62 entry daha
  • --- spoiler ---

    bu filmde adam & eve = yin - yang dir. tam anlamıyla hem de. adam ne kadar intihara meyilli, karamsar, içe dönük, depresifse eve de bir o kadar dışa dönük ve hayatın güzelliklerinden zevk alan, yüzyıllardır yaşıyor olmasına rağmen birçok şeyle ilk defa karşılaşıyor gibi heyecan duyan, adam'ın dengeleyicisi konumunda bir karakter. bu ruh halleri giyimlerine de yansımış haliyle (eve yoğun olarak beyaz adam ise siyah giyiniyor.)
    adam intihar için kendisine istediklerini tedarik eden ian'a ahşap kurşun siparişi veriyor. verdiği hammedelerden birinden yani dalbergia retusa'dan yapılan kurşun tedarik ediliyor ve adam'a ulaşıyor. ne var ki eve kurşunu buluyor ve kısa sürede tatlıya bağladıkları, ufak çaplı bir tartışma yaşıyorlar. filmin sonunda ise adam'ın detroit'teki evinden apar topar kaçmak zorunda kaldıkları için arkasında bıraktığı tüm enstrümanlarının yerini doldurması adına eve tanca'dan adam'a çok beğeneceği bir enstrüman hediye ediyor. udu kucaklayan ve arkasını okşayan adam'ın ağzından şu sözler dökülüyor. "dalbergia retusa". işte bu detay bile eve'in adam'a oranla dünya nimetlerinden olumlu yönde yararlanma konusunda ne kadar başarılı olduğunun bir ispatı.
    genel olarak film yozlaşmış dünyanın ücralarına çekilmiş iki bilge vampir ve yüzyıllardır süren aşkları üzerine. insanların ellerindeki değerleri geçmişten bugüne nasıl harcadıkları ya da bertaraf ettiklerinin anlatımı kimilerince kör parmağım kör gözüne gibi algılanabilir ama bence güzel yedirilmiş senaryoya. müzikler, mekanlar ve atmosfer, adam ve eve'in leziz diyalogları benim için oldukça doyurucuydu. yalnız her kitleye hitap eden bir film olmadığı açık. birçok sahnedeki göndermeleri anlamak için bilim, sanat, edebiyat alanlarında ciddi anlamda birikim gerekiyor. misal shakespeare'in eserlerinin aslında christopher marlowe tarafından yazıldığı iddiasının varlığından haberi olmayan bir seyirci neyin mücadelesini veriyor bunlar yaov diye düşünebilir.
    yine bir kısım seyircinin hazzetmemiş olduğu haşarı karakter baldız eva beni çok eğlendirdi.

    eva: yeees, adam is gonna take us out. (eveet adam bizi dışarı çıkaracak)
    adam: no, adam is not gonna take you out. (hayır adam sizi dışarı çıkarmayacak)
    (çıkardı) :)

    adam eva'ya hayır demekten usanmadı eva da reddedilmekten.

    son olarak o müthiş dans sahnesi ve çiftin uyku pozisyonları eritti beni. ne kadar estetik sahnelerdi öyle.
    şişirme hollywood filmlerinden bunalıp şöyle derin bir nefes almak için mutlaka izlenmeli bu film.

    --- spoiler ---

    son olarak tilda swinton
    1- seni çok kıskanıyorum. (allah her kadına tilda swinton karizması versin.)
    2- öyle büyüleyici bir oyuncusun ki kıskansam bile keşke ölsen diyemiyorum.

    ve tom hiddleston:
    1- aşığım sana,
    2- kedi canını senin, sen dev bir kedisin, big cat you, maşallah hocam, inşallah hocam
    3- her iş elinden gelmese de olur delirtme beni
261 entry daha
hesabın var mı? giriş yap