hesabın var mı? giriş yap

  • resmen kaybedenler kulübü filmiyle çapraz senaryo yapmışlar. filmdeki kaan karakterini yıldız tilbe klibine sokuşturmuşlar.

    bide nejat işler'de işin komik olduğunun farkına varıp profesyonellik falan dinlemeden arada gülme krizine girer gibi yapıyor. izlediğim en absürd kliptir.

  • birazdan söyleyeceğim şeyi maalesef çoğu yüksek lisans öğrencisi bilmiyor. üniversitelerin öğrenci işleri, tezini süresinde veremediği için kaydı silinen öğrencilere bu konuda pek bilgi vermiyor, öğrencileri yönlendirmiyorlar.

    sevgili romalılar!

    biliyorsunuz, tezli bir yüksek lisans;
    • 2 dönem ders,
    • 2 dönem tez,
    • + 2 dönem tez (ek) şeklinde maksimum 3 yıl (6 dönem) içinde tamamlanmak zorundadır.

    tüm bunlara ek olarak 2 dönem daha pandemi gerekçesiyle tez yazma sürenizi uzatmanız mümkündür.

    peki nasıl yapılacak?

    öncelikle bunun tüm üniversiteleri bağlayan hukuki bir dayanağı var. 10.06.2020 tarih ve 31151 sayılı resmi gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren ve 20/04/2016 tarihli ve 29690 sayılı resmî gazete'de yayımlanan lisansüstü eğitim ve öğretim yönetmeliğinin 35 inci maddesine eklenen karara göre “…afet ve salgın durumlarında, tez aşamasındaki lisansüstü öğrencilerinin talepleri halinde en az 1 yarıyıl, en fazla 2 yarıyıl ek süre verilir ve bu süre azami süreden sayılmaz" hükmü gereğince tez sürenizi 2 dönem daha uzatmanız mümkün. harç ödemeniz de gerekmiyor. doktora için de geçerli bu.

    ben talebimi yaptım. enstitüden dün cevap geldi. kabul etmişler. gelen cevap şöyle. eğer 1 dönem yetmezse 1 dönem daha süre uzatımı isteyeceğim.

    geçenlerde doktora yapan arkadaşım kara kara düşünüyordu. tezini baya yazmış ama teslim için 3 ayı kalmış. 3 ayda tamamlayamam, daha fazla süreye ihtiyacım var diyordu. bu olaydan bahsettim. ne danışmanım ne de enstitüdeki görevliler bana hiç bahsetmediler bundan dedi. maalesef öğrenci işleri pek umursamıyor böyle şeyleri. ama bu hak herkese var. ben bahsedince enstitüsüyle iletişime geçti. bir anda gözleri parladı. başvuru formunu gönderdi. kurula giriyormuş. haftaya olumlu cevabı göndereceklermiş.

    bu haktan yararlanabilmek için bahsettiğim maddenin resmî gazete’de yayımlandığı 10.06.2020 itibariyle aktif öğrenci olmanız yeterli.

    peki başvuru nasıl yapılacak?

    yüksek lisansı yaptığınız yerin duyurularında geçen yıl yaz aylarında mutlaka bunun duyurusu ve başvuru formu yayınlanmıştır. bulamazsanız enstitünüzle iletişime geçin. onlar sizi yönlendirirler. dilekçeyi, normal zamandaki hakkınız olan son dönemin (6. dönemin) sonuna doğru veriyorsunuz. ama başvuru prosedürü üniversiteye göre değişebilir. mutlaka öğrenci işlerine sorun.

    ek 2 dönem daha demek koca 1 yıl demek. bu süre, tezinizi yazmanız için fazlasıyla yeterlidir. hatta tek dönem bile yeter bence. derslerinizi verecek kadar motivasyonunuz varsa tez yazacak kadar motivasyonu da bulursunuz. o kadar emek verdiniz, boşa gitmesin. köprüden önce son çıkış. bu şansı kaçırmayın bence. pandemi her yerde anamızı ağlattı. bari şu konuda bir işimize yaramış olsun.

  • iyi yapmışlar. hatta az bile yapmışlar. adamlar soykırıma uğrarken geç de olsa bir tek amerika devreye girmişti. müslüman dünyası kılını bile kıpırdatmamıştı. kadın, çoluk çocuk tecavüze uğrayıp, katledilirken nerdeydi bu araplar? bosnalılar şimdi vefa borçlarını ödemişler. onu bile çekinerek yapmışlar. o yüzden eleştirmeye kimsenin hakkı yok. o travmaları yaşamayan bilemez. tabi sonuçta trump'ın da rezil olması ayrı bir güzellik.

  • ilanda 17 defa 'bavyera', 18 defa 'panter' sözcükleri kullanılmış.

    "neden eşit değil?" sorusuna cevap aramak üzere yaptığım araştırmalarda 1 defa 'bavyera' yerine 'bayyera' yazıldığını tespit etmiş bulunmaktayım.

    tansel bey bu inceliğimi sözlükten görür ve değerlendirmeye alırsa belki bir tur bindirir.

  • hatırlıyorum imamoğlu'ndan önce hiç böyle kuyruklar yoktu. her durakta 3-5 kişi ya olur ya olmazdı .onları da 3 dakikada bir gelen vitolar alırdı. kart bile basmazdık çoğu zaman aman abi ne gerek var sen keyfine bak derlerdi . sonra da uyanır ve işe giderdik.

  • katıldığım önermedir. herkes her insanı aynı ölçüde güzel bulmak zorunda mıdır? toplumda ne bu mecburiyet anlamadım gitti doğrusu. ayrıca bana çok da soğuk gelen kadındır.
    ''aaa öyle deme?'' , ''ama sultan o'' neye göre sultan? o zamanki toplumda verilmiş bir unvan işte. bana sorsalar ben sultan unvanını (bkz: gülşen bubikoğlu) 'ndan yana kullanırdım.