• `lise hocalarına yıllar sonra söylemek istenenler: (bkz: #60158241)
  • orospu sırf derste ayakkabımı bağladım diye yüzükle vurmuştu kafama. hocalarıma kolay kolay küfür etmem ama o kadın hakediyordu. ne yaptığı çifte standartı unuturum ne saçma sebeplerden bana sarmasını.
    emekli maaşını çekmek istediğinde yardım eden genç emekli maaşını çalsın emi şerefsiz.

    oh rahatladım amk
  • ortaokulda şimdi ne öğretmeni olduğunu hatırlayamadığım bir adam vardı her ders fiks beni ve dört, beş arkadaşımı tahtaya kaldırır hepimizi tokatlardı ama adamı pek sallamaz işi dalgaya vururduk. bir gün hoca tam bana vuracağı sırada ben sınıfın içinde kaçmaya o da kovalamaya başladı, akrobatik hareketlerde sıraların üstünden falan atlıyordum nefesi yetmedi o da tahtadan bir, bir buçuk metrelik kalın tahta cetveli aldı çat diye bir ses duydum sonra gözümün ucunda uçan bir parça gördüm. millet gülmeye başladığı için ben de durdum. şerefsiz cetvelle kafama öyle bir vurmuş ki cetvel kırılmış. işte böyle karakter yoksunu insanlar yüzünden öğretmen oldum şimdi ortaokul çocuklarına ders veriyorum hayatımda hiç bir yetişkine göstermediğim anlayışı onlara göstermeye, onları daha iyi anlamak için bazen sabahlara kadar nerede hata yaptığımı, nasıl düzeltip daha iyisini yapacağımı bulmaya çalışıyorum.
  • ilkokul öğretmenim tarafından şahsıma uygulanan şiddettir. şiddet sadece fiziksel olarak yaşanmıyor. işin içine öğrenciye karşı yapılan sözel istismar*, faaliyetlerin dışında tutulma, sosyal durumların dışından bırakılma gibi psikolojik şiddet elementleri varsa çocuğun yaşadığı travma daha fazla oluyor. özellikle psikolojik şiddet fiziksel bir ''kanıt'' bırakmadığı için aileler taafından çocuğun durumunu anlamak zaman alabiliyor. bunca zaman sonra düşününce o kadının bana karşı sergilediği tavırlar benim hatam değildi belki ama yaşananlardan ders çıkaran ben oldum. eğitimci bir aileye mensup bir öğretmen olarak yaptığım meslekte öğrencilerime karşı nasıl davranmamam konusunda bana çok iyi bir örnek oldu.
  • hiç unutmam ders boş sınıf çığrından çıkmış vaziyette ortaokul zamanlarım kitap okuyorum bende fırsattan istifade neyse kapı açıldı bir anda müdür yardımcısı daldı içeri bende ayağa kalktım hazır olda öğretmen geldi diye. adam direk bana yöneldi bam diye bitane çaktı ben diyorum ki öğretmenim ben birşey yapmadım ders çalışıyordum diye kim konuşuyordu o zaman dedi bir kaç mangal yürekli kızlı erkekli arkadaş o konuşmuyordu ders çalışıyordu dediler adam mal mal baktı ona göre özür dileme şekliydi sanırım. sınıfa çıt çıkmasın diyerek seslendi çıktı gitti. eğitim sistemimizden vede adı eğitimci olan birinden sol yanağımda kalan hatıramdır.
  • yenı bı bılgısayar hocası gelmıs cok sınırlı ders anlatıs tarzı ıbrahım tatlısesın yıldız tılbeyı konuk ettıgı bolum tavırları gıbı. neyse bu her ders boyle sınırlı falan bızım ortaokulda da sınıfta 20 erkek var 17 kısı besıktaslıyız bu yavsakta fenerbahcelı bıze kb mb gb falan anlatıyor ama oyle bı anlatıyor acaba nerde bıze bagıracak dıye beklıyoruz arkadaslarla da buna nasıl bısı yapabılırız de cıldırtıp gonderebılırız dıye planlar yapıyoruz neyse bu tahtaya yazdı ıste kb mb gb falan dedı en buyuk arkadan bı arkadasım kalktı dedı beşiktaş durdu boyle "sen gel bakalım tahtaya " dedı arkadasa dayak pozsıyonu al dedı ve arkasını dondu arkadasıma ve 180 derece donerek arkadasıma saglam bı tokat attı sınıfın en ırı tıpı olmasına ragmen sendeledı dusecektı yere bız ama sınır kupuyuz boyle bısey de dıyemıyoruz bu arkadas otur dedı arkadasın gozlerı doldu ama bı yerden cıkacaktır dıyoruz elbet
    bu hoca yan sınıfta bı arkadasımızı da boyle dovmus arkadasın babası falan gelmıs mudur bu at yarragını uyarmıs falan ama yıne aynı tavırlar falan yan sınıftakı arkadasın 2 tane abısı geldı hocayla konustu hoca yapmadım etmedım yaramazlık ettı hak ettı falan demıs bunlar da tamam bız dısarıdayız cıkısta gorusruz demısler
    hoca 5 de bıten okuldan o gece 8 de cıkmıs gıttıklerı dusunmus ama hocayı oyle bı dovmusler hoca 2 ay raporlu sonrasında da tayıncı oldu
    arkadastan duydugumuza gore ellerını atese koyup yuzune basmıslar dınlene dınlene dovmusler burdan arkadasımın abılerıne saygılarımı sunuyor o oruspu cocugu ve onun gıbı kucuk cocukları sırf korkudan aılelerıne dıyemedıklerı ıcın doven ogretmenlerın de annesıne selamları ıletmeyı bır borc bılırım
  • ilkokul 1. sınıftayım, dedemle babaannemin yanında kalıyorum, henüz okulun ilk haftaları ama sınıf öğretmenim olacak psikopat durduk yere kafayı bana taktı.
    hayır o kadar sessiz sakin bir çocuğum ki, ağzım var dilim yok. verdiği ödevleri eksiksiz yapıyorum, tertemiz gidiyorum okula; ama ruh hastası adam tipimi filan beğenmiyor herhalde. hemen hergün bir bahaneye de ihtiyaç duymadan, ya dolma kalemin arkasıyla kafama vuruyor, ya da tokat atıyor durduk yere. cesarete bakar mısın? ben garibim de kimseye bir şey söylemiyorum.
    her neyse dedem çok büyük adamdı rahmetli, uyanmış tabii mevzuya. her sabah birlikte okul yoluna çıktığımızda benim ayaklarım geri geri gidiyor çünkü. ama gitmeyeceğim de demiyorum.
    bir derdin, sıkıntın mı var diye ısrarla o soruyor bana, yok diyorum.
    neyse, birgün her zamanki gibi beni okula bıraktı, akşam çıkışta okulun giriş kapısından alacağım seni deyip ayrıldı yanımdan. hoca sınıfa girdikten sonra çaktırmadan kapıyı aralayıp izlemiş ne olup bitiyor diye.
    bizim psikopat ödev kontrolü yaparken dolma kalemin arkasıyla durduk yere kafama vurdu yine.
    dedem o zamanlar 60 yaşında ama zımba gibi bir adam. kapıdan içeri girişiyle hocanın boğazına yapışması ve koridorun sonuna kadar götürüp duvara çivilemesi bir oldu. ama nasıl nefesi kesildi pezevengin. yediği boku bildiğinden hiç bir şey de söylemiyor. kendini dedemin şefkatli kollarına bıraktı, tavana bakarak ölümü bekliyor.
    neyse dedem bunu biraz hırpaladı, çıkarken de kusura bakmayın çocuklar dedi, elimden tuttuğu gibi müdürün odasına götürdü.
    müdürün de kapısını tekmeleyerek girdik tabii içeri. delirmişti çünkü adamcağız.
    neyse daha fazla uzatmayayım hemen sınıfımı değiştirdi müdür. okulun en iyi, en tatlı, şeker gibi bir hocasının sınıfına verdiler beni. o pezevengi de kısa bir zaman sonra gönderdiler okuldan, emekliye mi ayırdılar, yoksa sürgüne mi gönderdiler ne yaptılarsa artık, siktirolup gitti.
    aradan 25 yıl geçti ama halen her anını bütün ayrıntısı ile hatırlarım o olayın. bir ilkokul çocuğunun psikolojisini en fazla hırpalayan şiddet türlerinden biridir.

    bu arada, çok özledim be dede.
  • bizim zamanımızda hocaların sopaları meşhurdu.birde sıra dayakları.tüm sınıf sopadan geçerdi.
  • yanlış hatırlamıyorsam orta 1. sınıfta okul bahçesinde torpil patlattığımız için arkadaşla öyle bir dayak yemiştik ki...ben tam patlatırken yakalandım hoca başladı herkesin ceplerini aramaya yanımdaki arkadaşta hemen cebindeki kibriti çıkardı "ben de kibrit var ama daha önce patlatmıştım" diyerek dürüstlük yaptı. o da benle beraber pis dayak yedi tabi. teşekkürler selçuk hocam hayatım boyunca unutamadığım bir dayağı yaşadım sayende. hala görüşürüz kendisiyle şeker gibi adamdır.
hesabın var mı? giriş yap