• çok büyük bir caz vokalistidir kendisi. hatta alan harris johnny hartman ekolündendir. (bkz: lush life)
  • 1963 yılında john coltraneile çıkartmış oldukları albüm şu ana kadar yapılmış en romantik caz albümlerinden biri kabul edilmektedir.hartman'ın john coltrane dörtlüsü ile muhteşem uyumu dikkati
    çekmektedir.

    (bkz: my one and only love)
  • herhalde hayatimda duydugum en guzel seslerden birine sahip insan yorumunu yapabilecegim, hatta "hayatimda dinledigim en iyi vokalist" unvanini kendisine rahatlikla yakistirabilecegim tek insandir kendisi.

    nur icinde yatsin.
  • sesiyle insanin ruhunu yikayan, o derece muzikal ve ulvi bir sahsiyettir. john coltrane ile yaptiklari efsane statusundeki albumde calan diger isimler de dudak ucuklatir. (elvin jones, jimmy garrison, mccoy tyner) bu all-star band'de vokalist olarak yer almis yegane tasakli insan olmasinin yani sira solo albumleri de vardir hartman'in. bu albumlerden birine adini veren "i just dropped by to say hello" isimli sarki ise romantizmin gozunu cikarmis bir sarkidir. bir zamanlar benzer bir sekilde lush life'a takilmistim, simdilerde bu sarkiya takilicam sanirim. buyuksun hartman.
  • abartısız bir kere dinlemek bile çok şey katar kişiye. sanki 40 yıldır jazz dinleyicisiymişiz gibi hissettirip yorum bile yaptırır adama öyle bir yorumcudur işte. döneminin en iyilerinden diğer bir ismi john coltrane ile yaptığı çalışmalarla dinleyiciye farklı tadlar sunarak jazz müziğini doruk noktasına çıkarmışlardır. özellikle my one and only love isimli ortak çalışmaları şiddetle ve acilen dinlenmesi gerekmekte olan türdendir. 50 ve 60'lı yılları arasında en parlak dönemini sergileyen vokalist,jazz müziğini hayatıma bir daha çıkmamak üzere sokmuş olan siyahi amerikalı. kendisini bu denli yeni tanımam bile hakkında ufak bir öyküleme yaptıracak türden olmuştu;

    yaz mevsiminden sıyrılma sendromuyla sonbahara giriş sendromu ikileminde olan bir hava.. arkadaşımla taksim'den başlanıp istiklal'i dolaşa dolaşa aranan tek bir albüm bizi doğal olarak tünele kadar sürüklemişti. yönlendirmeler lale plak olmuştu. içeri adımımı attığım an duyulan müzik ve ardındaki yorumu ne yürüdüğüm yolu ne de aradığımız albümü barındırdı hafızamda. '' allah'ım kimdi bu adam? '' jazz falan değildi bu müzik! '' dinlenir mi yaa jazz entel misin olum.? '' arkadaşım albümü sora dururken usulca aramaya çalıştım bulamıyacağımı bile bile. hiç bir bilgim yoktu çünkü ne türle nede söyleyenle ilgili. aradığımız albüm bulunmuş ilk defa dinleyecek olduğu için arkadaşımı endişelendirmişti. '' onca yıldan sonra orjinal albüme ilk defa para veriyoduk sonuçta kardeşim! '' satıcı albümü birlikte dinleyebileceğimizi söylerek + not almış bunun devamınıda getirmekte kararlı kişilikte biriydi. benim aklım tabi ki çalan müzikte. işte o an dı! öğrenicektim kim olduğunu. alacağımız albümü dinlemek için cd çaları açıp tezgahın altından makinanın içinden çıkan cd yi kapağına koymasıyla o an herşey açığa çıkmıştı.. johnny hartman '' hartman for lovers.. silinir mi hafızadan artık bee! '' velhasıl dinlenmiş alınacak albümün bir kısmı ben duymadan. aldığımız albümü tarzı dışında adını dahi bilmiyor olmam durumu gözler önüne seriyodur sanırım. gerçi albüm arkadaşıma alınıyodu ilgisizliğim birazda ondandır. arkadaşım önden, ben arkasından çıkmıştık, kapıyı kapatmadan, isterdim tüm insanlar duysun bu adamı. sonbahar galip çıkıyor hafifçe getirdiği yağmuruyla yaza adeta nispet yaparak kutlama yapıyordu. günün yorgunluğundan bize kalan ise böyle bir atmosferde, istiklal'in büyüsüyle yürüyerek, anlatarak, aklımızda olan bir ton şeyle evlere dağılmaktı.
  • john coltrane saksafona üflediğinde çıkan sesin en iyisi johnny hartman'dir. kadehinize bourbon yerine melankoli doldurur bu ikili haberiniz olmaz.
    (bkz: my one and only one)
  • davudi sesli şarkıcı. coltrane quartet ile yapmış olduğu albümü dinleyince resmen çarpılmış, neden bir nat king cole kadar tanınmadığını bir türlü anlayamamıştım. sonra diğer albümlerini toplamaya başladım, kimi amazon'dan, kimi lale plak'tan, hiçbiri aynı tadı vermedi. ama o albüm var ya o albüm! hele de lush life:

    i'll forget you, i will
    while yet you are still burning inside my brain.
    romance is mush,
    stifling those who strive.
    i'll live a lush life in some small dive...
    and there i'll be, while i rot
    with the rest of those whose lives are lonely, too

    kimse hartman gibi "mush" diyemez...
  • i see your face before me adli parcasi clint eastwood tarafindan the bridges of madison county filminde kullanilmistir. yanlis hatirlamiyorsam francesca ile robert'in ilk kez dans ettikleri sahnede caliyordu.

    bir diger cok sevdigim cazci john coltrane ile arkadas olduklarini ise henuz ogrenmis bulunuyorum. tipki clint baba'nin bir diger caz efsanesi ray charles ile arkadas olmasi gibi bu da nedensiz sevindirdi beni. (bkz: #35888234)
  • bazı şarkılarında insanı dibe çeken bişeyler var.

    misal:
    it never entered my mind ve hemen ardından lush life dinleyiniz.
    bunların üstüne bir de my one and only love girince zaten işlem tamam.
  • i'm glad there is you'nun en güzel yorumu bence kendisine ait olan sanatçı. grammy'lerde en iyi erkek jazz vokali dalında* sadece bir kere, 1981 yılında, aday olması ise üzücüdür.
hesabın var mı? giriş yap