçisinden çalgıcısına, fotoğrafçısından, garsonuna kadar her önüne gelene bahşiş vermekten damadın ipi sökülmekte düğün haftası boyunca. güngörmüş bir kardeşiniz olarak benden size tavsiye gençler; siz siz olun damat traşınızı her zamanki berberinizde değil sizi tanımayan etmeyen, mümkünse başka bir semtte bulunan bir berber dükkanında olun. traşa da sakın damatlıkla falan gitmeyin. mümkünse pijamayla gidin. traş boyunca düğünden dernekten bahsetmek bir tarafa evlenenler hakkında bol bol atın-tutun. yalnız, hızınızı alamayıp evlencek çiftlere küfretmeyin. abartmayın yani. traşınızı olun, ardınıza bile bakmadan çıkın efendi efendi evinize dönün. daimi berberinize de bir müddet uğramayın. traşa gidince de parmağınızdaki yüzüğü farkedip "ne o oğlum, evlendin mi lan sen" derse de "abi kusura bakma, hanım filan memleketli. düğünü de orda yaptık, malum, senin işler de yoğun, haber veremedim zahmete girme diye" gibi bünyesinde çelişki barındırmayan son derece tutarlı bir açıklama yapın ki konunun berberiniz tarafından irdelenme ihtimali ortadan kalksın.

    bu yazı da bu kadar işte sevgili canlar, bir sonraki yazımda da "ay başında bakkala yakalanmadan eve nasıl girersin" konusunu anlatacağım. görüşmek üzere.
  • dayımın düğüne saatler kala girdiğimiz bir berbere sağdan soldan birazda üstten al yeter diyerek en az 50 lira kar ettiğimiz tıraştır. tamam gelenek görenek ama o da bi yere kadar. damat tıraşı deseydik yok makas kesmiyor, yok çırak şunu vermiyor, yok susadık ık bık... nerden baksan 100 liradan aşağı çıkamazdık.
hesabın var mı? giriş yap