• neden mi havlu günü;

    şöyle der komik adam:

    bir havlu gezegenler arası bir otostopçunun yanında bulundurabileceği en kullanışlı şeydir. pratik değeri yüksektir, jaglan beta’nın soğuk aylarında sıçrarken ısınmak için sarılabilirsiniz, (…) göğüs göğüse kavgada şraklatarak kullanmak için ıslatabilirsiniz; başınıza sarıp zehirli dumanlardan veya traal’ın yırtıcı cırlayan canavarı’ndan (çok aptal bir hayvan, onu göremiyorsanız sizi göremediğini farz eder; bir fırça kadar zeki ama çok çok yırtıcı) korunmak için kullanabilirsiniz. daha da önemlisi bir havlunun çok büyük psikolojik değeri vardır. herhangi bir nedenle bir gezgin (gezgin: otostopçu olmayan) otostopçunun yanında bir havlu taşıdığını keşfederse, doğrudan doğruya bir diş fırçasının, bir kar maskesinin, sabununun, bir paket bisküvisinin, matarasının, pusulasının, böcek zehrinin, uzay elbisesinin olduğunu da varsayacaktır. dahası gezgin, eğer yanınızda bunlar yoksa, her nasılsa “kaybetmiş” olduğunuz bu nesneleri ve daha bir çok malzemeyi size seve seve verecektir. gezgin, galaksiyi enine boyuna gezen, didinen, uğraşan, korkunç tehlikelerle savaşan, kazanan ve hala havlusunun nerede olduğunu bilen birinin, açıkça kayda değer birisi olduğunu düşünecektir.
  • bu sene özellikle mutlulukla kutladığımız gün, hayatın, evrenin ve herşeyin alnamını bulabileceğimiz gün,

    neden derseniz çünkü: 25+05+12=42 (devlet bahçeli stayla; bunlar tesadüf olamaz)
  • 4 senedir kutladığım gün. yalnız çok komik dialoglar yaşanabiliyor.
    ilk kutladığımda lisedeydim. tüm gün bembeyaz bir havluyla gezdim. öğle tenefüsüne yakın bir grup alt dönem gelip bana şaka yapıp yapmadığımı sordu. ciddi ciddi tüm gün havlu taşımamın manevi bir değeri olduğunu anlattım. güldüler. sonra havlu taşımanın faydalarını anlattım. millet taşşak geçiyor falan. tamam ben geyik kısmını da seviyorum işin de...

    asıl bomba sonra geldi. o zamanlar antalyada olduğumdan klimalar hep açık. aynı tarihte de sınavımız var. sınav sınıfıma girdim, klima direk bana vuruyor. klimanın ayarlarıyla oynadım millet kızdı etti eski haline geri getirdim. sonra sardım havluyu boynuma. yanımda da o dalga geçen kızlardan bir tanesi vardı. o, sınavdan baş ağrısı ve tutuk bir boyunla çıkarken, havlumun sağladığı korumayla ben sağlıklı bir şekilde yürüyüp gittim. kız ertesi günkü sınava havluyla gelmişti.

    bu da böyle bir anımdır. havlu günü candır. seviyoruz seni dna!
  • havlunun hayatımızda ne kadar büyük bir öneme sahip olduğunu hatırlamamız gereken gün. neden mi?

    çünkü "bir havlu yıldızlararası bir otostopçunun sahip olabileceği en işe yarar şeydir. bir kere pratikte büyük değeri vardır - jaglan beta'nın soğuk aylarında yol alırken ısınmak için ona sarınabilirsiniz; santraginus v'in ışıl ışıl mermer kumsallarında baş döndürücü deniz buharını içinize çekerken üzerine yatabilirsiniz; çöl dünyası kakrafoon'un kıpkırmızı ışıldayan yıldızlarının altında onu üzerinize örtüp uyuyabilirsiniz; ağır ağır akan moth ırmağı üzerinde seyrederken mini salınıza yelken yapabilirsiniz; yumruk yumruğa dövüşlerde kullanmak üzere ıslatabilirsiniz; zehirli gazlardan korunmak ya da traal'ın kurt-gibi-acıkmış cırtlak canavarı'nın bakışlarından(aşırı aptal bir hayvandır, onu göremiyorsanız sizi görmediğinizi sanır ve sizi görmez - ot kadar aptal, ama çok çok açtır) kaçmak için başınıza sarabilirsiniz; acil durumlarda havlunuzu imdat işareti olarak sallayabilirsiniz ve tabii ki, hala yeterince temiz görünüyorsa onunla kurulanabilirsiniz.

    daha da önemlisi, bir havlu büyük bir psikolojik değere sahiptir. herhangi bir sebeple, şuursuz bir gezgin(şuursuz gezgin: otostopçu olmayan) bir otostopçunun yanında havlusunun olduğunu fark ederse, otomatik olarak bir diş fırçası, yüz koruyucu maske, sabun, bir kutu bisküvi, termos, pusula, harita, bir yumak ip, sivrisinek ilacı, yağmurluk, uzay giysisi vs. vs. olduğunu da varsayacaktır. üstelik bunun da ötesinde o şuursuz gezgin bunlardan herhangi birini veya otostopçunun kazara "kaybetmiş" olabileceği bir düzine başka eşyayı ona seve seve ödünç verecektir, çünkü o şuursuz gezgin, otostopla galaksiyi kat eden, yalnızca temel ihtiyaçlarını gidererek zorlu şartlarda yaşayan, korkunç tehlikelerle savaşıp galip gelen ve hala havlusunun yerini bilen birinin hiç şüphesiz baş etmesi güç biri olduğunu düşünecektir."

    bu nedenle lütfen havlunuzu yanınıza almayı unutmayın; ama bunu çoktan unutmuş biri olarak şu anda traal'da bulunmaktaysanız sizin için artık çok geç olduğundan panik yapmamanızı öneririz.
  • peki neden mi bir havluya ihtiyacınız olabilir..
    http://towel.org.uk/…es/a/a6/original-white-red.jpg

    böyle bir havlum olsa çok daha zevkle kutlarım. hep yanımda dolaştırırım. keşke böyle bir havlum olsa.

    ulan 42 kere söylersem acaba?
  • douglas adams'i anma amaciyla yaratilan ozel bir gun. her yil 25 mayista kutlanilan bu gun, tarih olarak buyuk yazarin olum yildonumunun iki hafta sonrasina denk gelir ve tum katilimcilar tum gun yanlarinda bir havlu ile dolasirlar.

    http://www.towelday.kojv.net/

    (bkz: havlu/#768228)
  • gerçekliğine çok az insanı inandırabildiğim gün. omzumdaki havluyu soranlara bugün havlu günü dediğimde köşeden elinde havlu olan biri çıkıp gelmedi ki herkes dumur olsun.

    detaylı bilgi için;
    http://richarddawkins.net/…l-day-may-25th,towel-day
  • bu sene 11. kez kutlanmakta olan güzel gün.
    havlumu evde unuttuğum için panik yapma eğilimi gösteriyordum ki ilk kuralı hatırladım*
  • nerd pride day ile aynı gün kutlanmaktadır.

    100 sene içinde dini ritüele dönüşerek kahkahalara gark etse.
hesabın var mı? giriş yap