18 entry daha
  • mevzuyla ilgili en şahane izahatı zaten efsane bir yazar yapmış olsa da sevgili okur, ben de dilim döndüğünce kendi derdimi anlatayım. çok boktan bir pskiloji bu evlenmek üzere olan adam psikolojisi. yarrak gibi psikoloji. psikolojim çok bozuk. gelgitlerim var. dün arnold filmi izlerken, arnold manitasıyla kavuşunca gözlerim doldu. hehe. yok lan yok. o kadar da değil. bi sikim olmuyor. ama tabii bendene -bak, sizi bizi bi bırakalım tribidir ha bu da- tuhaf gelen mevzusu yok değil.

    sevgili okur, gördüm ve anladım ki evlenmek üzere olan adamın psikolojisi şaşırmak üzere inşaa olmuş. bilmediğim bu kadar mesele olmasına çok şaşırıyorum. gelinlik bakmaya gittiğimizde bir 20 dakika kadar konuşulanın türkçe olup olmadığından emin olamadım mesela. döpiyes, çağla şikel kolu, drape, dantel, boncuk, swarowski, aynısı pronovias'ta 23762852847582746 japon yeni filan bi sikler konşuluyor ama bön bön baktım. sonra bir sürü anlamsız ev eşyası varmış, onu öğrendim, ona şaşırdım. oğlum evinde kuru bakliyatın durduğu kavanoz varmış. zigon bir evin direğiymiş. amına koyim bunca senedir sığır gibi yaşıyormuşum da haberim yokmuş.

    sonra tiksinmek de ciddi kısmı evlenecek adam psikoljisinin. mobilyacılardan bildiğin tiksindim lan. aga mobilyacı dediğin kulağının arkasında kalem, belinde metre, ağzında gece gündüz, yaz kış yarım sigara olan adamdır. format ne kadar değişmiş anlatamam. herkes iç mimar, stilist, designer, herkes nezih projelere çalışıyorlar. bir de kanun filan var herhalde, fularsız mobilyacıyı sikiyorlar. adam da beğenmiyo pezevenkler. bak bi yere girdik mesela;

    -şu koltuk takımı ne kadar?
    +o biraz pahalıdır.
    -neden?
    +dizaynı bize ait. hiçbir yerde bulamazsınız.

    sanırsın mobilyacı değil de koltuğun mucidi pezevenk. ha koltuk harbiden pahalıymış, o parayı vereni siksinler de efendi gibi söylesin başta. sonra başka bi yer;

    -koltuk takımı bakıyorum.
    +tamam, yalnız biz proje bazlı çalışıyoruz.
    -ne civarda olur maliyet?
    +projeye bağlı. siparişi verince ortaya çıkar maliyet.
    -neyi sipariş edicem ben görmeden, bilmeden?
    +referanslı çalışıyoruz biz. hedefimiz gezen müşteri değil.

    e amın evladı, demezler mi sana o zaman neden dükkanı buraya açtın diye. sonra derdini de anlatamıyosun. adama şu beyaz masa ne kadar diyorum, herif diyo ki o beyaz değil ekru. ekru diye renk var. amcık, sen de milano'da değil, fetih mahallesi'ndesin, ben sana bi şey diyo muyum?

    birçok şeyden tiksindim de, davetiyeden ayrı bir tiksindim. bambaşka tiksindim. hatun dedi ki bi sike derman olduğun yok, bari davetiyeyi yaz. oturdum davetiye yazdım birkaç tane. ilk önerim 4 sayfaydı, kimse okumaz diye vazgeçtim. ikinci yazdığım aşağı yukarı şöyle bi şeydi;

    "değerli konuğumuz;

    bu özel günümüzde, ee, ya rica ederim şu sizi bizi bırakalım. sonuçta sen kolçıstır dükü değilsin, ben mençıstır prensi. evleniyorum ama oynayamıyorum. yardımın lazım. detaylar aşağıda.

    *bu davetiye kendini 10 saniye içinde imha edecektir. adresi aldın aldın, yoksa beşinci günün şafağında doğuya bak, sevaptır. (burası şaka)"

    hatuna götürdüm, beğenmedi. neymiş efendim, ben neden hep itlik serserilik peşindeymişim. eyvallah. üçüncü davetiyeye denememe sadece "arif olan anlar" yazdım. onu da beğenmedi. beğenmiyor ama gazlamayı da ihmal etmiyor ha, sen yaparsın diye. yapmak ne demek, anasını bile sikerim çok afedersin diyemiyosun tabii. çünkü sonuçta karşımdaki de nişanlım. benim nişanlıma deseler çok net sikerim. dedim nasıl bir şey yazayım istiyorsun, bir site gönderdi örnek teşkil etsin diye. şimdi burada siteyi yazıp kimseyi rencide etmek istemiyorum ama türkiye'de çok acayip kafalar var. sen koru ya rabbi.

    iyi kötü davetiyeyi yazdım. yazdım yazmasına ama bitmiyor derdi ecdadını siktiğimin selülöz yumağının. dağıtması var. neymiş, nezaketen gidip bizatihi vermek lazımmış hısıma akrabaya. kimse inanamıyor lan evlendiğime. herkes anormal şaşırıyor;

    -nedime teyze buyrun düğün davetiyem.
    +a a! yavrum sen mi evleniyorsun?
    -evet.
    +ay çok şükür.

    -ayfer abla buyrun.
    +ne bu?
    -evleniyorum, düğün davetiyem.
    +inanmıyoruuuuuum :))))) -geber amına koyim-

    -ahmet amca merhaba.
    +merhaba yiğenim buyur.
    -ahmet amca davetiye getirdim sana.
    +anam, sen evleniyor musun?
    -yok, sünnet oluyorum. babam kıyamamış çocukken. şimdi hep sorun oluyo.

    yarrak gibi adam oldum kısacası ama şuna da değineyim; kadınla erkeğin para harcama eğilimleri çok farklı aga. kadın içine sinen hemen her şeyi bir şekilde alıyorken, erkek ihtiyacı olmayan şeyleri nadiren alıyor. o yüzden allah benim hatuna sabır versin. 3 ay önce dünyayı ele geçirmeyi planlarken bugün beyaz eşya seçiyor olmamı mı kendime yediremiyorumdur, nedir bilmiyorum, oğlum her şeye itiraz ediyorum lan o lazım değil diye. olur olmaz her şeye ama. temelde de para harcama korkusu. ben bu kadar pinti bi insan değildim, kendimi tanıyamıyorum. üstelik ekonomik kaos iyice psikopat etti beni. 3 kuruş dolarım var, bozduramıyorum sevgili okur yükselir diye. hergün çarşaf çarşaf ekonomi haberi okuyorum. saat kurup hong kong, new york borsalarını takip ediiyorum. oğlum kurtarın lan, dolar inecek çıkacak stresinden uyku uyuyamıyorum. halbuki sadece koltuk almak istiyordum :( al, bak bi de boş banınız;

    (bkz: ev düzücem derken ekonomi profesörü olmak)

    bu arada sünnet oldum, yanlış olmasın. hayattaki en büyük başarım hakkında ileri geri konuşturtmam. sonuçta prensip meselesi.

    3-5 gün sonra düğün var, daha izin almadım. balayı da ayarlamadım. gerçi balayı dediğin gavur icadı ama söyleyince ben kötü oluyorum. hem bu mevsimde termal otele mi gideyim ne yapayım amına koyim? hayret bi şey.

    ekleme: oğlum şimdi biri gelir, türk kızını aşağılamış filan der. tüm dünya türk kızının daşşağını yesin. diyeyim de.

    ekleme-2: yani daşşağını yesin derken, o manada değil.

    teşekkür: bu entariyi beni yılmadan usanmadan tivitırda takip eden 95 cesur yüreğe armağan ediyorum. anam babam benden bu kadar ümit beslemedi lan :(

    güncelleme: 2 kadeh şarap verip "balayı paketi" adıyla aleni adam siken turizm sektörünü de kınıyorum. mahzen alıyorum lan ben o paraya. şarap madeni hem de, günah madeni. kırbaçla geziyosun böyle. tövbe tövbe.

    ekonomik havadis: al bak, dolar 2.28 olmuş. 6 lira zarar ettim amına koyim.

    ekonomik havadis izahat: 60 lira olmasın, 600 lira olmasın zararın diyenler var, yok 6 lira. 75 dolarım var, üniversite mezuniyetinden -2008- kalma, o günden beri doğru zamanı bekliyorum bozdurmak için.

    tivitır bilgisi: lan ne reklam olmuş. artık tivitırda hiçbir sik demememi takip eden 15 kişi daha var. dememek de çok tehlikeli kelime, hüseyin çelik'i göreve davet ediyorum.
11 entry daha
hesabın var mı? giriş yap