*

  • napoleon savaslari olarak bilinen savaslar butunu, aslinda napoleon bonaparte onderligindeki fransa ile birtakim avrupa devletleri arasinda, 1799 ila 1815 yillari arasinda yasanmis olan carpismalara verilen genel isimdir. uc ayri donem altinda incelenir bazi tarihciler tarafindan, cunku fransa'nin carpistigi ittifak devletleri, uc defa degismis, hatta birtanesinin sonucu, ingiltere ile kisa suren bir baris antlasmasi ile bitmistir.

    napoleon savaslari, aslinda o kadar kanli carpismalardi ki, yalnizca avrupa'da degil, misir, amerika ve guney amerika gibi yerlere de savas sicramistir. zaten yuzyillardir birbirlerinin ezeli dusmani olan fransa ve ingiltere, yine kuzey amerika'da yogun bir bicimde carpismislardir. fransa'nin ingiltere'ye karsi amerika birlesik devletleri'ne olan deniz ve kara yardimi, aslinda napoleon donemlerinden cok daha once baslamistir, ancak yine de bu donemlerde devam etmistir. carpismalarin cogu kanada'da olmustur.

    savaslar sirasinda -ki carpismalar surekli yapilmamaktaydi, araya uzun bosluklar da giriyordu- savas mentalitesi, normal savas mentalitesinden tamamiylen ayrilmaya baslamis, modern savas taktiklerine dogru buyuk bir adim atilmistir.

    ortacaglardan yadigar olan kolon seklindeki askeri duzen, zaten barutlu tufeklerin icadi ile yavas yavas degismeye baslamisti. ozellikle 18. yy'da sira seklindeki savas duzenine gecilmisti. bu sira duzeninde, birinci siradaki askerler dizlerinin ustunde, ikinci sira asker ise ayakta durup, dusmana dogrudan ates ediyorlardi. ancak bunlar, daha cok lordlarin ve aristokratlarin savas oyunlari nedeniyle olusturulmus savas duzenleriydi. zira taktiksel acidan gayet mantiksiz savas duzenleriydi.

    iste bunun hemen ardindan olusan "elmas" bicimli savas duzeni, napoleon savaslari doneminde ortaya cikmistir. gunumuzun modern savas sisteminin, yani karisik (skirmish) savas duzeninin en yakin ornegi olarak kabul edilir. ayni zamanda levee en masse olarak da adlandirilan, butun bir halkin seferber olmasi durumudur.

    ancak bunun yaninda, silahlarin gelisimleri, insanlardaki seferberlik ve milliyetciligi icinde barindiran fikir devrimine yetisememekteydi. yani, insanlar savasmak icin gonullu oluyorlardi, ancak butun bunlara yetecek kadar iyi silahlar mevcut degildi.

    zaten bu donemin sonlarina dogru, artik hemen hemen butun avrupa ordulari, tamamiylen tufekli piyadeler ile donatilmisti. hatta ingilizler, congreve roketi adi verilen ilginc de bir icat ile, yaklasik 1000 tane bunlardan kullanarak bir sehri tutusturabiliyorlardi. napoleon savaslari, parlak savas uniformalari ve suslu elbiseler ile baslasa da, donemin sonlarina dogru artik daha koyu mavi veya yesil kiyafetler tercih edilmeye baslandi. yani kamuflajin degeri, yavas yavas anlasilmaya baslanmisti.

    bu donem, ayni zamanda wellington gibi buyuk ve cok onemli generallerin de ortaya cikmasina neden olmus ve bu tur daha bircok kisinin sivrilmesine taniklik etmistir.

    ikinci kualisyon adi da verilen ittifakin fransa'ya ve napoleon'a karsi baslattiklari savas girisimleri (1798), napoleon savaslarinin ilki olarak kabul edilir. napoleon, o siralarda misir'da ingilizler'e karsi carpismaktadir. bunun uzerine ingiltere, rusya, avusturya, napoli, portekiz ve osmanli imparatorlugu'ndan olusan bir ittifak, fransa'ya karsi savas acar. bu savasin cogunlugu, kuzey italya'da ve isvicre'de gerceklesir. ruslar, general aleksandr suvorov yonetiminde, fransizlar'in italya'da rus ordularina karsi yaptigi hasarlari ilk baslarda telafi etse de, napoleon ordularina karsi italya'da buyuk zaferler kazansa da, rusya en sonunda buyuk olcude yenilip kualisyondan cikmak zorunda kalir.

    napoleon, 1800 yilinda kualisyona baris teklifinde bulunur, ancak kualisyon kabul etmez. bunun uzerine alpleri gecen grande armee, avusturya'ya karsi marengo'da buyuk bir zafer kazanir. fransizlar, diger devletlere karsi da buyuk zaferler kazaninca, fransa'ya karsi cikabilen tek devlet olarak ingiltere kalir. tarihciler, bunun sebebini, ingiltere'nin cok guclu donanmasi, ana karasinin bir ada olmasi ve cikarma yapilabilen sahillerin cogunlukla bataklik bolgeleri olmasina baglarlar.

    1802'de hollanda'da yaptiklari basarisiz bir cikartmadan sonra ingiltere ile fransa, cok kisa surecek bir baris antlasmasi imzalarlar. 1805'de ucunku kualisyon kurulur ve ingiltere, rusya, avusturya ve isvec, napoleon ordularina karsi savas acarlar. yine ayni sene, avusturya hemen ulm savasi'nda yenilir. daha sonra da austerlitz ile avusturya tamamiylen savastan cekilir ve napoleon'a karsi bir daha savas vermez. hatta isvec, fransa ve avusturya'nin savasmis oldugu bu unlu savaslara, "uc imparatorlugun kapismasi" ismi bile verilmektedir.

    kualisyon, bu sefer dorduncu bir defa kurulur (hatirlayiniz ki birinci kualisyon'dan burada hic bahsetmedik, zira o napoleon oncesi donemleri isaret eden bir kualisyondur ve en basta soyledigim bu napoleon savaslarinin "uce ayrilmasi" durumu, ikinci, ucuncu ve dorduncu kualisyonlar seklinde olmaktadir). bu yeni kualisyonda artik avusturya yerine prusya vardir. ancak prusya, 1806'da bu yeni kualisyona girer girmes, jena'da cok buyuk bir bozguna ugrarlar.

    1808 yilinda napoleon bonaparte, butun avrupa'nin tek hakimidir. ancak, bu hakimiyetini kaybetmesine sebebiyet verecek bir dizi hata yapmaya baslar. ozellikle o zamanlarda artik eski gucunu buyuk olcude yitirmis olan ispanya'nin ic islerine el atip, kral dorduncu charles'i tahttan indirip yerine kardesi joseph bonaparte'i gecirince, buyuk bir isyan cikmasina sebebiyet verir.

    iber yarimadasi'nda 1808-1813 yillari arasinda yasanan bu buyuk isyanlar, ayni zamanda avrupa'da yasanan ilk modern cag gerilla savasina isaret eder. ingiltere ve portekiz'in de yardimlari ile (o zamanlar artik ingiliz ordulari wellington onderligindedir) fransizlar bolgeden atilirlar ve guney fransa isgal edilir. hatta bunu kolaylastirmak icin bir besinci kualisyon kurulsa da, avusturya aspern ve wagram savaslarinda (1809) ufak capli bozgunlara ugradigi icin pek bir basari kazanamaz.

    buyuk ordulari ispanya'da isyan bastirmaya calisirken, napoleon rusya'yi isgal etme karari alir. 1812 yilinda 500.000 kisilik grande armee ile rusya'ya dogru yurumeye baslar. aslinda borodino'da 1812 yilinda bir zafer kazanip moskova'nin hakimiyetini ele gecirir (hatirlayiniz, adolf hitler moskova'ya hic ulasamamistir). ancak guclu kis kosullari nedeniyle ordusu yolda cok guc kaybetmis, moskova'da ise daha da guc kaybetmeye devam etmistir, bu yuzden de ordulari geri cekmek zorunda kalmistir. bu da, "sonun baslangici" olarak adlandirilabilir.

    zira moskova'da sikistirildigi sirada, dort bir yani dusman ile sarilmis olan napoleon, ozellikle de en iyi olan askerlerini gerek kis kosullarinda, gerekse savasta kaybetmistir. 1814 yilinda moskova'daki ordusunu dagitmak zorunda kalir.

    besinci kualisyon, 18 haziran 1815 yilinda, cok kanli bir catismada ingiliz ordulari waterloo zaferini kazanirlar ve avrupa'nin kaderi degisir.

    napoleon, st. helena'ya surgune gonderilir ve napoleon savaslari sona ermistir.

    (bu arada daha yazar yazmaz tepki gordugum icin edit: copy paste degil alinteri)
  • (bkz: austerlitz)
    (bkz: leipzig)
    (bkz: waterloo)
  • şüphesiz ki en zararlı çıkan devlet ispanya olmuştur.

    -hollanda, güney afrika'yı ingiltere'ye kaptırsa da endonezya çevresi ve surinam'daki kolonileri elinde kalmıştır ve napolyon öncesi yükselen bir devlet olarak napolyon döneminde fransa yönetimine (vassal olarak) (kim girmedi ki) girmiş ve duraklamaya girmişse bile napolyon sonrası yoluna devam etmiştir.

    -prusya'nın rusya komşuluğu hariç tamamı fransız vassal'ı olsa da toprak açısından onlar da kayıp yaşamamıştır hatta ordu düzenlerini geliştirmiş, napolyonu waterloo'da mağlup etmiş (ingilizlerle tabii ki) ve temeli atılan alman imparatorluğunun önünü daha da açmışlardır.

    - fransa, kazandıkları toprakları kaybedip misak-ı milli sınırlarına dönmüştür.

    -ispanya, şimdi esas sıkıntı dediğim gibi ispanyada. fransa'nın vassalı olmalarıyla beraber (bkz: yok artık napolyon) iberya'da ve güney ve kuzey amerika topraklarında büyük çaplı isyanlar çıkmış ve bunun sonucu olarak arjantinliler (bkz: la plata), kolombiyalılar, paraguay ve uruguaylılar, şilililer ve en büyük ve köklü darbe olarak meksikalılar bağımsızlığını ilan etmiştir. koskoca cihan imparatoru 4 hatta belki 5 kıtada toprağı olan ispanyolların sonu olmuştur bu.
  • napolyon'un sonunu getiren savaşlar dizisidir . bir bakıma fransa bu tarihten sonra asla dominant güç olamamıştır .
  • modern savaşların başlangıcı diyebilirim.
    napolyon'un ordularında moral yüksek tutulmalıydı; askere çağırma işlemleri yerine, savaşmak isteyen gönüllüler tercih edilirdi. bu gönüllülerin devrimci gayretlerini kullanarak orduya yüksek moral aşılayan napolyon, yeni ödüller koyarak imparatorluk muhafızları gibi elit müfrezeler oluşturmuştu. çünkü: "lider, umut ticareti yapan kişi"ydi. napolyon için. "savaş esnasında askerleri cesur kılan, onlara çekilen nutuk değildir. kıdemli askerler çok zor dinler bu nutukları. acemi askerler ilk yaylım ateşinde bu nutukları unuturlar. bu uzun nutukların işe yaradığı tek zaman ise çatışma anıdır. önemli olan savaş anında baş gösterebilecek olumsuz tüm etkileri uzaklaştırmak, yanlış haberleri düzeltmek, sefer esnasında uygun bir ruh halini canlı tutmak, askerler için keyifli bir ortam yaratmak üzere ordugah kurmaktır." aristokratlar ayrıcalıklı sınıf değildi; ordu içinde herkes terfi edebilirdi; bu imtiyaz sadece aristokratlara ait olmaktan çıkarılmıştı. hatta bir er, belli bir süreç içinde general olabiliyordu. bu uygulamaya değinerek: "bütün generallerimi çamurdan yaptım.” diyordu napolyon. ordu modern ölçekte yeniden organize edilmişti: napolyon orduyu müfrezeler halinde, manevra kabiliyetine sahip küçük ordular biçiminde bölümlere ayırmıştı. bütün hafif ve ağır silahlara ve zamanın tüm mühendislik ve teknik bilgilere sahipti. bu müfrezelerin her biri asıl ordudan bağımsız bir biçimde savaşabilecek şekilde eğitilmişti. sözünü ettiğimiz planlama ve örgütleme yeteneğine işaret edercesine: "beni en çok ne şaşırtır biliyor musunuz, hiçbir şey organize edemeyen güç." der napolyon.
    ordu komutanları, tıpkı bir orkestra yönetir gibi ve tam bir güven ortamı içinde bölüklerini öyle ustaca yönetirlerdi ki, napolyon'un herhangi bir anda yapacağı taktik değişimine hazır ve kolaylıkta adapte olabilecek durumdaydılar.
  • (bkz: fransız devrim savaşları)nı oluşturan birinci ve ikinci koalisyon savaşlarının devamıdır. ancak 1804 yılında (bkz: napoloen bonaparte) imparator seçildiği için bu isimle anılmıştır.

    napolyon savaşlarını konu edinen bazı edebiyat eserleri;

    (bkz: savaş ve barış) - (bkz: lev nikolayeviç tolstoy) ; 1805-1812 yıllarını rus perspektifinden anlatıyor.

    (bkz: sefiller) - (bkz: victor hugo)

    (bkz: monte cristo kontu) - (bkz: alexandre dumas)

    (bkz: brigadier gerard) - (bkz: sir arthur conan doyle)

    (bkz: shirley) - (bkz: charlotte bronte)

    (bkz: budala) - (bkz: fyodor mihailoviç dostoyevski)

    bloody jack - louis a. meyer
  • youtube'daki en iyi anlatıcısı olduğunu düşündüğüm epic history tv adlı kanalın, bu savaşlar hakkında yaptığı 22 video için;
    https://www.youtube.com/…y&ab_channel=epichistorytv
    edit: türkçe altyazı seçeneği de var, iyi mi kötü mü bilmem.
hesabın var mı? giriş yap