ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
blogger
-
birde bunu saga sola laf etmek* icin kullananlar vardir*, kullanisli gozuken bir site.
gunluk olarak kullanmak icin ise daha yararli programlar mevcuttur. online olmaniza gerek kalmadan. http://www.download.com/ da mevcuttur pek cok yararli versiyonu.
dutch disease
-
ingilizcede dutch iceren deyimler icinde tarihcesi en yeni olanlardandir. bu terimi ilk kez 1977 yilinda the economist dergisi kullanmis.[1] hollanda'da dogal gaz rezervleri 1960'larda bulunmus, imalat sanayi de 1970'lerde dususe gecmis.
genel mantigi ulke icindeki dogal kaynak sektorune disaridan kaynaklanan talep artisi sonucu reel kur oraninin degerlenmesine ve bundan dolayi disa acik diger sektorlerin dis ticarette dezavantajli duruma dusmesine dayanan bu "hastaligin" gelismekte olan ulkeleri daha kotu etkiledigi iddia edilir. ayni iddiayi alan greenspan, "the age of turbulence" baslikli kitabinda da tekrarlamis ("the universals of economic growth" baslikli bolumde).[2] daha onceden ekonomisi gelismis ulkelerde disa acik sektorel cesitlilik zaten bir derece mevcuttur. bunlar dis soklara karsi daha dayaniklidirlar ve dengeler sonradan daha az sancili bir sekilde tekrar kurulabilir. ama ekonomisi gelismekte olan veya az gelismis ulkelerde, baslangicta olmayan veya zayif olan sektorel cesitliligi hollanda hastaligindan sonra tesis etmek iyice zorlasir. ayrica gelismekte olan ulkeler icin dogal zenginliklerin negatif bir tesvik etkisi (incentive effect) oldugu da one surulebilir. nasil olsa disaridan petrol paralari geliyor, baska alanlarda ne diye kasalim, degil mi hugo pasam? aló presidente! merhaba venezuela!
bu hastaliga yakalanan diger ulkelere ornek olarak norvec, nijerya, doksanlar sonrasi rusya, opec uyesi bazi ortadogu ve latin amerika ulkeleri gosterilir. greenspan'e gore 80'li yillarin basinda kuzey denizi'nde petrol bulan ingiltere de bundan bir sure olumsuz etkilenmistir.
hastaligi hafifletmeye dair tedbirler reel kur orani uzerindeki doviz girisi baskisini hafifletmeye ve boylelikle reel kur artisini yavaslatmaya dayanir. doviz girisiyle artacak likiditenin sterilize edilmesi ve ulke ici talebi azdirmamasi arzu edilir. ornegin, norvec petrol gelirlerinin buyuk bolumunu hemen ekonomisinin icine enjekte ederek harcatmamis, artan doviz rezervlerini bir cesit sovereign wealth fund olan hukumet emeklilik fonu havuzuna aktarmis ve bu fonlari orada biriktirmistir. rusya'nin da ayni amacla kurulmus devlete ait bir fonu vardir. bazi ortadogu ve dogu asya devletlerinin sovereign wealth fund'larinin kuruluslarinin ardinda yatan nedenlerden birisi de aslinda budur. bu fonlar ayni zamanda, ileride emtia (dogal kaynak) piyasalarinda yasanabilecek fiyat oynakliliklarinin ve negatif dis soklarin ulke ekonomisi uzerindeki potansiyel olumsuz etkisini de stabilize etmeyi hedeflerler. sakla fonu, gelir zamani. degil mi hugo pasam?
hollanda'da imalat sanayinin 70'li yillarda dususe gecmesini reel florin kurunun degerlenmesinden cok baska yapisal faktorlere baglayanlar da yok degil aslinda. degil mi wiki kardes? post hoc, ergo propter hoc?
[1] "the dutch disease" (november 26, 1977). the economist, pp. 82-83.
[2] "the age of turbulence: adventures in a new world," penguin press.
imf'nin cikardigi "finance & development" dergisinde cikmis bir yazi: "back to basics. dutch disease: too much wealth managed unwisely" (march 2003, volume 40, number 1). "finance & development. a quarterly magazine of the imf".
http://www.imf.org/…/pubs/ft/fandd/2003/03/ebra.htm
öğrenildiğinde ufku iki katına çıkaran şeyler
-
ergenlik denen kavramın tamamen beyindeki iki kısmın farklı hızlarda olgunlaşması sonucu olduğu.
ergenliğe girerken olgunlaşan sosyoduygusal ağ (socioemotional network) bizim çevremizle olan ilişkilerimizi düzenliyor, toplumla uyumlu olmamızı, çevremizdekilerin beğeneceği şekilde hareket etmemizi sağlıyor.
ancak hareketlerini denetleme ve karar karar vermeyle ilgilenen bilişsel kontrol ağı (cognitive control network) bu dönemde henüz gelişimini tamamlamamış oluyor.
bu yüzden yüksek bir kendini beğendirme isteği, düşük karar verme yeteneğiyle birleşerek ergenlik denilen illeti ortaya çıkarıyor. kendini beğendirmek makul olanın çok üstünde önemli oluyor. oluşan sonuç ise çok korkunç (bkz: liseli)
(bkz: hıaa bilim çok güzel lan)
öğrenildiğinde ufku iki katına çıkaran şeyler
-
bu balinanın çok farklı ve hüzünlü bir hikayesinin olması.
dünyanın en yalnız canlısı..
1992'den beri takip edilen ve 2004'te new york times tarafından makalesi yayımlanan yalnız balina..
diğer balinaların aksine ne bir arkadaşı, ne de bir ailesi var. hiç bir gruba veya çeteye dahil değil. hiç bir zaman sevgilisi ya da eşi olmamış, olmayacak..
aslında o da diğer balinalar gibi, şarkısını 2'li veya 6'lı çağrılar halinde söylüyor, her bir çağrısı yaklaşık 6 saniye sürüyor, ama onun bir farkı var..
diğer balinalar 12-25 hertz frekanslarında haberleşirken, yalnız balina şarkılarını 52hz'de söylüyor.. bu yüzden hiç bir diğer balina onu duyamıyor, iletişim kurmak için söylediği bütün şarkılar cevapsız kalıyor, her yakarışı boşlukta kayboluyor.
yalnız söylediği her şarkıyla biraz daha depresyona giriyor, biraz daha sinirleniyor, biraz daha umutsuzlaşıyor. söylediği şarkılar gittikçe daha derinlerde kayboluyor...
edit: linler yenilendi. sevgili suserlerin destekleri ile yalnız balinanın wikipedia sayfası türkçe ve ingilizce oluşturulmuştur. ingilizce sayfasında yalnız balinanın 52 herz'lik sesini de dinlemek mümkündür.
hatta sözlükte benden önce keşfedip başlığını açan dostlar da olmuş (bkz: 52 hertz)
kendinizi yapayalnız hissettiğiniz anlarda hatırlamanız dileklerimle...
kevin garnett dwight howard kavgası
-
(bkz: kavga hatalı ribaunddan)
nba vs euroleague
-
nba alley-oop, euroleague turnike basket.
nba zenci, euroleague beyaz.
nba drive etmek, euroleague stop jump shot.
nba basket geçerli bir de faul, euroleague faul, basket geçerli değil.
nba buzzer beater, euroleague faul.
nba defence defence defence, euroleague ıslık.
nba smaç, euroleague perdeleme.
nba eğlenilecek kız, euroleague evlenilecek kız.
nba kobe bryant, euroleague juan carlos navarro
16 mayıs 2015 gs gençlerbirliği maçındaki şike
-
herkes kulak vermeli. çünkü şike konusunda uzmanlar konuşuyor bu iddiayı.
kadın futbolcuyu taciz eden teknik direktör
-
taciz etmek mi?
yahu adam bayan futbol takımı teknik direktörü. futbolcuya çarpmamak adına ecel terleri döküyor orada, hakem de gelip taciz etti diye sahadan atıyor.
hakem olan kadını tebrik ederim, süper kezbanlık göstermiş. melis sen misin kız?
atınç nukan'ın mükemmel fiziği
-
(bkz: havalar da ılıdı)
kobe bryant
-
hakan şükür'ün anlattığı bir hikaye vardı: uğur tütüneker'in jübile maçından önce fatih terim kadroyu yaparken uğur'a "kaç dakika oynarsın?" diye sorup "valla bir 45 dakika oynarım hocam" cevabını alınca "oğlum 45 oynayacaktıysan bırakmasaydın?" demiş...
son maçta 60 sayı atıp basketbol bırakılır mı lan allahsız!
galatasaray'ın 7 haftalık maç fikstürü
-
kendi verdiği puanları toplamayı bilmeyen tinercileri göz önüne sermiş fikstür.
hiç boşuna düzeltme kardeşim screenshot aldım.
az için şu mereti.
24 kasım 2019 lecce cagliari maçı
-
bunun ile ilgili istanbulda bir zirve yapılsa güzel olur. düşünsene onlarca kişi toplanmış lecce cagliari maçı izliyor. tezahürat yapıyor. istanbul bile böyle bir rönesans tablosu görmemiştir.
dick advocaat
-
kendisi çok iyi teknik direktördür. ne yaptığını bilen ve sözünü sakınmayan birisi.
son ropörtajında fenerbahçe ve türk futbolu hakkında şunları söylemiş.
--- spoiler ---
fenerbahçe günlerini değerlendiren advocaat, "fenerbahçe kariyerimde oyuncuların çoğu beni sevmezdi. bazı kalitesizlikleri yüzlerine söylüyordum. bu taraftara bu mücadele yakışmıyordu çünkü. yönetimle problemler oldu. kalsaydım takımda tahmin edilmeyecek değişiklikler olacaktı." dedi.
özellikle bu sözleri tam futbolun özeti:
advocaat, "türk futbolunda oyunculara aşırı romantiklik ve duygusallık yüklenmiş, kalitesizlik gizlenmiş. gerçekler sezon sonu acı tecrübe oluyor. bu paraların döndüğü alanda oyuncuların başarısız olması salaklıktır" ifadelerini kullandı.
--- spoiler ---
https://www.haberler.com/…nerbahce-13167314-haberi/
hollanda'da yapılan market alışveriş fişi
-
amk hayatı! hollanda'nın asgari ücretine bak , yapılan alışverişe bak, adam 53 euro'ya dünyaları almış amk.
içimizdeki irlandalılar için, bilal'e anlatır gibi anlatıyorum. ulan dinleyin develer!
aşağıdaki liste türkiye'deki ürünlerin veya muadillerinin fiyat karşılaştırılmasıdır.
300g sinitzel=6,95 tl
hamburger köftesi 440 gr=20,25 tl
tavuklu pilav= 20 tl - nasi pilavını ülkemizde satanı bulamadığım için yöresel pilavımız baz alınmıştır.
dana kıyma 300gr=14,4 tl
balık 300 gr=27 tl
dr.oetker pizza 340gr 2 adet=27 ,80tl
jambon 200gr=15,90 tl
kinder-bueno 3'lü=17,85 tl
6'lı yumurta=5,25
dilim kaşar 500gr=28,50 tl
çilek 1000gr=12,90 tl
bira 12 adet=144 tl
votka mix 1 adet=27 tl - jack daniels cola viski bulamadığım için, votka mix eklenmiştir.
meyve suyu=5,75 tl
hazır pişmiş çorba=4 tl
tam buğday ekmeği= 3,50 tl
4'lü hamburger ekmeği=11,75
salatalık 1kg= 4tl
toplam= 396,80 tl' dir.
türkiye'de 2.324 tl maaş alan asgari ücretli çalışanımız, toplam 18 kalemgörsel
yaptığı alışverişte görsel,cebinden çıkan para miktarıdır!
maaşını % 17 sini tek sefer de harcamıştır.
hollanda vatandaşı ise 1635 euro 'luk asgari görsel ücretinin % 3'ünü harcayarak bu alışverişi gerçekleştirmiştir.
edit: imla
edit 2: hollanda asgari net ücreti 1520 euro’muş
yapılan alışverişin % 3,4 tekabül etmekte
3 ekim 2023 manchester united galatasaray maçı
-
kaan'a çektiği şut için kızmak futbol cehaletidir. tüm takım neredeyse 18 içinde kalmış ve kaptırılacak top kontraya sebep olur. böyle pozisyonlarda atak sonlardırma tercih edilir ve bu yüzden de gol olursa süper gol olsun, olmazsa da dışarı çıksın vurusu tercih edilir. buna altyapı eğitimi deniyor.