• ondokuzuncu yüzyıl sonlarında yaşamış büyük bir ressam, hollanda'nın dronryp kentinde doğmuş olsa da, ve antwerp'deki sanat akademisi'nde louis de taeye ve baron henri leys'den resim eğitimi almış olsa da, ve son olarak 1865'de brüksel'e taşınıp neredeyse on yıl orada kaldıktan sonra ancak 1873'de artık otuz yedi yaşında iken ingiltere topraklarına ayak basmış olsa da, yine de sanat tarihlerine göre bir ingilizdir. victoria döneminin en başarılı ressamı olarak tanıtılır bize. gerçekten de daha yaşarken ingilizler ona sahiplenirler ve sanatçı 79 yaşında kralice victoria tarafından sir ünvanıyla onurlandırılır
  • ask no more tablosunu goruldugunde kimdir bunu yapan denilesi 19 yuzyil sonlarinda yasamis hollanda dogumlu ressam, victoria doneminin en basarili ressami olarak taninir daha yasarken ingilizler tarafindan sahiplenir ve 79 yasinda kralice victoria tarafından sir ünvani verilir. siradan misir, yunan ve roma yasantilari resmetmistir, hayranlik uyandiran bir uyum ve ayrintiya duskunluk vardir resimlerinde*
  • viktorya dönemi içinde ünlü olmuş, dönem bitiminde ise unutulmuş, 50 lilerde yeniden keşfedilmiş ressamdır. şövalyelik unvanı da aldığı yıllarda çok rahbet gören bir sanatçıdır ve tabloları çok pahalıya satılmıştır. öyle ki servetinin tümünü resimden kazanan yegane ressamlardandır. dönem sonunda ise adeta 10 paralık olmasıyla kariyeri sonuçlanmıştır. yani hayattayken hem tavan hem de taban yapmıştır. 50 lilerde viktorya dönemine tekrar bir hayranlık doğması ile tadema tabloları tekrar günışığına çıkmış ve astronomik rakamlarla alıcılar bulmuştur. mermer konusunda en önemli ustadır denebilir. resimlerine en sık yapılan yorumlarından biri çok detaycı ve çok süslemeci olmasıdır. fakat tadema "bunları yaparken o kadar çok zevk alıyorum ki bakan insanın haz almayacağını tasavvur edemiyorum" demiştir cevap olarak. yani kendisi pek hedonist bir amcadır.
  • steinway'de bu ünlü ressam adina alma tadema re-creation diye bir seri cikarmis ve $675,000 fiyat biçmiştir..

    http://www.steinway.com/…ection/zoom/almatadema.jpg

    (bkz: eyvah)
  • resimlerindeki detaylar gerçekten hayranlık vericidir. mermerlerin olduğu resimlere bakarken beyniniz sırayla fotoğraf-resim diye algılıyor. the triumph of titus ismini verdiği çalışmasını örnek gösterebilirim.
  • antik uygarlık düşkünüymüş rahmetli. mısır, yunan, roma günlük yaşantısını resmedip durmuş. eserlerdeki detaylar bi hayli fazla olduğu için çokça araştırma da yapmış olduğunu tahmin ediyorum. yani adam ressamlık yanında aynı zamanda bi tarihçi.

    sadece taş işlerinden (yani heykeldir, frizdir) veya iki boyutlu resimlerden (fresktir, papirüstür) aşina olduğumuz antik figürleri, böyle realist resimlerde kanlı canlı görünce ayrı bi mutlu oluyorum.
  • antik çağda yaşadığını varsaymakla zaman makinesi olduğundan şüphelenmek arasında gelgitler yaşadığım ondokuzuncu yüzyıl ressamı. bu kadar kusursuzunu yaratabilmesine akıl gücümü yetiremediğim insanlardan bir diğeridir kendisi. yazılanlara göre resme başlamasında esas etken 15 yaşındayken verem teşhisi nedeniyle biçilen az ömürmüş. sonuçsa, kraliçe victoria tarafından sir ünvanıyla onurlandırılıp 76 yıl süren sanat dolu bir yaşam. hayatta neyin ne getireceği öngörülemez olabiliyor da bu kadarına hallelujah.
  • en sevdiğim tablosu bahar çiçekleri isimli eseridir. her tablosu büyük bir kompozisyondur ve gerçekliği içinde kaybolursunuz. çılgınca her birine sahip olmak istersiniz.

    the roses of heliogabalu tablosu ve açıklaması hayli ilginçtir.
  • 1836-1912 hollanda’lı ressam. 1870 yılında ingiltere’ye yerleşmiş, ingiltere vatandaşı olmuş.

    antik yunan, roma ve mısır’ı anlattığı tabloları var. bizim hep harabeler olarak gördüğümüz mimari unsurları bu tablolarda yeni halleriyle resmetmiş. canlı renkler, parlak mermerler, çiçekler benim çok hoşuma gidiyor. bu açıdan tabloları gerçekten etkileyicidir. uzun yıllar boyunca victırya dönemi ingilteresinin en çok kazanan ressamlarından biri olmuş. tiyatro dekorları hatta ahşap ev eşyaları tasarlayıp inal etmiş.

    fakat tabitablolarının etkileyiciliği benim gibi resimden hiç anlamayanlar için geçerlidir belki de. ingiliz akademisinin bir üyesi olsa da ağır eleştiriler almış. john ruskin mesela tademo’nun tabloları için ancak bir burbon kutusu kadar değerlidir demiş. fakat yine bu tablolar zamanının en çok rağbet gören ve en yüksek ücretlere satılan tablolarından olmuşlar. modern zamanlarda ise hollywood çok ilham almış kendisinden. ridley scott’un gladyatör filminde, ben hur’da ve daha pek çok yapımda tademo’nun eserleri en önemli esin kaynağı olmuş.

    son olarak nasıl ressam olduğu hakkında wikipedia’da şöyle diyor; ressamımız 15 yaşında verem olur. doktorlar ölecek bu çocuk derler. aile avukat olmasını istiyordur ama bu sebeple rahat bırakırlar. o da eğlenmek için resim yapar ve bu arada iyileşir.
hesabın var mı? giriş yap