hesabın var mı? giriş yap

  • zeki demirkubuz'un 2015 yılında hürriyet'e verdiği röportaj sayesinde öğrendiğim olay.

    kulislerde zaten yıllardır konuşulan küslük olayı, 2015'te zeki demirkubuz'a sorulan "nuri bilge ceylan'la küs olduğunuz doğru mu?" sorusuna karşılık "evet, 2006'dan beri konuşmuyoruz" cevabıyla resmileşmiş. ben de bu olay üzerine internetten konuyla ilgili bir dedikodu toparlaması yapmak istedim.

    yaptıkları iş sebebiyle ortak noktaları da bir hayli çok olan ikili, bir dönem ciddi anlamda sıkı dostlar. derin sinema kulislerine göre zeki demirkubuz, bir gün nuri bilge ceylan ile sohbeti sırasında ceylan'a yılmaz güney'in baba filminin yeni versiyonunu çekmek istediğini, hatta oyuncu arayışlarına da başladığını söyler. bu konuşmanın yapılmasının üzerinden çok fazla zaman geçmeden demirkubuz'un kulağına, nuri bilge ceylan'ın üç maymun adlı bir filme başladığı dedikodusu gelir; ceylan'ın 2008 yılında vizyona giren filmi üç maymun'un omurgası tıpkı baba filmindeki gibi cezaevindeki bir adamın ailesinin, o cezaevinden çıkana kadar yaşadığı değişimdir. bu haberle sarsılan zeki demirkubuz, nuri bilge ceylan'a küser.

    ikili arasında yaşanan bu olaylar, o tarihten 2012'ye kadar sinema kulislerinde konuşulur ancak kimse meseleden tam olarak emin olamaz. 2012'ye gelindiğinde zeki demirkubuz, engin günaydın'ın başrolde olduğu yeraltı adlı bir film yapar. dostoyevski'nin "yeraltından notlar" adlı romanından esinlenilerek yapılan filmde sıkıntılı bir memur hayatı yaşayan kahramanımız, zamanla çok meşhur bir yazara dönüşen eski arkadaşının düzenlediği bir meyhane muhabbetine katılır. ankara sıkıntısı adlı bir kitapla büyük üne kavuşan, sağdan soldan çalıp çırptıklarıyla meşhur olan yazar ve şakşakçı arkadaşlarına sinir olan kahramanımız o rakı sofrasında masadakilere demediğini bırakmaz. hatta bir ara "sen bu gidişle nobel de alırsın oscar da alırsın..." gibi bir cümle de kurar. bilindiği gibi nuri bilge ceylan'ın mayıs sıkıntısı adlı bir filmi var ve kendisi iki kez türkiye'nin oscar aday adayı oldu. işte bu sahneden sonra derin sinema kulisleri, demirkubuz'un "yeraltı" filminde nuri bilge ceylan'a gönderme yaptığından emin olurlar.

    bitti mi? hayır... eylül 2012'de yeraltı filmiyle 19. adana altın koza film festivali'ne en iyi film dalında aday olan demirkubuz, festivalden eli boş döndü. o dönem birçok eleştirmenin "senenin en iyi filmi" olarak üzerinde birleştiği "yeraltı" böyle bir festivalden nasıl eli boş döndü? bu olayla alakalı olarak ahmet hakan'ın da köşe yazısına taşıdığı bir kulis dedikodusu vardı: nuri bilge ceylan'ın filmlerinin yapımcılığını üstlenen zeynep atakan, jüri koltuğundaydı ve iddiaya göre nuri bilge ceylan'ın, "yeraltı" filminin ödül alamamasında etkisi vardı. zeki demirkubuz, o dönem attığı bir tweet'le sonuçlara olan tepkisini şöyle göstermişti: “bu filmleri kendileri jürilik yapsın diye çektiğimi zanneden gerzeklerden çok sıkıldım artık. bundan sonra türk festivallerinde yarışmak yok.”

    evet, olaylar böyle... her ne kadar zeki demirkubuz, 2015 yılında hürriyet'e verdiği röportajda bu küslükle alakalı olarak "hayat böyledir. insanın arkadaşları olur, sevgilileri, ahbapları olur; bir dönem sonra herkes yoluna gider." gibi basit bir cümle kursa da yıllar yılı yaşananlar bu cümlede anlatılandan çok daha fazla gibi.

    edit: yol filmi, baba olarak değiştirildi.

  • ne günlerdi be. sarı ışık yanar, sık yapılan hatalar konusunda moderatörler esprili bir dille yazılar yazardı. arada bazıları bokunu çıkarardı ama olsun. format vardı en azından. troll'ler bile bazı kavramlara saygılıydı.

    evlenen, kitabı/albümü çıkan, tv'ye/radyoya çıkan yazarlar duyurulurdu. o kadar fakirdik ki mum ışığında entry girer, karmayı karneylen alırdık.

    sonra işin içine para girdi. daha çok para girdi. israil tohumuyla ekilmiş domatesler gibi tadı tuzu kaçtı buraların.

  • -bütün gece seni bekledim, nerdeydin sen ya?
    +öbür sevgilimin yanına gittim ahahahahahah
    -ahahahaha şapşal yhaaaaaa

  • bütün arabalar durmusken bayağı yüksek bir hızda emniyet şeridinden giden motorcudur.

    sen motorlu taşıt değil misin birader? diğer butun araçlar normal şeritte iken senin ne işin var emniyet şeridinde? uyanık ya..

    o ölseymis çok üzülmezdim.. ata yazık olmuş.

    oradan at değil de bebek arabası taşıyan biri de çıkabilirdi..

    edit: at arabasının karayoluna çıkmaya hakkı yok diyen olmuş.

    karayolları trafik yönetmeliğinde şöyle der.

    --- spoiler ---

    1) trafik: yayaların, hayvanların ve araçların karayolları üzerindeki hal ve hareketleridir.

    2) karayolu: trafik için, kamunun yararlanmasına açık olan arazi şeridi, köprüler ve alanlardır.

    https://www.tsb.org.tr/…ult.aspx?pageid=654&yid=806
    --- spoiler ---

    kaldi ki orada karsidan karşıya geçen bir at arabası değil bir çocuk da olabilirdi.

    velhasıl-ı kelam, atın yolda olmaya hakkı varken motorun emniyet şeridinde devam etmeye asla hakkı yok.

  • mamak komple ilce olarak dugun salonudur. sezon acildiginda evinizin bir balkonundan kasap havasi bir balkonundan cifte telli diger bir balkonundan ise damat halayıni görebilirsiniz. dugun yapacak yer yokmuş. peh. at iki masa sandelye sokaga kim bilecek mk. bir de seçim şarkısının hoparlörleri yirtarcasina fırladıgi sikindirik seçim arabaları. vallaha tam şenlik alani.

    (bkz: sene 2015)

    debe editi: (bkz: minik gülce için yardım kampanyası)

  • öncelikle aramaya inandığımı ancak bulamadığımı belirtmek isterim. ikinci olarak karakter sınırlaması nedeniyle başlık biraz malca oldu, evet.

    bu da yeni bir moda. yeni doğan bebeğinin fotoğrafını sosyal medyaya koyanlar -sanırım- nazar değmesin diye bebeği yüzüne gülen bebek vb. smiley koyuyorlar. yavrum siz mal mısınız?