• basılı kitapların yerini asla tutamayacaktır.

    kokusu ve dokusuyla basılı kitabın verdiği hisle asla yarışamaz, lakin okul'da hocalar tarafından verilmese asla alınmayacak kitap için idealdir orası ayrı.
  • bazı yayınevlerinin korsana açık kapı bıraktığı nedeniyle çıkartmayacakları kitap türü.
  • ben mi yanlış görüyorum yoksa güzel ülkemizde bu kitaplar şurada görüldüğü gibi 19-20 tl mi satılıyor?

    arkadaş dalga mı geçiyonuz siz yaa?bu fiyata satarsan elbette korsanı çıkar bunun. hayır sana maliyeti ne ki 20 liraya 2mb veri satıyorsun?

    yayıncılık endüstrisi aynen müzik endüstrisi gibi bu gelişmeye çok geç uyanacak ve millet çoktaaaaannnnnn korsan olayının bokunu çıkarmış olacak. bakın görün.

    ya ne garip, acaip ülkeyiz biz yaa yeminle. bir de git sor bak bu yayınevlerinin patronlarına, ne kadar da okumayan bir ülke olduğumuzu anlatırlar size saatlerce.
  • çok nadir durumlar dışında her daim tercih ettiğim kitap türü, 2000 yılından beri. palm visor da okudum palm bilmemne de okudum (siz bilmezsiniz eskiden öyle birşey vardı pda diye, yaşım ilerlediği için artık böyle cümleler kuruyorum) şu gelinen noktada e-okuyucu ve tablet olanaklarını düşününce gözlerim yaşarıyor.

    insanın kitap okuma sayısını katlayan, kitapların erişilebilirliğini ve en önemlisi yayınevlerinin sundukları dışında seçimini arttıran mükemmel bir devrim. binlerce avantajları zaten daha önceki entarilerde yazılmış. ben miltan e-bookçuyum ve tercih etmeyen birini anlamakta zorlanıyorum. tabii bu gerçekten okumaya meraklı kişiler için böyle. şimdi "çok kötü"butonuna elinizin gitmesi pahasına: öyle kitabın kokusu cartı curtu yalnızca yağmurlu bir günde evdeyken ya da plajda okuyan falan insanlar için öncelik bence. ayrıca ekitaplar daha çevre dostu, hele şimdiki pili bir ay falan giden cihazlarla.

    analog kitaplar yok olmaya mahkum eninde sonunda.

    tek bir dezavantaj sayabilirim: aslında e-cihazlardan okumak okuma hızınızı biraz yavaşlatıyor. evet, her daim araştırmalar bunu gösteriyor, kullandığınız cihaza göre kağıt kitaptan yüzde 10-20 daha yavaş çevriliyor sayfalar. fakat ipad falan gibi bir şeyden okuyorsanız hiç bitiremeyebilirsiniz o kitabı (çok dikkat dağıtıcı oluyor, dur şu olayın aslına bakayım wikiden, dur bir mailime facebooka bakayım şeklinde) o yüzden tablet sahiplerine önerim kendilerine sıkıcı fazla afili olmayan bir kitap okuyucu almaları ne olursa olsun fark etmez. kindle mı alayım kobo mu vb. mi diye düşünmeyin bir tane alın, ben yaşlı biri olarak söylüyorum bugünkü bütün readerlar okunabilirliği gayet insani cihazlar. biz neler gördük evladım.

    önemli edit: yukarıdaki paragrafla ilgili olarak, okuyunca yanlış anlaşılabileceğini düşündüm ve bu yüzden bir ekleme yapıyorum. elbetteki tabletten okumak readerdan çok daha rahat, arka ışığı var vb. readerlara iyi ışıklandırma lazım ve bu anlamda geleneksel kitaba çok benziyorlar. demek istediğim şuydu, bir tane ucuz reader olursa, dışarıda okuması, çantaya fırlatma vb. tablete nazaran daha kolay ve bazen tablette oyun, facebook vb kaptırıp hiç konsantre olamadığınızda readerdan okuyabilirsiniz. bu yüzden çok büyük yatırım istemeyen bir reader tavsiye ediyorum, hobi olarak tabletten gene okunacak tabii ki. bir de baş lambası varsa gece okuması sırasında yan yatıp falan insan rahat okuyabiliyor, tablete göre çok hafifler çünkü. yani ikisi de olmalı diye düşünüyorum ben hala, reader düşünen tablet sahipleri bunu para çarçur etmek olarak görmesin. ayrıca dışarıda gündüz tablete göre parlamama avantajları var. o da olsun yani bence.
  • her an satın alınabilen, dükkana kadar gidip raflara bakmak yerine evden dükkanı gezip istediğinizi alabilmenize imkan sağlayan buluş. her geçen gün gelişen teknolojiyle içlerinde konuyu pekiştirmek için konuyla ilgili videoları izlemekte mümkün. (bkz: z-kitap) bunlar kabul ama oku oku kaç sayfa ilerlediğini fiziksel olarak anlayamadığın, son sayfalara yaklaştığının hissini tablet üzerinde uyandıramayan icat.
  • http://ekonomi.haberturk.com/…oloji-devine-sok-ceza

    olayın başlangıcıyla ilgili olarak (bkz: e-kitap/#32701909)
  • yine başladık.

    bu konu açılınca sinirlerim tavan yapıyor. anladık, internetten, benzinden ondan bundan yiyorsunuz bizi. ama bari şu e-book olayı makul olsun biraz kardeşim. kitap 30 lira, e-book'u 27 lira. bu ne lan? hani masraflar iniyordu? kağıt masrafı 3 lira mı? yani diyorlar ki "kitap okuma kardeşim. git fotomaç oku ne bileyim yat uyu"

    cidden devletin bu konuda bir standart belirlemesi lazım. türkiye işte. kimin kime gücü yeterse. haksız ve hukuksuz.

    e-book: kitapsever vergisi.
  • sanırım geleceği basın yayın özellikle de gazetecilik sektörünün tavrına göre şekillenecek. gün gelir e-gazeteler günlük kağıt baskı gazetelerin yerini sektör için aynı hatta daha karlı bi şekilde devralır. o gün e-kitap'ların geleceği de güneşli günlere doğru gider.
  • yaklaşık bir yıllık gözlemlerim sonucu idefixin, yayınevlerinin fiyat politikasını anlamaya başladım. kitap ucuz da olsa pahalı da olsa satın alan kesim neredeyse değişmiyor. e-kitap çok pahalı yea diyenler haklılar ancak kitap ucuzlayınca 10 da 1 gibi bir kesimi kitap almaya başlıyor.
    edit:burda e-kitap çok pahalı ya diyen "x de y liraya satılan z" diyenle aynı
  • okumak isteyen insanın direnişidir. türkiye'deki artık makul olma seviyesini hayli hayli aşmış basılı kitap fiyatlarına, yayınevlerinin kafalarına göre seçtikleri kitaplara, istediğin kitabı getirtmek için günlerce, aylarca beklemek zorunda kalmaya baş kaldırmaktır.

    var olan düzen bozulmasın bu ülkede. en aydınım diyeni bile istemez düzeninin bozulmasını. orijinalinin basılısı 6 dolar olan kitabı cümle kurmaktan aciz çevirmenlere çevirtecek (ki onlara da asla hakları olan yüzdeyi vermeyecek), en kötü kağıda basıp dağıtacak ve 30 liradan satacak. kitap okumak "lüks" bir şey kardeşim. o kadar meraklıysan parayı basacaksın. türkçe yazılmış kitapları da sakın ola ki e-kitaba çevirme, aman okuyan olur. maazallah!

    kitap dergileri de bu düzene baş kaldıracaklarına, kendileri türkiye'de okuyucu olmanın zorluklarını anlayıp savunacaklarına, muhtemelen yurt dışındaki (abdli, avrupalı) meslektaşlarının yazdıklarını derliyorlar bu konuda.

    bugün notos'un websitesinde bir yazı var: http://www.notosoloji.com/…cih-etmek-icin-10-neden/

    vay vay vay vay. basılı kitapları tercih etmekten bahsetmişler. kardeş türkiye'de kaç tane e-kitap çıktı, diye bir araştırsaydınız önce de sonra e-kitaba laf çaksaydınız. cevaplarımı yorum olarak yazdım sayfaya ama denetimden geçeceğini sanmıyorum nedense. ondan buraya kopyalayayım dedim.

    "türkiye’deki e-kitap karşıtlığını anlayamayacağım. kitap okumak isteyen insanı bulup da “e-kitap yok, ancak basılı okursun” demek çok küstahça geliyor artık.

    1. yanlış. kitabı suya düşürdüğünüzde de kuruttuktan sonra onu okumak istemezsiniz. kaldı ki bir kindle’ı suya düşürmek daha zor. üstelik ıslak parmaklarınızla basılı kitabın sayfalarını çevirmek daha zor.

    2. yanlış. uçak modu var. gayet güzel okuyorsunuz uçakta da.

    3. yanlış. kindle paperwhite’ta ortam ışığına göre ekran ışığını arttırabildiğiniz için, güneşin altında da sonuç mükemmel, kör karanlıkta da.

    4. tek dert bu mu? gösteriş? okumayı gerçekten seven adamın gösterişle işi olmaz. türkiye’de bulabildiğim, olmadı yurt dışından bin bir zahmetle getirip okuduğum basılı kitaplar kısır kalıyor bir yerden sonra. kindle’ımı göstereyim, içinde raflarımın 10 katı kadar kitap var. buradaki kitapçıların insafına da kalmıyorum.

    5. antika kitaplar harikadır, ama onları zaten elinize alıp okumazsınız, banyoya hiç sokmazsınız.

    6. kitap imzalatmayı istiyorsanız, e-kitabı okuyup beğendikten sonra, imza sırasında basılısını alabilirsiniz. en kötü ihtimal yazarla fotoğraf çektirirsiniz.

    7. internet üzerindeki kütüphaneler ve kitapçılar (eğer türkçe metin aramıyorsanız) daha kapsamlı ve onlara çok daha kolay ulaşılıyor. üstelik sessiz olmak zorunda da değilsiniz onları gezerken.

    8. uzun bir romanı e-kitap olarak bitirmek çok daha keyifli. ekranın sol alt köşesinde kaç sayfa kaldığını, kaç dakika sonra kitabın biteceğini gösteriyor. 100 saat diye başlayan bir maratonun sonunda 1 dakikayı gördüğünüzde ağlayasınız geliyor.

    9. eğer kitabın kendi çizimlerinden bahsediyorsak e-kitapta da var. ama kitabı karalamaktan bahsediyorsak, o yok işte. e-kitapçılar için kitap karalamak için değil, okumak için.

    10. kitaplar yanar, evi su basınca yamulur ve kullanılamaz hale gelir, üstelik böcek de yer onları. ama e-kitaplarınızı cloud’a atıp sonsuza kadar saklayabilirsiniz. üstelik onlara her yerden ulaşabilirsiniz. tatile gittiğinizde, evinizden 3000 km uzakta sevdiğiniz bir kitabı bulmanın güzelliğini anlatmak zor.

    kısacası, derdi gerçekten “okumak” olan insan için e-kitap yüzyılın buluşu. sanırım bu tür yazıların popülerliği bir şekilde abd’deki, avrupa’daki kitapla ilgili dergilerdeki popüler yazılardan geliyor. gerçekten türkiye’de e-kitap okumuş insanların bunları yazabileceğine inanmıyorum. e-kitap bulamıyoruz ki türkiye’de. ancak şanslı bir azınlık (misal ben) kitapları ingilizce asıllarından okuyabildiğimiz için e-kitap okuyucuları etkin bir şekilde kullanabiliyoruz.

    yapmayın ne olur."
hesabın var mı? giriş yap