55293 entry daha
  • gözlerin bir yeşil fanilaydı balkonda uçuşan
    sicim yağmur taklidi
    bıkmıştım zor geçen kışlarımı anlatmaktan
    bardağa birkaç çiçek ıslamaktan.
    parmağımın ucunda kırmızı kenarlı bir bulut
    onu uzatırdım sana, yalnızlık gibi iri bir damla
    parmağıma düşen bir damla kandı aşk.

    seni sevince pazara çıktım sevinçten
    enginar aldım “süper enginarlar” diye bağıran adamdan
    oturup ağladım sonra, şaşırdın.
    bu “süper” oluşta canımı acıtan bir şeyler vardı.
    canımın acısıydın.
    ben bir tek o canı unutmamak için her şeyi hatırlamıştım.
    sevişmiştik.
    evde binlerce tespih böceğinin ayak izleri
    sevişmiştik.
    biri başımdan aşağı pırıltılarla dolu bir sözlüğü
    boşaltmış gibi
    seni sevince kıpırdayan her şiiri
    kahverengi bir çaydanlıkta saklıyorum.

    sonra gittin.
    birlikte kışlıkları naftalinleyecektik.
    söz vermiştim unutmayacaktım gözlerini
    bir yeşil fanila gibi ipte, alıp ütüleyecektim.
    herkese iyi akşamlar demeyi öğretecektim gözlerine.
    sonra gittin.
    çocuk oldum bir daha, ağladım.
    kaç şiir, kaç kere sular altında kaldı.
    kitaplar, aşk, her şey.
    her şeyi son bir kere daha kurtaramazdım.
    keşke nane şeker gibi mentollü bir buluttan doğaydım
    sonra gittin.
    beyaz bir küf büyüdü evde, tersten yağan kar gibi.
    keşke dünya toz şekeri ile kaplı olsaydı.
    çocuk oldum sonra ağladım, yağmur bile beni ayıpladı.
    söz dedim, söz verdim.
    ruhumu gömdüğüm yer hala belli.
    güneşi özledim, sonra seni
    keşke gölgesine razı bir fesleğen olaydım

    sonra gittin
    gözlerin bir yeşil fanila unutulmuş balkonda
    sicim yağmur taklidiydi
    artık iyice inceldi.

    didem madakgrapon kağıtları
    (bkz: gecenin gündüzün bir olması)
206 entry daha
hesabın var mı? giriş yap