• tanıyorum ben bunu. adı erdal. kireçburnunda bakkal işletiyor. paraya karşı inanılmaz bir sempatisi var.
  • gece karısının koynuna girerken de vizite ödemeyi öneriyorsa tam bir kapitalist kocadır. lavaşgiri yüreklidir.
  • halen koca mı ki?
  • flört aşamasında yemeğe davet ettiği kız arkadaşına hesabı kitlemeye kalkan, en iyi ihtimalle alman usulü falan öneren adamlarla niçin ilişkiye devam edilmemesi gerektiğini gösteren koca.
  • tencerenin kapağıdır. evlenmeden önce az biraz tanıyacağnız gızlaar.
  • var böyle insanlar. bir değişiği bizim evde vardı. anneme düğün hediyesi bileklik, küpe, kolye takımı almıştı kocası, nasıl kıydıysa parasına. ne zaman kavga etseler -ki haftanın minimum 3-4 gününe denk gelirdi- anneme ''ver takıları'' derdi. annem de verirdi. barıştıklarında adam geri verirdi takıları. sonra bir gün annem sinirden denize fırlatmış hepsini de, orda kapandı al takıları-ver takıları olayı. zaten evin giderlerini ikiye bölüp, yarısını annemden alırdı her zaman. hadi bu yine olabilir de, zorla bara, sinemaya, tiyatroya götürüp, sonra ay sonu kredi kartı ekstresini ikiye bölmek nedir yahu. adam hediye ayakkabı alsa, yarısını annemden alırdı yine. böyle bir manyaktı işte. cebindeki akreple tek başına umarım daha çok mutsuz olur.
  • peynire cok deger veren biri ile evlenmis kızcagızın basına gelendir. usta splinterla evlendiyse demek ki...
  • ben bu insanları anlamıyorum ya... muhtemelen eşini sevmeyen bir insandır. olm insan sevdiği insanla arasında para muhabbeti yapar mı ya? ne kazanılıyorsa ikinizindir zaten.

    şimdi evlilik dediğimiz olay, ev arkadaşlığı gibi değil. ev arkadaşın olduğunda alışverişe gidersin, fişte yazan tutarı çatır çatır ikiye bölersin. ama evlilik dediğimiz şey hayat arkadaşlığı lan. ev arkadaşıyla yüzgöz olmaz insan. ama eşinle sevişirsin, hasta olunca bakarsın. bunların maddi bir karşılığı olabilir mi? peynirin parasını verecekmiş... sen yıkanan çamaşırın, sevişmelerin için para ödüyor musun amk herifi?

    annem ev hanımıydı benim. babam senelerce, maaşını aldığı ilk gün gelir tüm parasını anneme verirdi. çünkü biliyordu ki bu para işlerinden anlamıyodu. iki günde tüm parayı harcardı asdfdfs bir gün olsun para konusunda kavga etmediler. ki zengin değildik lan basbayağı fasfakir günlerimiz de oldu. eniştem işsiz kaldığında, ablam "ben çalışıyorum, sorun değil" dedi. evi tek başına geçindirdi aylarca. bir gün olsun da lafını yapmadı. bu biraz aile terbiyesi, biraz da kişinin kendi yapısıyla ilgili. paraya verilen önemle ilgili. para konusunu bu şekilde ön plana çıkaran erkek zengin olsa ne fark eder ki? ruhu fakir onun. ömrü boyunca, parasıyla satın aldığı insanlar dışında, etrafında kimse olmayacak. gerçekten sevilebilir mi? zannetmiyorum. böyle onursuzca davrandığı müddetçe, kimse ona katlanamaz.

    bugün bende vardır, ben alırım. yarın bende olmaz, o alır. biri düştüğünde diğerini kaldırmıyorsa, evliliğin de sevgililiğin de zerre anlamı yok aslında. paranın pulun da, asgari yaşam şartlarını sağlamak dışında bir önemi yok hayatta olm. senelerdir fasfakir yaşadığımdan mı bilmiyorum da, kiramı ve faturalarımı ödeyebildiğim müddetçe, çok bir şey beklememeyi öğrendim ben hayatta. eskiden parasız saadet olmaz derdim ama, şimdi aşığım ve oluyormuş diyorum anasını satiim. samanlık da seyran oluyormuş işte.
  • koca sıfatını neye göre aldıgını merak ettiğim ''koca''dır.

    öyle koca mı olur arkadaşım, bu bildiğin ev arkadaşı..
hesabın var mı? giriş yap