6 entry daha
  • kazancidis hakkında bir çocukluk hikayesi

    1974 yılıydı. yatılı olarak öğrenim gördüğüm bornova körler okulu’nda ders yılı henüz başlamıştı. öğretmenlerim müzisyen olacağımdan daha o gün bile emindiler. birgün müzik öğretmenim kendisine komşu mahallede ( yunanistan’da) doğmuş bir türk müzisyenin bir 45’lik hediye ettiğini söyledi.

    merakla dinlemeye başladık. önce “manduala” daha sonra da “tote lefteo vradhi mu”. yerimde kalakalmıştım. adeta büyülenmiştim. vücuduma her yönden baş döndürücü oklar yağıyordu. bu ezgilerin sirenler gibi beni kendine çektiğini anımsıyorum.

    üniversite yıllarından başlayarak hemen hemen bütün şarkılarına sahip olduğum büyük ses stelios kazancidis’ten dinlediğim bu iki şarkı bana hem komşu mahalleden tanıdık kokular getiriyordu hem de yepyeni sarhoş edici ezgiler. iyi ki bütün bunlarla o günlerde kıbrıs’ta devam eden sıcak savaş arasında büyüklerin kolaylıkla kurabileceği milliyetçi bağlantıyı kuramayacak kadar safmışım.

    işte komşu mahalleden uçuşup gelen bu iki tohum içimde minicik bir filiz yeşertti. suyunu komşu mahalle radyolarından dinlediğim şarkılardan alan filiz zamanla boy attı. daha sonra ileri tarım tekniklerini kullanarak onu koca bir ağaç haline getirdim. çoktandır meyvaları başlıca besin kaynağım. nice ağaçlar yetişmeye başladı benimki gibi, iki mahallenin uçuşan tohumlarından, tozlarından. artık unutuldu sanılan eski komşuluk hikayeleri yeniden dillerde dolaşmaya başladı. o gün mezarı başında binlerce insan hep bir ağızdan “ ola ine ena psema” diye haykırırken, ben de burada, istanbul’da onlarla birlikte söylüyordum o harika şarkıyı, o ilk göz ağrımı.

    muammer ketencoğlu
    6 şubat 2005, istanbul
61 entry daha
hesabın var mı? giriş yap