hesabın var mı? giriş yap

  • ing. salt maruz kalma etkisi. tanidiklik, asinalik. basitce "bir seyi veya kimseyi ne kadar cok gorur veya duyarsaniz onu o kadar cok seversiniz." anlamindaki etki. robert zajonc 1968 yilindaki deneyde insanlara esit olmayan sayida sembol slaytlari gostererek salt maruz kalma etkisini test etti. "bir sembol ne kadar cok sık gorulurse ondan hoslanma orani o kadar artmaktadir." sonucuna ulasti.

    ornegin, ilk dinlenildiginde sevilmeyen bir sarkinin surekli duyulmasi sonucunda sevilmesi. "sarkiyi ilk dinleyis: olmamis. ikinci dinleyis: fena degil. ucuncu dinleyis: iyi. dorduncu dinleyisten sonra super." seklindeki yorumlari cokca duymusuzdur. nedeni salt maruz kalma etkisidir.

    salt maruz kalma etkisi ozellikle televizyonlarda cokca kullanilmaktadir. sirketler, reklamlarini surekli yayinlayarak bu etkiyi kendilerine avantaj getirecek sekilde kullanmak ister.

    etkiyi ozetlersek, bir uyariciya tekrarlanan maruz kalma sonucunda tanidiklik, asinalik meydana getirir. tanidiklik uyarana karsi bir tutum degisikligi meydana getirir. bu tercih etme veya baglilik seklindedir. bu tercihler duygusaldir. insan farkina bile varmadan evvel bilincalti duzeyde olur. "bir seyi veya kimseyi ne kadar cok gorur veya duyarsaniz onu o kadar cok seversiniz."

  • ya arkadaş ben şunu ömrü hayatım boyuna kimseye anlatamadım. menemen dediğin yapıldığı tavada yenir.sen o menemeni tavadan alıp, tabağa koyarsan, lezzet mezzet kalmaz. tavada real madrid'li mesutken, tabakta arsenal'li mesut oluyor amk.

  • bu cümleyi ancak, emekçi gariban bir amcaya kurabilirsiniz. akp'li tayfadan birini görünce, cübbenizde ilikleyecek düğme ararsınız.

  • madde 5:

    adam olacaksın; ailesini geçindirme derdindeki birine hallenecek kadar insanlıktan çıkmayacaksın.

    zöge: başlığı açan ve ondan sonra madde sıralayan arkadaşlar entrylerini silince benimki madde 5 olarak öylece ortada kalmış.

  • - lütfen içtiğiniz biraları yere dökmeyin. karıncalar onu su sanıp içiyor, sonra evine gidip karısını kızını dövüyor.

  • alıntıdır:
    annemin karnından çıkmadan sözleşmeye next next next finish deyip en boktan hayatı mı kabul ettim naptım acaba.

  • göz sağlığı açısından gerekli ve kırışmamak için faydalı aksesuar.

    miyop derecesi ortalama veya üstü, lens gördü mü allerjiye bağlayan narin gözleriniz varsa, derecelisi makbul. lakin, özellikle hatun modellerinde dereceli gözlük yaptıracakların, seçtikleri modelin cam büyüklüğüne ve bombesine dikkat etmesi gerekiyor. gözlükçümden edindiğim bilgiye göre, büyük ve bombeli camlar derecelendirmeye pek müsait değilmiş. yok ben ille de modaya uyayım, ne eksiğim var güneş gözlüğü mankenlerinden, diyorsanız da anılan özelliklerdeki gözlüğü atıl vaziyette çekmecenizde saklar, benim gibi yeni bir tane yaptırmak durumunda kalabilirsiniz.

    ayrıca, bunu takan dolmuşçu amcamızın tom cruise havasına bürünmesi, hanım kızlarımızın ise dudakları aralı pirelli takvimi mankeniymişçesine salınması gibi kanayan yaralarımız için: (bkz: güneş gözlüğü takanların film yıldızına dönüşmesi)

  • köyün birinde bir çukur varmış ve herkes bu çukura düşerek yaralanıyormuş. köyün ileri gelenlerinden üç kişi toplanmış.

    birincisi:
    -çukurun yanında bir ambulans beklesin hastaneye çabuk yetiştiririz, demiş.

    ikincisi:
    -çukurun yanına bir hastane yaptıralım, düşenlerin hastaneye yetişmesi zaman almaz; demiş.

    sıra temel'e gelmiş:
    -sizde hiç akıl yok; bu çukuru kapatalım, hastanenin yanına bir çukur açalım.

    debe editi: teşekkürler.