• önce nogay, sonra türkiye türkçesiyle sözleri:

    ayamaysın özündü ayamaysın
    yaşavdan arıdım dep yılamaysın
    ömür boyu kaygılarman küresip
    ak şaşındı karaga boyamaysın

    tınşaymaysın bir mezge tınşaymaysın
    yaşavdan arıdım dep kıylanmaysın
    yalgızlıkban yalanlıkga boysunmay
    yılıvumdu bermege kızkanmaysın

    ayamaysın özündü ayamaysın
    algasap arka aldınga ay karamaysın
    bizim üşün kaygılarman küresip
    yıluvumdu bermege kızkanmaysın

    ***

    acımazsın, kendine acımazsın
    hayattan bıktım deyip ağlamazsın
    ömür boyu kaygılarla güreşip
    ak saçını karaya boyamazsın.

    dinlemezsin, bir an bile dinlemezsin
    hayattan bıktım deyip zorluk çekmezsin.
    yalnızlıkla yalanlara boyun eğmeden
    sıcaklığını vermeyi kıskanmazsın (esirgemezsin).

    acımazsın, kendine acımazsın
    önündeki arkandaki aya bile bakmazsın
    bizim için kaygılarla güreşip
    sıcaklığını vermeyi kıskanmazsın (esirgemezsin).
  • ilk kez üç gün önce dinlediğim, o andan beridir de dinlemeyi bırakamadığım aşmış nogay türküsü.

    insanlardan uzak, tamamen doğayla iç içe bir yerde olup da arslanbek sultanbekov'un sesinden dinleyince insanı nirvana'ya ulaştırabilme ihtimali olabilen bir türkü.
  • https://www.youtube.com/watch?v=hychuxexpwq

    bu tarz şarkıları çok sefer dinleyince bir garip oluyorum ben yahu,

    özündü ayamaysın kadar olmasa da aynısı ismini bilmediğim bu şarkıda da oluyor

    sözleri anlamıyorsun, ama türkçe olduğunu da hissediyorsun. bu çok enteresan gerçekten.

    ilk cümlemdeki garipliği açayım biraz daha, öncelikle bize ait olmasına rağmen %99,9'umuz bilmiyor bu kültürü. bu şarkılarda yorgun, kırgın bir milletin sesini duyuyorum sanki, üvey evlat gibiler gerçekten de şu anda yaşadıkları hayatlara bakınca. artık göç ettiğimiz 1000 yıldan fazla zaman oldu ve hiçbir şeyimiz benzemiyor, bazılarımızın tipi hafif andırıyor, kullandığımız dil de aynı şekilde. şimdi kimin söylediğini hatırlayamadığım ve cümlenin kendisini de hatırlayamadığım bir cümle vardı duyduğumda beni üzen: anadolu'daki türkler'in orta asya'dan atlarla ayrılan ve kendilerini unutan akrabaları olduğu şeklinde bir serzeniş barındıran bir cümleydi. başka bilen varsa yeşillendirirse editlerim.

    bir de kırgızistan devlet başkanı atambayev rte'nin başbakan olduğu dönemde türkiye'ye gelmişti ve tbmm'de baya güzel bir konuşma yapmıştı. türkiye'yi kuran atalarımız kırgızistan'dan gelmişlerdi unutmayınız falan demişti, türkçe'yi iyi konuşuyordu. tayyip abi bize çok yardım ediyor falan gibi laflar bile etmişti :). gerçi o pezevenk sonra rusya ile çıkan krizde türkiye'yi itin götüne de sokmuştu galiba.
  • doğumdan ölüme kadar tüm birikmişlikleri, hasreti, özlemi, geçmiş zamanı, acıyı her şeyi barındıran şarkı.

    edit: ne şarkısı ağıt ağıt.
hesabın var mı? giriş yap