18 aralık 2013 bülent arınç basın açıklaması

• dunyanin en yuzsuz ikinci adami gelse, su aciklamayi utancindan bitiremezdi. (biliyorsunuz fifa melih gokcek'i bu siralamadan men etti)
  
  sirf transkriptini okusaniz, hukumeti balyoz, ergenekon, gezi olaylari konusundaki tutumlarini elestiren bir muhalefet metni oldugunu sanabilirsiniz.
  
  polisin insafsizligi mi dersin, yarginin bagimsizligi mi dersin, medyanin yanliligi mi, "gun gelir devran doner, sizin devrimleriniz de kendi cocuklarini yemeye baslar" nasihatlari mi, ne ararsan var
  
  ama ekrana bakiyorum, konusan galaktik faiz lobisi lordu degil basbayagi bulent arinc.
  
  ayni gun icinde savci ve 5 emniyet muduru gorevden alinmamis gibi sorusturmanin bagimsizligindan ve siyasallastirilmamasindan bahsediliyor.
  
  milletin kicindan milyon dolarlar fiskirmamis gibi yolsuzlua karsi akp'nin verdigi sanli mucadeleden bahsediliyor..ki yolsuzluk algisi endeksinde bizi sanli 53.luge oturtturan, kamu ve belediyelerde yillarca kemiklesmis ve kaniksanmis yolsuzluk bu iddialara dahil degil ( suraya bakin, nufusun %74'u son birkac senede yolsuzlugun arttigini veya ayni kaldigini dusunuyor)
  
  ilkesizlikleri ve ikiyuzlulukleriyle beraber magduriyetleri de artan evrendeki yegane olusum bunlar.
  
  yalanlar buyudukce konulara odaklanmak yerine, allah, ummet, vatan, millet vurgulari artiyor, yabanci dusmanligi ve dis mihraklar retorigi kullaniliyor. binlerce senedir ayni bok. tek degisen tanri'nin adi, bayragin rengi, yuzsuzlerin cirkin yuzleri.
  
  ***
  
  daha genel bakarsak, bu cemaat-akp dalasinda "yiyin birbirinizi ibneler" de beni pek tatmin etmiyor. en "iyi" ihtimalde dahi olacak olan, bunlarin birbirlerini yeme surecinde, gelismis bir toplumun sarti olan kurumlarin gucunun ve bagimsizliginin kulliyen bitirilmis oldugunun aleni tescilidir. toplumda kurumlara olan guven sifiri buldugu vakit, yani ortadaki tek gercegin orman kanunlari oldugu "demokrasi" piyesinin aktorleri tarafindan dahi tescillendigi vakit, bir daha o kurumlara olan guvenin gelismesi onyillar surecektir, oyle secimle, iktidar degistirmekle olacak is degil bu.
  
  zaten boktandi durum, simdi sittin sene duzelmez. iktidarlar degisse de, merkez sag bolunse de kurumlara olan guven uzun sure yesermez. guven olmayinca da o kurumlarin gercek gucu olmuyor (tipki para gibi, aslinda bir kagit parcasi ama herkes degeri olduguna inandigi icin degeri var) ve hicbir prensipe, ilkeye bagli olmayan ama tek vasfi organize olabilmek olan her "mob" iktidara talip olabiliyor ve onun getirdigi dongusel patronaj agiyla daha da ilkesiz, daha da igrenc bir yigin besleyerek devamini sagliyor.
  
  abd'de 200 kusur senedir darbe olmamasi ordunun gucsuzlugunden degil, kurumlarin nesiller boyunca sabirla ve zorla insa edilmis kuvvetinden ileri geliyor. kurumlarin gucunu tamamen bosaltip erke baglayarak bizi kestirmeden muz cumhuriyetine ceviren buyukustaefendihazretlerinin "muz cumhuriyeti degiliz" iddiasi da en az 0.6 melih gokcek olceginde bir yuzsuzluk degil mi?
  
  bunun deja vulusu da var (bkz: turkey is not a banana republic)
  
  hayir, bir yandan da millet 50 bin yillik fosilden dna analiz edip, neandertallerle tas devri insanlarinin ciftlesmis olmasiyla ugrasiyor, ki zaten genlerimizin %2-3unu paylastigimizi biliyorduk.
  
  hepinizi essekler siksin, ben fildisi kulemin dehlizlerindeki yarasa magarama donuyorum ^*