hesabın var mı? giriş yap

  • kafi derecede oyuncağı olmadığı için hayal kuran çocukların iki hedefi vardır. ilk hedef, ünlü bir sporcu, şarkıcı ya da süper kahraman olmaktır. bütün çocuklar ister ama bazıları hedefe ulaşır. ikinci hedefe ulaşmak ise daha zordur. babalarına bakarlar ve ben çocuğuma karşı böyle olmayacağım diye kendilerine söz verirler, baba olduktan sonra ise babaları gibi olduklarını farkedip üzülürler. michael jackson iki hedefine birden ulaşan bir çocuk, yıldız, baba. bir çocuğun hayal bile edemeyeceği yerlere geldi. bir baba olarak çocuklarına babası gibi davranmamayı başarabildi. kızı ağlarken, dünya; bir yıldızın, ikonun, üzerinden para kazanılmaya çalışılan bir çocuğun, bütün sevdikleri tarafından sömürülen bir adamın değil kızı için her şeyi yapan bir babanın öldüğünü anladı. para pul için çocuklarının fotoğraflarını satmadı, paparazzilerle anlaşıp üzerlerinden para kazanmadı, sahneye sürmedi, kendi çocukluğuna verdiği sözü tutabildi, aşkolsun.

  • "60 değil 70 değil 80 değil oh 90 değil

    100 yıl oldu daha yürek atmaz değil

    bu kalpte 100 yıl daha bitmez sevgin

    gözü olanın gözü çıksın bebeğim

    *

    her taraf metrobüs vefasız olma kalbi kapalı

    sevmiyorsan da atma taş, yürek hep coşkuyla atalı

    bak 100 yıl oldu hemen kıskanma şaşkın yunan

    yıllar oldu sırtakini unutalı sen derdine yan

    *

    cumhuriyetim benim canım bebeğim

    tüm rejimler arasında seni tek geçer deli yüreğim

    oh diyorsam şimdi 100. yaşına

    vefasız padişahlar giremesin kanına

    *

    ne monarşi ne oligarşi belki aristokrasi

    ama en güzeli halkın yönetimi

    benim cumhuriyetim kızıl ötesi, aşıklar müzesi

    100 yıl daha coşar, sanma tekler bu yüreğin füzesi"

    *

    söz-müzik-düzenleme: serdar ortaç

  • doğrusu şu şekildedir: parkın yıkılamadığını gören akitlerin içinde patladığı direniştir.

  • "eğer bir gün söylediklerim bilimle ters düşerse siz bilimi seçin." diyebilmiş bir insandır.

    insanlık tarihinde tüm gücü eline almışken bu lafı edebilmiş çok az aydın siyasetçi var. tüm söylediklerinden öte bu lafı benim kendisine olan saygımın sebebi. içinde ego yok, çıkar beklentisi yok, insanın nefsine dair en ufak emare yok.

    çok açıkça doğruya yönelin beni olduğumdan fazlası haline getirmeyin. doğruyu işin uzmanından öğrenin diyor.

    bir siyasi lider daha ne demeli nasıl gelecek nesilleri yönlendirmeli bilemiyorum. ben elimden geleni yaptım gerisini aklın bilginin ışığında siz yapın diyor işte. bilime, veriye güvenin onu üretene danışın diyor.

    araştırın, öğrenin, sorgulayın diyor.

    kimsenin kölesi, fikirlerinin uşağı olmayın, hayatı ilimin fenin sağladığı konfor içinde özgürce yaşayın diyor. lider aramayın kral, padişah, reis peşinde koşmayın doğrudan başka yön göstericiniz olmasın diyor.

    her zaman için geçerli ve kesin doğru yoktur, benim söylediklerim de yeni keşiflerle yanlışlanabilir, hatalı olduğu ortaya çıkabilir. o vakit geldiğinde hıyar gibi atamız liderimiz paşamız hata yapmaz biz onun dediğini yapmaya devam edeceğiz demeyin diyor.

    adam halkını tanıyor.
    olacakları görüyor.

    bilginin kaynağına inin okuyun öğrenin sonra da bu veriyi kendi aklınızda işleyip ona göre hareket edin diyor.

    daha ne desin?

    atatürk bu sorgulama fakiri toprakların üzerinden muson yağmuru gibi yağıp geçmiş gerçekten. yeşertebildiğini yeşertmiş kalanları da tüm memlekete kök söktürmeye devam ediyor.

    ancak yanlış anlaşılmasın bir yılgınlık, umutsuzluk hali değil benim içinde olduğum. daha önce de yazdığım gibi bu memlekette insana, sanata, estetiğe, tekniğe dair güzel olan ne varsa görüyoruz ki hala o tertemiz yüzlü aydınlık cumhuriyet çocuklarının elinden aklından gönlünden ortaya çıkıyor. inanın bu ilerleme yenilemez, yıpratılamaz, durdurulamaz.

    aksine üretilen her sanat eserinde, yazılan her makalede, keşfedilen her teknolojide büyür çoğalır güçlenir. iyi olanın bağırılıp çağırılarak propagandasının yapılmasına gerek yoktur. iyi olan ışıldar.

    bunu bilimin aydınlığı ile yıkanmamış bağnaz zihniyetlerin ortaya koydukları işlere bakarak kendiniz de görebilirsiniz. oluk oluk akan kaynağa sınırsız zaman ve insan gücüne, propagandanın en büyük borazanlarına sahip olmalarına rağmen çıkabildikleri seviye dombra, koalisyon şiiri, derin uyku, kod adı koz.

    ben lütfedip hatırlatmasam adı uzay boşluğunda 20 gün yankılanmayacak ideoloji pompası işler hepsi. bu insanların satın almadıkları tek güzel şeyleri yok.

    o yüzden size yılgınlık yakışmaz ali ismail yüzlü güzel çocukları cumhuriyetin. siz içinizi ferah, başınızı dik tutun. bilgiye, sanata, eşitliğe, özgürlüğe, adalete inanın.

    göreceksiniz biz cehaletle verdiğimiz mücadeleyi zaten 92 yıl önce kazandık. şu an yaşadıklarımız, korkunç vahşiliği ile ölüm sancısı orta çağ zihniyetinin.

    çok değil birkaç yüz yıl sonra siz de benim kadar ümitli olacaksınız,

    cumhuriyet çocukları

    bayramınız kutlu olsun.

  • --- spoiler ---

    ayının saldırdığı sahnelerin özel efekt ile yapıldığına emin miyiz?
    leo kardeş oscar uğruna gerçek ayıyla boğuşmuş olmasın!

    -evet leo sen kendini sağdan sola attırıver, biz efekte gerisini hallederiz.
    +gerçek ayı gönderin
    -efendim?
    +gönder gelsin!

    --- spoiler ---

  • annemden öğrendiğim güzel bir yöntem var. yumurtanın tam üzerine gelecek kadar su koy, altını aç, kaynadıktan 1 dakika sonra altını kapat. suyun içinde 5 dakika beklet. kayısı kıvamı yumurta hazır. daha az bekletip daha sulu, daha çok bekletip daha kuru olmasını da sağlayabilirsiniz. böyle olunca çok kaynamadığı için çatlamıyor da.

  • ilk defa david bach tarafından kullanılan ifade. tasarruf yaparak biriktirmekten bahseder. yani gelirinizi artırmasanız da küçük giderlerinizi kısarak veya tamamen ortadan kaldırarak birikim yapılabileceğinizi söyler. latte faktörünü kullanarak birikim yapmak için harcamalarınızı mutlaka takip etmeniz gerekiyor. bu şekilde neye, ne sıklıkta, ne kadar harcadığınızı görüp ona göre bir harita çizersiniz kendinize. bu harcama kalemi latte olur, sigara olur, kuruyemiş olur... küçük, sürekli para harcadığınız ama satın almadığınızda hayatınızda büyük değişiklik yaratmayacak şeyler.

    dikkat edilmesi gereken şey şu; bu parayı o küçük şeye harcamadığınız gibi hiçbir şey için de kullanmayacaksınız. miktar direkt olarak vadeli bir birikim hesabına gitmeli. sigarayı bıraktım, 400 tl cepte demeyeceksiniz, hala sigara alır gibi o parayı vadeli bir hesaba yatırıp unutacaksınız.

  • gece zamanı elektrik kesintilerinin sebebi.

    manevralar yanlış yapıldıysa ya da uyarılar dikkate alınmadıysa sistemin kendini koruma mekanizması devreye girer ve trafo merkezlerinde bulunan ” kesici “ dediğimiz elektriksel ekipmanlar elektriği keser. (evdeki sigorta evin elektiğini mahallenin elektriğinden kesiyorsa, kesiciler de santralleri ve son tüketici noktalarınının elektrik şebekesi üzerinden bağlantısını keser.) bunun sebebi maddi zararı engellemektir...

  • annesi ve babasi paris seyahatinde otelde kalacaklar,babasi ucuz bir otel istiyor sadece konaklayacagiz vs, annesi pahali bir otelde israr ediyor ve pahali otelde kaliyorlar.

    aksam odada bir findik faresi gorunce babasi soyleniyor gordun mu, simdi nasil anlaticaz bunu diye cunku sadece biraz ingilizceleri var. annesi resepsiyonu ariyor ve:

    - do you know tom and jerry diyor.
    -yes diyor resepsiyondaki
    annesi:
    -jerry is here! diyor.

    cem yilmazdaki cakmak hikayesinden sonra hakikaten bu da efsane, muthis zeka`::))`

    edit: debe de bir numara olmak da varmis,tesekkurler canlar.

    edit2: bilmeyen arkadaslar soruyor tek tek yazmak zor oldu, cakmak hikayesini cem yilmaz gosterisinde anlatir: babasinin midesinde yanma vardir ve ingiltere' de doktora giderler ama babasi midesindeki yanmayi anlatamaz. annesi bir cakmak alir ve karin bolgesine tutup yakar, gezdirmeye baslar yanmayi anlatmak icin ve anlatir. hikaye bu.

    edit3: altta yazan entry sanirim bir aciklama gerektiriyor. hikayeyi ayhan sicimoglu bostanci gosteri merkezinde bir konser sonrasi aktarmistir. olayin dogrulugu veya baska bir boyutunu bilemem,bizzat ayhan sicimoglu' ndan dinledim.