hesabın var mı? giriş yap

  • italya'nın genel durumuyla ilgili resmi kaynaklardan türkçeye çevirdiğim faydalı olabilecek bazı bilgiler.

    20 mart itibariyle italya’da hayatını #covid_19 sebebiyle kaybeden kişi sayısı : 4032

    19 mart tarihli araştırmaya göre hayatını kaybeden ilk 3200 kişinin;

    yaş ortalaması: 78,5
    en genci: 31
    en yaşlısı: 103
    kadınların yaş ortalaması: 82
    erkeklerin yaş ortalaması: 79

    bugüne kadar, 50 yaşın altındaki ( genel oran içindeki payı % 1.1) covıd-19 pozitif ölen hastanın 36'sının ölüm raporları şu şekilde.

    özellikle, bunların 9'u 40'ın altındaydı ve 31 ile 39 yaşları arasında 8 erkek ve 1 kadındı. 40 yaşın altındaki 2 hastanın hiçbir klinik bilgisi mevcut değildir, diğer 7 hastanın önceden mevcut ciddi patolojileri (kardiyovasküler, renal, psikiyatrik patolojiler, diyabet, obezite) vardı.

    31-39 yaşları arası hayatını kaybedenler
    toplam : 9 (0,3%)
    erkek: 8
    kadın : 1

    *bunlardan 7 tanesinin önceden mevcut ciddi patolojileri (kardiyovasküler, renal, psikiyatrik patolojiler, diyabet, obezite) vardı.
    2 hastanın hiçbir klinik bilgisi mevcut değildir.

    40-49 yaşları arası hayatını kaybedenler
    toplam : 27 (0,8%)
    erkek: 18
    kadın : 9

    50-59 yaşları arası hayatını kaybedenler
    toplam: 93 (2,9%)
    erkek: 68
    kadın: 25

    60-69 yaşları arası hayatını kaybedenler
    toplam: 329 (10,3%)
    erkek: 267
    kadın: 62

    70-79 yaşları arası hayatını kaybedenler
    toplam: 1134 (35,4%)
    erkek: 877
    kadın: 257

    80-89 yaşları arası hayatını kaybedenler
    toplam: 1309 (40,9%)
    erkek: 884
    kadın: 425

    >= 90 yaşları arası hayatını kaybedenler
    toplam: 298 (9,3%)
    erkek: 136
    kadın: 162
    *tespit edilemeyen 1 kişi

    covıd-2019 pozitif nedeniyle ölen hastalarda en sık görülen patolojiler

    patolojiler (kişi sayısı (yüzdelik dilim))
    iskemik kalp hastalığı :145 (30.1%)
    atriyal fibrilasyon : 106 (22.0%)
    inme : 54 (11.2%)
    arteriyel hipertansiyon: 355 (73,8%)
    diyabetes mellitus : 163 (33,9%)
    demans : 57 (11.9%)
    koah : 66 (13.7%)
    son 5 yılda aktif kanser: 94 (19.5%)
    kronik karaciğer hastalığı: 18 (3.7%)
    kronik böbrek yetmezliği: 97 (20.2%)

    sahip oldukları patoloji sayısına göre

    0 patoloji : 6 kişi (1.2%)
    1 patoloji : 113 kişi (23.5%)
    2 patoloji : 128 kişi (26,6%)
    3 veya daha fazla patoloji : 234 kişi (48.6%)

    covıd-19 nedeniyle ölen hastalarda en sık görülen semptomlar

    hemoptysis : 1%
    ishal : 8%
    solunum güçlüğü : 73%
    öksürük : 40%
    ateş : 76%
    *hiçbir şikayet belirtmediği halde positif çıkanların oranı 5,7% şeklindedir.

    kaynak ıstituto superiore di sanità

    20 mart günü lombardiya bölgesindeki brescia şehrinde 48 yaşında markette çalışan bir kadın kasiyerin bu hafta başında başlayan ateşinin artmasıyla evinde hayatını kaybetmiştir. worldometer.info

    dipnot: daha önceki 15 mart tarihli rapor bilgilerinin yer aldığı entriye burdan ulaşabilirsiniz.

    dipnot2: daha önceki entryi izinsiz/habersiz şekilde başka başlıklara copy-past yapan yazarlara, ilk entrye bakılmaksızın ekşi şeylerde başkasının nicki ilen paylaşan moderatöre ve tabiki aynı şekilde kanunsuz ve etik olmayan yollarla medyada paylaşan çeşitli haber aşanslarına burdaki bilgileri daha çok kişinin faydasına sundukları için teşekkür ederim.

  • cumhurbaşkanlığı bitsin çok güzel yorumlarım var. şimdi hapise atıyolar. seviyoruz seni. mucks.

  • ''kız gecelikle fotoğraf çekilmiş yüzüne 1 kilo makyaj yapmış fotoğrafın altınada 'ev halim' yazmış. hangi evdeyse artık.''

  • altında derin ve karmaşık bir dizi psikolojik faktörün yattığına inandığım korkunç bir his. duşakabinimizin su sızdırmaya başlaması, kombimizin titreye titreye çalışması, buzdolabımızın optimus prime 'a dönüşmesi gibi nedenlerle eve çağırdığımız tamirci karşısında neden çaresiz hissederiz kendimizi? neden sürekli ona yaranmaya çalışırız? neden "ustacığım bir şey lazım mı?" diye sorarız sürekli? o bir cerrah titizliğiyle işini yaparken hissettiğimiz gerilimin sebebi nedir? neden eve gelen usta bizden "kullanılmayan, böyle eski, pis bir bez" ya da "şöyle küçük bir iskemle" istediğinde heyecanlanırız?

    çocukken evde bozulan her elektronik alet karşısında "sen mi oynadın lan bununla?" diyen bir baba, hiç anlamadığımız bir konuda tamirata gelen adamın çıkaracağı masrafın belirsizliği, bir şeyi tamir ettirmenin getirdiği mutsuzluk ve gerilim hissi... hepsi ama hepsi bu suçluluğun nedenleri arasında sayılabilir. mamafih akılda tutulması gereken bir başka neden de bazı tamircilerin eve sıradan bir insan, normal bir tesisatçı şeklinde gelmek yerine sorgu meleği kılığında gelmesi olabilir. adam sizinle öyle bir konuşur ki ezilir büzülürsünüz. sizi sorgular da sorgular... sorun ondan önce gelen tamirciler ya da ustalardır. bu asabi ve kıskanç usta tipi adamın ruhundaki suçluluk hissini arttırır.

    - usta sorun neymiş?

    - kime monte ettirdiniz siz bunu?

    - valla eve taşınırken ustalar baktı...

    - ....

    - ne olmuş abi?

    - olacağı olmuş işte... işi bilmeyen adam bunu ekseriyetle böyle monte eder. bunu kompile yanlış monte etmişler...

    - tüh ya...

    - masraftan mı kaçtınız siz?

    - yo...

    - masraftan kaçarsanız böyle olur işte...

    - abi kaçmadık masraftan...

    - geçen bir başka yerden çağırdılar... duşakabini takar takmaz hadi selamunaleyküm... sular alttan banyoyu basmış... masraftan kaçmayacaksın, ustasını bulacaksın...

    - valla bilemedik abi... masraftan da kaçmadık ama...

    - kaçmayacaksın masraftan...

    - yok abi kesinlikle kaçmadık zaten...

    ***

    bu ne lan? yecüc mecüc gelse daha iyiydi... usta mısın csi dedektifi misin? kaçtım masraftan evet... ucuzu tercih ettim... allah belanı versin senin... zona oldu her yanım stresten, gerilimden... evet masraftan kaçtım... evet arkadaşlarla biz monte ettik onu... biz monte ettik... anlıyor musun biz... ucuz olsun istedim çünkü... masraf çoktu, artmasın istedim... suç mu? suç mu bu? amacın beni ağlatmak mı, üzmek mi? özür dilerim tamam mı usta... tamam mı? özür dilerim... allah kahretsin özür dilerim... yeter artık üstüme gelme... ühühühühühühühüh.... ya şimdi yazarken bile fena oldum... sanırım devam edemeyeceğim. burda keselim lütfen...

  • oğlum üç buçuk yaşında, otizm spektrumu içinde bir çocuk. henüz konuşmuyor. bana babacığım diyerek sarılacağı günü görebilmek en büyük hayalim. birçok babanın farkında bile olmadığı, basit, küçücük bir şey benim hayalim evet.

    geçen gece eve dönerken, evlerden birinin balkonunda küçük bir kız babasına heyecanla bir şeyler anlatıyordu. babası hiddetli bir ses tonuyla "ceren sus artık allah belanı versin" diye bağırdı. o an içimden bir şeyler kopup gitti. buz gibi oldum.

    debe editi: otizmin farkında olalım. erken fark edilen ve eğitime yönlendirilen çocuklar birçok alanda başarılı olabilirler. otizm bir hastalık değil, farklılıktır.

    (bkz: #52401653)

    https://www.youtube.com/watch?v=m31gxcg8qiw

  • bildiğin türk milletine benziyor.

    birden saldırınca taş gibi oluyor. yavaş yavaş çaktırmadan elini sokunca dibine kadar girebiliyorsun.

  • yaşım 27, boy 178 kilo 78.

    meslek:genel cerrah

    gidilecek tatil yeri: doğu karadeniz

    aranan özellikler: bol su tüketmesi, daha önce böbrek rahatsızlığı geçirmemiş olması, pek kimsesi olmaması.