• gebze yakinlarinda , feribot iskelesi ve antik restorani bulunan belde.
  • (bkz: topçular)
  • yatagan ilcesi yakinlarinda bir kasaba. ayni zamanda antik yerlesim alanlarindan.
  • herkes tarafindan bilinmemekle birlikte, raki balik denen kutsal birlikteligin en bir guzel kutlandigi yerlerden biridir; sirin, minik ve sakin bir kasabadir.

    (bkz: baligi hayata dondurmek/@samuel)
  • detayli bilgi su adresten alinabilir (nadir elci yazmis):

    http://tatilkurdu.com/eskihisar.htm
  • suphesiz memleketin en sirin sahil kasabalarindan biri oldugu kacinilmaz bir gercek iken senelerdir gelip giden yonetimlerin bakmamasi sonucu sadece bilenlerin bildigi ile kaldigi bir yerdir. oysa ki, antepli, sahil, denizati, rota, kucuk ev, kaptan kosku ve muhtelif konuslanan cafeler ile aksamustu mehtapta raki icmek, taze balik yemek guzeldir. atabay club denilen, giriste ayrilan muazzam ve nadir guzellikte bir oteli vardir. biz hep oraya kacmak istemisizdir. yazin ay isiginda sinema gunleri yasamak keyifli ve bulunamaz bir hadisedir. yazin herkes orada olurdu eskiden. her pazar kucuk tuplerle "hadi eskihisar'a iniyoruz" derdi buyuklerimiz, bizi bir sevinc alirdi. eski pusku arabasi ve yuzlerce kopegi ile un salan bir pilot amcasi vardi(r) bu sirin kasabanin. ilkokul biterken evden kacip zeytinliklerden sallana sallana gittigimiz yerdir. kucukken mahallemizde yeseren hayta bir abinin dubadan bizi birakip cirpinmamizi saglayan nadide kasabadir.* yazin gelen misafirleri kaleye goturmek guzeldi, guzeldi ama eskidendi. ne oldugunu bilemedigimiz bir sekilde buradan da koptuk, burada kurtarilmis bolge olmaktan cikti. guzel insanlarla dolu kalabaliklar yerini ne idugu belirsizlere birakti. bir muamma, bir kesmekes ile sabit halktan otesi kacti, gitti. su da var ki, kucuk karadeniz ilcelerinde gorulen ve benim bayildigim cay bahcesinde dugun olaylari eski yazlarda burada da vardi. ama o gelenek de azaldi. simdi ara ara gittigimde bazen o gelenegi yasatmaya calisan ciftler oluyor, gozum doluyor, cocuklugumdaki dugun gunlerine gidiyorum, bir limonata icin cirpinislar belleklere geliyor. memleketin her sirin kasabasinda basgosteren hazin sonuc burada da kendini gosteriyor. nitekim, en guzel yerlerden biri daha heba oldu. tum anilar cope gitti. ama tum bunlara ragmen, gidenlerin eskiyi bulamayacak olmasi kacinilmaz bir gercek gibi onumuzde dursa da; yine de bir aksamustu gecirilesi, bir dost meclisi kurulasi bir balikci koyudur...
  • güzel kalesi ile gebze'nin yıllarca tatil beldesi olmuş ancak gebze'nin de artık gereksiz kalabalk bir köy olması nedeni ile bu pis gelişmeden nasibini almış ve de rezil bir hale bürünmüş sahil kasabası.
  • deniz ile yesilligin, balik ile dizelerin, dostluk ile guzelligin hic ayrilmadigi; muhabbet ile raki mezesinin kol kola verdigi balikci koyudur.

    en sevdigin dostun ile gideceksin. once kayik kiralayip ilerleyeceksin, ufaktan demirini salacaksin. sonra iki bira acacaksin yapilmamis en guzel muhabbetleri cevireceksin. biraz eski gunler, biraz uzak ara hayaller... gunes alninin ortasindan vuracak ama sen bundan hoslanacaksin. hafif ruzgar cikacak dogru karaya gitmek isteyeceksin. oradaki sakallari dizlerine yaklasmis sarapci ve balikci amcadan "en guzel dizeler esliginde" biraz balik alip bir de mangal kiralayacaksin. eski degil eskimeyen kalenin orada yapacaksin mangalini. bitecek sonra... bir guzel yiyeceksin muhabbeti yine girlayarak... sonra guzel insanlari selamlayacaksin ve alacakaranlikta ayrilacaksin buradan...
  • zaman zaman yoğun trafiğe tanıklık eden kasaba / belde.

    kayıtlara geçmesi için belirtiyorum.

    22.05.2006 sabah saat 3 sularında feribot bekleyen bir grup kişi kemençe eşliğinde horon tepiyordu.

    (bkz: bu entry gerçek olaylara dayanmaktadır)
  • (bkz: osman hamdi)
hesabın var mı? giriş yap