• süper olay. bi kere kira ödüyosan yaşayamıyon sen ocak dışısın. ödemiyosan haftada iki gece içiyon, bim'den besleniyon. özellikle 1.25 litrelik kolanın hastasısın. fatura matura öderken bitiyo zaten.
  • ev arkadaşı ile yaşamaktır. çünkü tek başına eve çıkmanın maliyeti minimum aylık 1000liradır. ev arkadaşları ile bu miktar 350-400'e kadar çekilebilmekte. geriye kalan 1100 tl de tek başına yaşamak için yeterlidir. tabiki nişantaşında oturup etilerde yemek yiyip kahveni de bebekte içemezsin ama avcılarda/beylikdüzünde oturup beşiktaşta taksimde takılabilirsin.
  • eviniz kendinizin değilse imkansızdır. kadın ya da erkek evli olursanız ve eşler çalışıyorsa olur ama tek başına imkansız. allah herkesin yardımcısı olsun. insanları bu şartlar ile bu hayatlarda yaşamaya mahkum edenlerinde bu sisteminde belasını versin.
  • 1500 tl maaşlı bir işte çalışıyorsanız, %99 yol parası alıyorsunuzdur. o parayı da mavi akbile yatırıp, 21.yy'da 1970'lerin memur hayatına ilk adımı atarsınız.

    tek başına yaşayacaksanız, şehrin uzağında, otobüs durağına veya tren istasyonuna minimum 10-15 dakika yürüyerek ulaşabileceğiniz yerlerde, arakat, 1+1 ev bakarsınız. anadolu yakasında bu bostancının güneyi, avrupa yakasında da bakırköy'ün kuzeyine tekabül eder.

    600 liraya kiralık bir ev buldunuz varsayalım.
    elektrik+su+internet+telefon faturaları minimum 150 lira tutacaktır.
    doğal gaz bağlıysa, yazın 30, kışın da (ekimden-nisana kadar) 150 lira fatura gelir. gündüzleri evde olmadığınız ve sadece 3-4 petekli bir evden bahsediyoruz.

    sadece ev ve faturalar maaşın yarısını götürdü.

    peki ya mutfak alışverişi?
    işte burası evdeki hesabın çarşıya uymadığı yer. sabah ofise giderken pastaneden simit, büfeden gazete alıp bir de starbucksa filan uğruyorsanız, kusura bakmayın ama günlük gideriniz fatura ve kiradan daha çok belinizi büker. işte bu yüzden sizi 1970'lerden daha geriye 1950'lere götürmemiz gerekiyor.
    1950'lerin en önemli buluşu neydi?
    tabi ki sefer tası.
    inanmayacaksınız ama tek kişinin pazar alışverişi bile minimum 50 liradır. 50 lira bile az gelir hatta.
    bunun eti var, sütü var, temizlik malzemeleri var. giyim kuşamı var.
    farkındaysanız hâlâ temel ihtiyaçlardan bahsediyoruz.
    spor yapmak, tiyatroya gitmek, kitap satın almak gibi kişisel şeylere girmiyorum.
    gerçi sahil şeridine yakın bir yerde oturuyorsanız spor yapabilme fırsatınızı arttırmış olursunuz ama bu çok da konumuzla alakalı değil.

    bir de tahmin etmediğiniz halde ortaya çıkan masraflar için de kenarda birikmişinizin olması lazım. bu beklenmedik masraflar bozulan su borusu veya ağır hasta olduğunuz için eve gelen iğneci olabilir.

    bu durumda ev arkadaşı ile yaşamak daha az maliyetli olduğundan daha avantajlıdır.
    öte yandan bu parayla ev geçindiren, çocuk yetiştiren insanlar var.
  • bir ev arkadaşı üstelik fulya'da oturarak kardeşimin gerçekleştirdiği eylem. yol parası vermiyor. 500 adam başı kira 100 fatura. 400 de hafatsonu gece gezmeleri. kalan 500le de doyur karnını artık.
  • ekşi sözlük yazarlarına ütopik gelen eylem. sanki hepiniz sabancı holding yönetim kurulu başkanısınız ve sait halim paşa yalısında oturuyorsunuz ibneler.
  • oha lan onunla da geçinemiyosanız daha ne diyim. ben asgari ücretle geçinenleri tanımıyorum. harbi tanımıyorum lan. kim onlar amk.
  • eşinin 10000 tl alması durumunda sorun olmayan durumdur.
  • (bkz: boğaz tokluğuna yaşamak)
  • ev-iş gidiş-dönüş sollamak yasak..
hesabın var mı? giriş yap