• genelde viski tadımında kullanılan, türkiye'de denk gelemediğim, yapısıyla viskinin kokusunu içinde hapseden bir viski bardağı. alternatifi olarak ufak konyak bardakları kullanabileceği gibi tumbler adı verilen düz ve tabanı kalın bardaklarla içilen viskiden tam bir performans alınamadığı da su götürmez bir gerçektir.

    bir örneğini için: http://upload.wikimedia.org/…cairn_whisky_glass.jpg
  • camı oldukça ince olup dikkat edilmezse rahatça kırılabilecek viski bardağı. tabanındaki kalınlık sayesinde bardağı tutarken vücut ısınızla viskiyi kolay kolay ısıtmazsınız tabi daha yukarıdan tutulmaz ise. alt-orta kesimdeki genişlik sayesinde daha fazla buharlaşan viskiden yoğun koku elde edilip dar ağız sayesinde yudumlarken viskinin aroması rahatça hissedilebilecektir.
  • crate and barrel magazasında hem tadım hem de normal içim modelleri bulunan nefis bardaktır. yıllardır arayan fakat bulamayanlara müjde.
  • yaptığı kampanyayla çiftini 12 dolara satarak gönül telini titretmiş bardakçı.
  • övgülerini duyduktan sonra bir çift kristalinden edindiğim viski bardağı/kadehi. peki standart viski bardağıyla bunun arasında içimde fark yaratıyor mu; yıllarca içtiğim malt viskileri heba etmişim dedirtmiyor ama yine de farkını koyuyor ortaya. tipi biraz angut oluyor bunların ama koku hapsi nefis.
  • viski içiminde boyut değiştiriyorsunuz.
    samimi söylüyorum.

    meğer ağzı geniş bardakta viski içilmezmiş.
    bununla içince anlıyorsunuz.
    viskinin tadı ve kokusunu öyle güzel hapsediyor ki yudumlama esnasında hem tat hem koku duyularının eş zamanlı olarak işin içine giriyor.

    bence bir deneyin.
    ben deneyimli bir içici olmadığım halde fark yarattı diyebilirim.
  • crate & barrel da 39 tl ye satilan raymond davidson dizaynı malt viski bardağı... aida çay bardağının altına tutacak camdan ekmemiş amcam hepsi bu....
  • crate and barrel dışında nerelerden satın alabilirz ?
  • resmi ve lisanslı iskoç viski bardağı. hikayesi şöyle;

    glencairn kurucusu raymond davidson ve oğulları.

    davidson kendi ağzından o günleri şöyle anlatıyor:

    “hayatım boyunca çok sıkı bir viski içicisi oldum. bir bara gidiyor ve ne içeceğimi bilerek sipariş veriyordum. iskoçya’daysam, viskimi zaten sek getirdikleri için tek uyarım onu bir şarap kadehine koymalarıydı. düşünsenize, iskoçya’da bir iskoç viskisi içiyorum ve sipariş ederken bir şarap kadehi rica ediyorum! diğer kadehler, almak istediğim kokuları havaya uçuruyordu. o anlardan bir tanesinde durdum ve düşündüm. bu işi yapan yoktu, ben yapmalıydım. hem kendi özel zevkimi tatmin edebilir hem de ticari bir başarı kazanabilirdim.”

    bu güzel hayal, on yıl boyunca raymond’un kafasında sadece hayal olarak kaldı. 2000’li yılların başına gelindiği o günlerde ise, iskoçya dışındaki dünyada müthiş bir ivmeyle artan viski popülaritesini görüyor ve kendi firmalarının bu yeniliğe ayak uyduracak ve hatta bir boşluğu doldurabilecek tasarıma sahip bir ürün üretip üretemeyeceği konusunda bu sefer çok ciddi kafa yoruyordu.

    viski üzerine bir inovasyon, insanın kendi başına çok da kolayca yapabileceği bir şey değil. hemen her girişimde olduğu gibi fikir almalı, işi bilenlerden eleştiri ve önerilere sahip olmalısınız.

    raymond da bu kurala uyuyor ve iskoçya’nın beş çok önemli damıtım evinin tüm baş damıtımcıları ile özel görüşmeler ayarlıyordu.

    aslında viskiye yeni yeni başlamış ve biraz farklı tadım yapmış, işin kültürüne merak sarmış herkes glencairn kadehini duymuştur ve neredeyse birçoğu da “esas viski kadehi işte budur” demektedir.

    bununla beraber yüzlerce yıllık tarihi olan bu içkinin “esas kadehi” olarak anlamlandırılan bu tasarım, çok eski değil, sadece 15 yıllık bir geçmişe sahip.
hesabın var mı? giriş yap