kıt kaynaklı ilçe basketbolseverliği

• delikan76 gazı ile değilinmesi gerektiğini farkettiğim bir duygu demek yanlış olmaz sanırım. ufak yerleşim birimlerinde oturan ve dünyayı yeni yeni tanımaya başlamış bir basketbolsever olarak şahsen ben ve benim yaşıtım bir çok insan içinde bulunmuştur bu durumun. özellikle yazlık bir mekansa sizin yaz-kış yaşadığınız yer çok daha fena bir durumdur. yazın 5 milyon kışın 500 kişi olan bir mekan düşünün. zevkiniz doğrultusunda yazın gelen arkadaşlarınızın büyük şehirlerden gelen basketbolseverler olduğunu düşünün.
  
  - aa bu ayakkabı jordan lan ?
  - tabi olm babam aldı ehehe
  - çıkar bakayım lan ?
  - olmaz olm eheheh
  
  olmaz tabi amına koyim. ben alsam ben de çıkarmazdım yok ki bizim burda. bizim burda ne var kunduracı faruk var okul başlamadan önce gider kundura alırdık bi tane. bi de annem sağolsun ordaki en afilli kinetix'i almaya çalışırdı bana.
  
  bir de lanet olsun ki bu sporu hakkaten sevmiştim. ne nba maçı izleme şansımız var idi ne maç yorumlarını okuma şansımız var idi ne de resim poster çeşitli materyal toplayabilme şansım var idi. fastbreak diye bir dergi vardı o zamanlar. ayda bir çıkıyordu büyük şehirlerde. bizim beldenin bağlı olduğu ilçenin en büyük gazetecisine belki 1-2 tane gelirdi onu da alabilirsen büyük başarı idi. napalım gazetelere bakıyorduk. büyük şehirden gelen olursa onlardan istiyorduk dergi olsun poster olsun. herkesin çocuğu oyuncak, çikolata isterken biz böyle manyak manyak şeyler istiyorduk aile büyüklerinden.
  
  gazeteden resim bulduğumda ise kesip duvara yapıştırıyordum 50x50 px'lik resimlerle doluydu bütün odanın duvarı. ancak yanına gelip bakıyordum neymiş ordaki şekil kimmiş. ama ben ezberlemiştim ki onları bi kere. yattığımda gururla bakıyodum o odanın duvarına. "olm ne smaç yapmış be drexler", "şurda da blok koycakmış galba tam" diyerekten. orası yetmedi defter yaptık bitane kendimize orda topladık resimleri kesip kesip.
  
  sonra ne oldu bunun sonucunda. büyük şehire taşındık allaha şükür. artık nasıl bir açlıksa taşındığımın ilk haftası tam 32 tane farklı dergi aldırmıştım anneme büyük bir alışveriş merkezinden ya da eski dergileri satan dükkanlardan. büyük şehire taşınmıştım ama 2 hafta çıkmamıştım o dergiler yüzünden odamdan. basketbolcu kartları bulmuştum fleer'in en az 50 paket filan almışımdır ki annemden çok terlik yememe sebep olmuştur. allahtan halden anlayan kadındı.
  
  şimdi kardeşime bakıyorum hiç yüzüne bile bakmıyor biriktirdiğim resimlerin posterlerin. etrafı dolu çünkü. nba her kanalda var mutlaka bir görüntü. internete giriyor resim dolu. poster dergileri ayrı satılıyor. ben bir dakikalık görüntü yakalamak için neler yapıyordum evdeki bi tane televizyonda.
  
  çok zor bir basketbolseverlik yaşadım ama çok da gururlu bir basketbolseverlik yaşadım be ...