kanla irfanla kurduk biz bu cumhuriyeti
-
balkonlardan hançere yırtarak yeni türkiye, kemalist cumhuriyet'in sonu falan diye gezinen nato mücahidlerine hatırlatmak istediğim bazı acı gerçekler içeren "harbiye marşı" mısrası...
bak ak kardeş. sana bir sır vereyim;
sosyal ve fizik gerçekler aslında o kadar da birbirlerinden ayrı ele alınamıyor. mesela herbert spencer diye bir dış, farabi diye de bir iç mihrak var... onların "sosyal organizma" ve doğa kanunlarının sosyolojide de geçerli olduğu yönündeki görüşlerine bir kulak ver istersen... yok "çok okuyan arkadaşlar şimdi sefilleri oynuyor" diyeceksen son 100 yılın devrimlerini basından izlediğin kadar bir düşün...
mesela eğer gerçekten bir devrim yapıyor, bir rejim yıkıyorsan bir "bedel" ödeyeceksin. bu ödediğin bedel, en az bir önceki devletin veya rejimin kurulduğu sırada ödenen bedel kadar olacak.
aynen, bir kimyasal bağın yıkılması için gereken enerjinin en az bu bağın oluşturulması sırasında harcanan kadar olması gibi...
e şimdi ben bakıyorum bakıyorum, kendimi check edüb yine bakıyorum ne bir irfan emaresi var ne de tayyibani'lerin döktüğü tek bir damla kan! bir medeniyet tasviri yok, alternatif bir oluşun izleri yok, sokaklar yok, kendini feda yok! bol miktarda avanta, yağcılık, günü kurtarma ve boyalı basın var...
cumhurbaşkanlığı balkon konuşması sırasında 12 yıl yönettiği devlete hakaretler yağdıran şahıs, yıkıp yenisini kurmak istediği devleti ve ideolojiyi bir türlü telaffuz edemedi gerçi ama eğer bu devlet kırgız devleti ise belki başarabilir.
eğer muhatabı türkiye cumhuriyeti ise bu işi becerebilecek olanların kendisi ve ekibi olmayacağına mevcut şartlar altında emin olabilir. o noktada ben tatmin oldum... -
meali;
"yevmiye karşılığı miting miting dolaşan kitlelerle insanları fakirlik ve işsizlik sopasıyla döve döve seçim de kazanılır, balkonlara da tırmanılır, meydan meydan gezilip 5 vakit kalıp ta alkışlatılır ama iş ister eski ister yeni bir ülke kurmaya, devrim falan yapmaya gelirse rezil rüsva olmuş bir kifayetsiz muhteris olarak tarihin neşeli sayfalarını boylamak kaçınılmazdır" olan mısra... -
pompalanmış kin ile, uydurulmuş din ile, üçyüz beşyüz bin ile yıllardır yıkmaya çalışıyoruz ama beceremiyoruz diyenleri kudurtan harbiye marşı 'nın bir dizesi.
devrimin devirmek olmadığını hala öğrenemediysek yazık bize. -
harbiye marşında vurgulanan inkar edilemeyecek gercek.
yıldırım kemal ve reşat çiğiltepe örneğinde olduğu üzere sayıları yüzbinleri bulan türk'ün kanı ile kurulan cumhuriyet.
ne hasan tahsin'i unuttuk ne de devrim şehiti kubilayı.
gördesli makbule'nin kanı da yerde konmadı.
gazi paşa'nin liderliğinde sonsuza kadar devam edecek.
unutulmasın ki; türk inkılabı eşsizdir, türk genci devrimlerin ve cumhuriyetin sahibidir. -
-
ulu önderimiz atatürk'ün deyimiyle melhame-i kübra (kan seli ) ile kazanıldı bu vatan.
-
(bkz: harbiye marşı)
şahikalar üstünde meydan okur bu erler
yaklaşacak düşmana mezar olur bu yerler
bağlayamaz bir kuvvet bu kasırga milleti
tarihlere sorun ki bize "ölmez türk" derler. -
harbiye marşı'nın asla aklımızdan çıkarmamamız, her zaman hatırlamamız gereken mısrası
-
'cehennemler kudursa ölmez nigahbanıyız' diye devam eder.
-
(bkz: harbiye marşı)
--- spoiler ---
yıldırımlar yaratan bir ırkın ahfadıyız,
tufanları gösteren, tarihlerin yâdıyız,
kanla, irfanla kurduk biz bu cumhuriyeti,
cehennemler kudursa, ölmez nigâhbanıyız.
yaşa varol harbiye, yıkılmaz satvetinle
göklerden gelen bir ses sana ne diyor, dinle:
türk vatanı üstünde sönmez güneşsin sen,
kartal yuvalarında, hürdür millet seninle.
yüz senedir harbiye bu orduya şan verir,
çıkardığı dehalar semalara yükselir,
baştan başa tarihtir mektebin her zerresi,
sarsılmayan azminle çelik kalalar erir.
şahikalar üstünde meydan okur bu erler,
yaklaşacak düşmana mezar olur bu yerler,
bağlayamaz bir kuvvet bu kasırga milleti,
tarihlere sorun ki bize "ölmez türk" derler.
--- spoiler ---
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap