• hayalim olan eylem.

    öncelikle şu bir gerçek ki zeka seviyesi belirli bir seviyenin altında olan ve kendisinden kültürlü-eğitimli insanlara saygı duymayan insan topluluklarıyla gelişmek ve ilerlemek gerçekten imkansıza yakın. bu avrupa'da da böyle, amerika'da da böyle, ortadoğu'yu zaten hepimiz biliyoruz. ve insanlık olarak bizim yeni bir atılım yapmamız gerekiyor, çok değil bundan 300 yıl önceye kadar insanlar dünyanın düz olduğunu kabul ediyordu. şimdi de güneşe tapmıyorlar da görünmeyen başka şeylere tapınıyorlar, pek de farkı yok.

    aynı şekilde bütün bu din ve inançlar da eski tarihlerde insanın hayatına katkısı olan inanç sistemleri olsa da artık bu kavramlar bizim evrimimize en büyük zarar veren şeyler. ve ne yazık ki insanlık olarak evrimin bu noktasında insanlığın ilerlemesi için harcayacak ne enerjimiz ne de zamanımız kaldı. çünkü şu an önümüzde büyük bir gıda ve su krizi var, temel gıda kaynaklarına erişim için savaşların yapılmasına tahmini bir 50 yılımız var. bizim bu noktada sürdürülebilirlik üzerine kafa patlatıp dünyanın geleceğini nasıl uzatabiliriz diye düşünmemiz gereken yerde tek tanrılı dinlerin anlamsız safsatalarıyla uğraşıyoruz. bu nedenle bizim yapmamız gereken şey en azından bir şeylerin farkında olan insanlar olarak kendimizi kurtarmamız ve geleceğimizi güvence altına almamız, zaten doğal seçilim (daha yaygın adıyla doğal seleksiyon) dediğimiz şey bu. birileri dünyada yiyecek yemek yokken o kadın şort mu giymiş yok bu adam ezan okunurken şunu içmiş diye tatava çıkartırken birileri de susuz tarım nasıl yapılır, suyu daha verimli nasıl kullanabiliriz, insanların eğitilmesi için doğru metodolojiler nelerdir, sağlık ve teknolojide şu an insanların ihtiyacı nelerdir bunları düşünmesi lazım. (eğitim sisteminin evrimleşmesi hakkında ayrı düşüncelerim var, onları başka bir girdide açıklayacağım)

    dünya üzerinde terra nulliusdiye isimlendirilen yerler var, bunların arasında tek yaşamaya uygun olan yer bir tavil . burası da mantıklı gibi geliyor çünkü afrika'nın ileride jeopolitik olarak daha çok önem kazanacağını da biliyoruz. ama 2 dönüm alan ülke kurmak için çok çok az. gerçi liberland'ı adamlar 7 km2 üzerine kurduğu için başlangıçta yeterli olablir diye düşünüyorum sonrasında ülkelerden arazi alımıyla ilerlenir. burası olmazsa geriye tek seçenek kalıyor, sermaye kaynağı bulup doğrudan arazi satın alımıyla ilerlemek. ileride çok zengin olursam belki ben alırım, kısmet*

    bu noktada tek gereken güzel bir strateji ve planlama olacak çünkü en büyük eksiğimiz su ve altyapı olacağı için işinin ehli bir adet şehir planlamacısına ve bir adet tarım bilimcisine ihtiyacımız olacak. tabii ki doktor, çiftçi ve bu gibi temel ihtiyaçlara doğrudan hizmet eden insan gücü arayışımız olacak. bu insanları da olabildiğince en işinin ehli ve kendisini bir süre maddi anlamda çevirebilecek birilerinden seçmemiz gerekecek ki süreklilik olsun, akabinde de zaten ilgili tarım bakanlığının sağlık bakanlığının başına bu insanlar gelecek. burası ayrıca planlanır uzun uzadıya yazmak istemiyorum ama maksimum 5 yılda dünyanın en huzurlu ülkesi kurulur, bilim ve rönesansın ışığında dogmatik yüklerden uzak bir ütopya yaratmış oluruz.

    ulan yazdıkça semih cumhuriyeti'nin düşmana korku dosta güven veren bonbası geliyor aklıma ama bir taraftan da neden olmasın diyorum, buradaki ayrım işte biraz kader meselesi. doğru insanlarla yolun kesişirse gerçekten yapılabilir, ama baktın ki tek don kişot sensin pılını pırtını toplar yurt dışına taşınırsın. hayal işte, zor ama imkansız değil. belki ileride biri yapar*
hesabın var mı? giriş yap