• kendisi sosyalisttir. dun kutuphanede gezinirken marx'in bir biyografisine rastladim; uzerindeki isim onun ismiydi. hadi len dedim kendi kendime, tonnies nere, marx nere.
    sonra kitaptan ogrendim ki tonnies sadece sosyalist degil, mehring'in ve luxembourg-liebknecht fraksiyonuna yakinmis: (bkz: donek kaustsky), (bkz: eduard bernstein)
    ya yillarca beynimizi sikildi gemeinschaft-gesellschaft zimbirtisiyla...
  • gemeinschaft ve gesellschaft teorisiyle sosyolojiye psikoloji de katmış bir zatı muhteremdir. organik istençlerin (doğal birlikte kalma güdüsü) insanları birarada tuttuğunu, bunun da cemaati yarattığını, kâr gütme, kazanç sağlama gibi ayakta kalmaya yönelik reflektif hareketlerin de yapay ve çözülmeye mahkum toplumu oluşturduğunu bize anlatır.
    isminin telaffuzundan daha önemli fikirleri vardır ve gemeinschaft ve gesellschaft öğrenilmeden üniversiteye hazırlanıyorsa gençler, onlar değil gesellschafttır bahtsız olan.
  • ferdinand tönnies diye de geçen sosyopat.
    bir arkadaşım t harfini j diyo okuyup, hocaya "kim bu coniz" diye sormuştu. arasıra aklıma gelir gülerim, tip tip bakar yolda yürüyenler..
  • şehir sosyolojisi kapsamında mutlaka adı geçen bir sosyologtur. şehir sosyolojisi içinde gemeinschaft (cemaat) ve gesellschaft (cemiyet) kavramları mutlaka geçer ve bunun üzerinden açıklanır. derste anlatılanlar kadarıyla;

    gemeinschaft (cemaat) dediğimiz:
    * daha çok kırsal kesimlerde görülür
    * ortaklaşa hareket etme içgüdüsü yüksektir. (birlikte çalışalım, haydi toprağı birlikte eşeleyelim gibi, plaza çalışanlarının happy hour olayıyla alakası yok)
    * ortak bir dilleri, gelenek ve görenekleri vardır.
    *aidiyetlik duygusu yüksektir, bunun için dışarda kalan herkesi birer tehdit gibi görmektedirler. (hiç kırsallığın misafirverliğinden bahsetmeyin)
    *birlikte barış içinde yaşarlar. ( burası hep bana komik gelmiştir)
    *din önemli bir role sahiptir. (ferdinan bunu bir bakımdan pozitif olarak ele almışsa da kilisenin cemaat üzerindeki etkisini görünce negatif bir yanı da var demiştir.)
    * arkadaşlık, akrabalık, komşuluk ve memleketlim muhabbeti çokçana görülür.
    *bir de aile içindeki otorite bildiğimiz gibidir.*

    gesellschaft (cemiyet) ise:
    * şehir hayatında görülür
    *bireycilik ve bencillik ön plandadır.
    *mantıksallık ön plana çıkar( aynı simmel'in bahsettiği gibi aslında)
    *birbirinden farklı kurumlar vardır. ayrılmıştır.
    *akrabalık vs müessesinden daha çok bireysellik vardır. vay benim memleketlim önemli değildir pek.
    *bu düzen içinde kanunlar vardır bir arada yaşamayı kolaylaştıran. bunu da pozitif bir katkı olarak ele almıştır.
    *daha çok etnik topluluklar vardır. burada bireyin nerede doğduğundan daha çok nasıl bir şekilde bir araya gelip, ortak paydada buluştuğunu vurgulamak istemiştir.
  • üniversiteye hazirlanan bahtsiz gençlerin zihinlerinde yer etmi$ sosyolog , cemaat ve cemiyet kavramlari ile toplumun bireyleri arasindaki ili$kileri açiklamaya çali$maktadir kendisi , lakin cemaat dendi mi benim aklima her seferinde cemaat-ül müslimin demek gelirdi , neden acaba?
  • alman sosyolog (d. 26 temmuz 1855 - ö. 9 nisan 1936).

    sosyolojiye en önemli katkısı gemeinschaft (cemaat) ve gesellschaft (cemiyet) kavramları aracılığıyla toplumsal organizasyonu açıklama yoluyla olmuştur.
    tönnies’e göre başkalarını nasıl tanıdığımız sosyolojik ilgiyi hak eden bir sorundur.
    bununla ilgili olarak beş aşamalı bir açıklama modeli sunar. devamında toplumsal ilişkinin en basit tipinden hareketle (takas ya da mübadele) toplumsal ilişkilerin modus operendisini çözümlemeye çalışır.
    daha sonra toplumsal ilişkilerin temellerine ilişkin bir açıklama yapma ihtiyacı hasıl olur ve toplumsal antitelerden başlayarak insan iradesi, cemaat – cemiyet kavramları üzerine eğilir.
    son olarak toplumsal sistemleri inceleyerek tarihe geçer.

    vasattır. ancak yazıldığı tarih göz önüne alındığında yine takdir edilebilir.
    peki simmel’le karşılaştırıldığında etki gücü nedir, diye karşılaştırmalı bir soru soracak olursak simmel’in dehasını tekrar takdir etmek durumunda kalırız.
    kuşkusuz tönnies bir sosyologtur ancak simmel’le karşılaştırıldığında iyi bir sosyoloji talebesi mertebesini geçememektedir.
  • alman sosyolog. toplumcu bakış açısına sahiptir. toplumu hastalıklardan korumanın önemini vurgular.
  • sosyolog.

    cemaat ve cemiyet kavramlarına önem veren tönnies'e göre cemaat; duygusal bağların kuvvetli olduğu topluluğu ifade eder.

    ona göre, toplumlar cemaatten cemiyete doğru evriliyor.
  • 3 ustteki yazar arkadasa ekleme yapmadan gecmeyelim. toplumlar cemaatten cemiyete evrilmetedir, fakat cemaate tekrar evrilecektir. ama bunu lineer bir evrim gibi dusunmemek gerekir. cemaatin toplumsal etkileri tekrar agirligini artiracak, sebep de degisimin toplumda devam etmesidir. zaten her toplumsal yapinin icinde cemaat\cemiyet uzerinden degerlendirelebilecek kutuplar her zaman mevcut durumdadir.
  • türkçeye çevrilmiş sosyoloji kaynak kitaplarının hemen hepsinde hakkında ya hiç bilgi verilmeyen ya da çok az bilgi verilen alman sosyolog.

    literatürde bu kadar az anılmasının sebebi nedir bilinmez.
hesabın var mı? giriş yap