robert pinget

• kaçık bir yazardır pinget. yolunu bilerek şaşırmış menevişli bir gondol’dur kendileri. fantoine ile agapa arasında kalmış çift kişilik kasalı bir bisiklettir. 1919 senesinde dünyamızı şereflendirmiş ve 1997 yılında da aramızdan ebediyyen ayrılmış bir edebiyat peygamberidir.
• pinget mi? evet ile hayır arasındaki bir oyunbazdır bu adam.. yeni roman'ın sözcük bozucusudur.. bir tutam beckett'in üzerine üç tutumluk acı serpiştirince elde edilen lepleziz bir arif'tir.. üstelik anlamsızdır, hepimize nazire..
• atalarindan gelen soyadini hala soylu bir sekilde tasimaya devam eden, network dunyasinin cok yakindan tanidigi ve ilgiyle izledigi bir kisidir robert ping et. bir gorusmemizde soyadinin kaynagini sordugumda bana dedesinin bir network ortaminda cayci olarak calisirken ihtiyac olmasi sonucu ona ping atmayi ogrettiklerini, daha sonralari bu pingleri super atmasi uzerine soyadi kanunu cikmasi ile bunu soyadi edindiklerini anlatmistir^*.
• (bkz: yazamamak)
• (bkz: monsieur songe)
• kurgunun kendisi için önemi olmadığını ifade edip devam eder:
  
  sayısız ifade biçimlerinden birini seçip yazarım.. kurgu veya içerik sonradan gelir..
  
  bu yorumundan yola çıkarak üslupları tamamen farklı eserler ortaya çıkabilir.. kendisi bu sebepten yeni romancı olarak gösteriliyor.. arayış ama sonu nereye.. başarısız bir akımın vasat bir yazarı robert mignon ( yoksa mignet miydi?)
  
  (bkz: libera)
• (bkz: l'inquisitoire)
• bütünüyle samuel beckett'dan aldığı gazla vasat yazılar yazdığını iddia etmek yanlış olur. romanlarında bilinç-akışının ağırlığını görebilirsiniz.
  
  (bkz: monsieur songe)
• hayatın anlamsızlığına kederlenmek yerine bıyık altından gülmüş, trajik olanı komik olana yaklaştırmış.
  mösyö songe'un yaşlılıktan bulanıklaşmış hafızası hem hüzünlü hem komik: "mösyö songe bir komşunun cenaze törenine gidiyor. kiliseye geliyor ve gözleri merhumenin kocasını arıyor. matemdeki kişiler arasında çocukları tanıyor ama babalarını görmüyor. yanındakine doğru eğiliyor ve merhumenin kocası nerde? diye soruyor.
  yanındaki, tüller içindeki şişman hanımı göstererek işte orada diyor.
  size kocayı sormuştum, diye tekrar ediyor mösyö songe.
  ben de size o olduğunu söylüyorum, diye tekrar ediyor yanındaki. acı onu deliye döndürdü ve onda böyle bir tepkiye yol açtı. kimse engel olamadı ona.
  mösyö songe bir an için kahkahayı patlatacağını düşünüyor ama kendini tutuyor. aşkın ne güzel bir kanıtı, derinlerden ne de çok şey çıkarıyor su yüzüne! diye söyleniyor. insan düşünse taşınsa daha iyisini bulamaz."