• fransa'nin guneyinde, ispanya sinirinda ufak $irin (oyle diolar) bir $ehir.
    ayrica dali'nin dunyanin merkezi dedigi yer. $ehirde dali turistik bir araç haline gelmi$ bile.
  • guney fransanin ufak universite sehirlerinden biri.
    ancak yeni fransa sag hukumetinin meclisten gecirmeye calistigi ekonomi ve egitim kanunlari yuzunden omrunun sonlarini geciriyor olma ihtimali yuksek bir universiteye sahip.

    ispanya sinirinda olmasi, ve garip bir aksanla konusan halkinin da genelde cok sevimli insanlar olmasi feci sikici bu sehrin ender artilarindan...
  • fransa sınırında barcelonaya sadece birkaç saat uzaklıkta ki yer. her tarafta katalan bayrakları görmek mümkün
  • iç sesin sürekli barselona'ya gitme yönünde telkinler verdiği, dürttüğü hatta arada sırada pandik yolu ile uyardığı bir şehirdir.
    sadece 2 saat içinde cehennemden cennete gelmişcesine bir deli duygu sarar insanı.
  • her yıl eylül ayında uluslararası basın fotoğrafçılığı festivali visa pour l'image'ye evsahipliği yapan küçük fransız şehri. uluslararası ajans ve gazetelerin fotoğraf editörlerinin de katıldığı festivalin programında, dünyaca ünlü foto muhabirlerinin son çalışmalarına ilşkin gösteriler, sergiler, panel ve konferanslar yer alır.

    detaylı bilgi web sitesinden edinilebilir: (bkz: http://www.visapourlimage.com/)
  • burada, istasyon caddesinde 50 metre içerisinde 6 ayrı törkiş kebapçı bulunması çok enteresandır. küçük bir şehir için...halkı yazları sahil yöresi olan canet'de canet en roussillon'da geçirdiği için şehir boş. hatta irish pub'ında gecenin tek alışverişini muhtemelen kulunuz yaparak sizler için bir bardak guinness'i midesine 2 dikişte indirdi. o derece boş. barselona yolcusu trenlere buradan binilebiliyor. diğer şehirlerdeki biletçiler sizi yanıltıp direk port bou'ya yönlendirmesin. 18 yuro'da bu trenin fiyatı.
  • belediyesi bu hafta karar aldı, katalanca fransızca'yla beraber belediye işlerinde kullanılan ortak resmi dil oldu. sokak tabelalarını falan değiştirip çift dilli yapmışlar bile.
  • herşey milanoya gitme isteğiyle başlamıştı, interrail yolculuğumuzda yerel trenleri kullandığımız için barcelonadan cerbereye ordanda trenle buraya gelip aktarma yapıp milano treninde binecektik saat gece 12 civarı tren istasyonunda biz 8 kişi ve birde sürekli bize doğru gelip kendi kendine bişiler mırıldanan yaşlı 8-9 bavula sahip bir kadın vardı, bilet ofisi kapalı olduğu için rezervasyonda yaptıradamık bineriz bi şekilde diyip başladık istasyonda takılmaya, treni beklediğimiz sırada timetable da sürekli rötar olması bizi iyice çileden çıkarıyordu, bu sırada da herkes en kötü ihtimal istasyonda teyzeyle sabahlarız vs tarzı espriler yapıodu derken tren geldi, bizim treni görmemizle şaşıp kalmamız arasında geçen zaman saliselerle ölçülebilirdi, tren değil bildiğin thy uçağı gelmişti millet yemeğini yiyip şarabını içiyordu, interrail biletleriyle o trene binmemiz imkansız gibiydi, bu sırada trene doğru ilerliyoruz, oldukça uzun olan trende 2.sınıf vagonunu bulunca sevinmiştik lakin elimizdeki biletlerle bu trene binemeyeceğimizi sölediklerinde herkesin yüzünde garip ifadeler oluşmaya başlamıştı, o sırada istasyon yetkilisi istasyonun kapancağını sölediğinde 2.darbeyi yemiştik, istasyonda bi tek biz ve sürekli bizi kesen bavullarımızı ve kafalarımızı sayan teyzeden başka kimse kalmamıştı, çareyi bi otele tıkınıp sabahı beklemekte bulmuştuk, işte perpignan benim için böle bi yerdir
  • sokaklarında yürürken köpek kakalarına basmamak için çok dikkatli yürümenizi gerektiren bir şehir. turistik olarak en dikkat çekici yeri palais de rois majorque olan, turistik hayatı place arago civarında toplaşmış, vakit iyi ayarlanırsa yarım günde gezilebilecek bir şehir. yolunuz düşerse mutlaka espi isimli pastaneden macaron yiyin derim. biraz pahalı ama verdiğiniz paraya değecek. tren garından merkeze yürürken inen yol üzerinde bir sürü dönerci göreceksiniz. karnınız çok aç ise, bu yol üzerindeki en iyi alternatif yolun sonuna yaklaşırken sağda kalan k's isimli, türklerin işlettiği yer. hem çok temiz hem de masa başına düşen 1 tane düşen ekranlardan lig tv'deki maçları izleyebilirsiniz. daha turistik bir mekanda yemek isterseniz place arago yakınındaki l'arago'yu tavsiye ederim, özellikle de tatlılarını...

    buraya gitmişken mutlaka collioure'ye de uğrayın derim.
  • 2013 yılından beri fransanın en büyük elektronik müzik festivalinin düzenlendiği tarihi katalan şehridir. komik bir şekilde türk kebapçı nüfusu oldukça da fazladır.
hesabın var mı? giriş yap