• bu sabah yagmur yagiyor ama yarin gunesli olucak muzigi.
  • "everyone is here, but you're nowhere near" diyip beni kalbimden vurmus grup
  • dün gece* istanbul da gordu ki, kendileri son 30 yılın en mühim gruplarından biri. hala.
  • sahit oldugum yaklasik 2,5 saatlik canli performanslarini, gordugum en uzun canli performans olarak kayitlara gecirdim.. uc tane multi-enstrumantalist elemandan olusan grup, her sarkida farkli duzende gorundu. shoegazer'lara yaklastiklari gurultulu sarkilarda, muthistiler. ira kaplan'in bu sarkilardaki epileptik sahne performansi gorulmeye degerdi.i can hear the heart beating as one'dan itibaren olan diskografilerinden parcalar seslendirdiler genelde.
    iki biste toplam 7 sarki seslendirdiler ki, bisten ziyade konserin ikinci yarisi niteligindeydi bu sarkilar.. konserin asil buyuk surprizi, daha once nuclear war ep'lerinde ayni isimli sarkisini cover'ladiklari sun ra'nin arkestra'sindan yaldizli kiyafetler icindeki uc yasli zenci amcanin trompet ve perkusyon destegi vermeleri oldu. ozellikle nuclear war sarkisinin icrasi muhtesemdi.. bu grup sayesinde bir kac yo la tengo sarkisi da orjinallerinden uzaklasip, free jazz'a yaklasti ve nefis oldu.. bir sonraki albumleri, free jazz-noise olur umarim..
  • insanin kendisiyle hasir nesir olmasina benzer olarak,ice donuk muzik yapar gibi duran ilk etapta, ama herhangi bir ture koymak icin de kastirmaya musait olmayan bir grup sanki. ve hatta ada muzigi sempatizani kulaklara allah allah amerika'dan vizirdanmalar nasil da boyle hos etkilesimler yaratiyor diye sasirtmaca yapmasi da cabasi... acikcasi depresif, huzursuz, mesaj dolu gibi ayrimlar yapamiyorum ben; daha bir coskulu, enerjik sarkilarina da rastladiktan sonra. samimi deniyor boyle gruplara kisaca ve dinlenesi, dusunesi, kaybolasi...
  • the simpsons'in 209. "60'lar" konulu bolumunu nefis saykodelik seslerle bezeyip, en sonunda da simpsons theme'ini tomorrow never knows ile harmanlayarak noktayi koymuslardir; izledigim en guzel simpsons bolumlerinden birinin, muziklerinin de ayrica akilda kalmasini saglamislardir. ellerinden opuyorum.
  • 2000lerin ortasından geçen bir kadıköy moda tramvayına altıyoldan binip mühürdara dek bir daire çizerek çizerek gitmekteyken, dünyanın çivisi çıksa da gerçek ağzınıza sıçsa da müziğiyle göz kapaklarında gevşemeye mahal verirdi yo la tengo. acayip bir atmosfer. mimiklerinizde bi muziplik. içinizde bi zıpçıklık.

    shoegaze lo fi bi ruh hali ve soundu ile hafiflik zerk ederler, paltonuzdaki üşüme, tişörtünüzdeki nemli güneşte sıcaklanma, hayatta baki olan dert ve tasa ile başa çıkmasa da erteleme yavaşlığı gibi. anksiete kovucu.

    şimdi niye olmuyor/olmaz ulaan! o tramvaylarda twitter instagram yoktu diye mi!?!??×?!?×?@*

    ne güzel coverlarlar friday im in love'u bee *
  • ruhu dinlendiren müzik diye bir tür varsa onu yapan gruptur bu güzide grup.
  • 10 kasım 2012 akşamı istanbul'da olacaklar. detaya girmeye gerek yok...
  • 90ların ortasından sonra çıkan birçok gruba ilham kaynağı olmuşlardır. (bkz: mogwai)(bkz: low)
    onlarda birçok gruba ilham kaynağı olan velvet underground dan ilham almışlar.
    ayrıca i shot andy warhol adlı vasatın biraz üstünde olan filmde velvet undergroundu canlandırıyorlar. sadece şarkı söylerken görünüyorlar. ayrıca, sun ra nın nuclear war adlı şarkısını harika bir şekilde coverlamışlar.
hesabın var mı? giriş yap