• şu ana kadar ismi üzerine başlık açılmamış olduğuna şaşırdığım, odtü’nün kurucu rektörü ünvanına sahip derviş.

    çok ama çok ilginç bir kişiliktir aslında. aslında bir maliyeci olan bu 1920 doğumlu bilim adamı 1960'ta türkiye'ye ekonomiyi kurtarması için imf'den getirilmiştir. anlayacağınız kemal derviş'in amerika'dan bir kurtarıcı olarak türkiye'ye çağrılması ilk kez yaşanan bir olay değildir, hatta atilla karaosmanoğlu'ndan sonra 3. kurtarıcıdır kendisi *.

    1956’da imf’de çalışmaya başlayan kurdaş, 1960’da maliye bakanı olarak türkiye’ye dönmüş ve 1960 anayasasını hazırlayan kurucu mecliste görev yapmış. 1961’de ise 8 yıl sürecek olan odtü rektörlüğü görevine atanmış. 1969’da bu görevden ayrıldıktan sonra da çalışma hayatı 25 yıl gibi uzun bir süre daha devam etmiştir.

    bu başlığın açılma nedeni odtü ormanı'nın nasıl gerçekletirildiğinin anlatılmasıdır.
    yıllar önce çömez bir odtü öğrencisi iken okul gazetesi kapsamında bu yüce insan ile bir söyleşi yapma şansına erişmiştim. çok etkilendiğim bu söyleşide en önemli nokta aslında binlerce ağaçtan oluşan odtü ormanının kemal kurdaş'ın eserinin olduğunu öğrenmemdi. söyleşide beni duygulandıran kemal kurdaş'ın rektörlüğü sırasında sabah yurtlarda kalan öğrencilerin kapılarını çalarak onları ağaç dikmek için uyandırdığını söylemesi idi. düşünsenize, sabah rektör yurttaki kapınızı çalıyor, sizi uyandırıyor ve ağaç dikmeye gidiyorsunuz bozkırın ortasında. ankara'dan nefret eden bir eski ankaralı olarak söyleyebilirim ki, kemal kurdaş'ın odtü kapsamında yarattığı bu "orman silsilesi" kentin en önemli can damarlarından biridir. ne mutlu bize böyle heyecanlı bir rektöre sahip olduğumuz için.
  • rivayete göre odtü bozkır iken bir gün iğde kokuları altında yürüyeceğiz şeklinde bir cümle kurup hafiften makaraya alınmış kişidir. haklı çıktığını bütün çocukluğumda gördüm, görmeye devam ediyorum.
  • odtu kültür ve kongre merkezi'nin 850 kişilik kapasiteli en büyük salonuna ismi verilmiş büyük insan. güzel yurdumda bugüne kadar görev almış rektörlerin onda biri kendilerini üniversitelerine onun gibi adasalardı türkiye bugün çok daha güzel bir yerde olurdu.
  • zamanın içişleri bakanına odtü öğrencilerinin abd büyükelçisinin arabasını yakması olayını şiddet eylemi değil de demokratik tepki olarak gördüğünü söylerek, şimdiki mütahit` :müteahhit`- general edalı rektörlere göre hem naiflik hem de pişkinlik açısından fark atmış adam. helal olsun..
  • odtü'nün 50. yılı münasebetiyle, atlas'ın bu ayki sayısında kendisiyle uzun bir röportajı
    ve kendisi hakkında sayfalarca yazı bulabileceğiniz,
    savaş adamı. rektör.

    bu yazı sonucunda benim anladığım ise;
    odtü = kemal kurdaş
  • yarın akşam, yüzme ihtisas kulübü'nde, odtü mezunlarının kurduğu bir vakıf olan eymir kültür vakfı'nın, onuruna bir yemek vereceği yüce kişi. birçok kişinin geleceği yemekte, vakıf başkanının hazırladığı, odtü içinden ve dışından insanların kemal kurdaş'la ilgili anılarının bulunduğu kitap da tanıtılarak satışa sunulacak.
  • değeri çok fazla bilinememiş, kendini odtü'ye ve işçilerden öğrencilere herkesin sorunlarını dinlemeye ve çözmeye adamış, cömert, iyi kalpli, düşünceli, nazik, tatlı ve çok bilgili kişilik. bütün bu özelliklerinin yanında bu kadar geniş bir genel kültüre sahip ve alçakgönüllü bir kişi olması takdire şayandır.
  • 28 mayıs'ta "tbmm'den odtü'ye bilim koşusu"nda kısa bir konuşma yapıp koşucu kitleye 150 m. kadar öncülük etmiş, yaptığı konuşmada, zamanında yurtlardaki öğrencilerin odalarına gidip sabahleyin ağaç dikmeye götürmek üzere uyandırdığını anlatmış, şimdiki odtü'yle (hocalar, öğrenciler, genel anlamda insan tipleri) alakasız bir zamandan bahsetmekte olduğunun belki de farkında olmayan yaşlılığın getirdiği sevimliliği hakkıyla yansıtan "hoca".
  • odtü yasasının sağladığı mali özgürlüğü türk bürokrasisinde görülmemiş bir inisiyatifle kullanarak kampüsü yaratan ekibin başıdır.
    yabancı birinin o dönem yazdığı bir yazıda odtü ormanının oluşturulması işini, tüm orta anadolu'nun eski haline döndürülmesinin başlangıcı olarak gördüğünü okumuştum.
    böylesi bir idealizm "trendy" değil artık..
  • kendisiyle yapılan bir röportajı bu ayki atlas dergisinde bulabileceğiniz eski odtü rektörü. keşk bu yazıyı ural amcam da okusa.
hesabın var mı? giriş yap