• türkiye üzerinden gitmek gerekirse; seçimle ülke yönetimine gelen iki farklı makam var şu an: cumhurbaşkanı ve bakanlar kurulu.

    eğer bu iki makam, farklı düşünceleri desteklerlerse, siyasi ve bürokratik işler yürümez; çünkü biri elma diğeri armut diyor.

    gelgelelim mevcut anayasamızda ülkenin genel siyasetini yöneten başbakandır. iyi de kardeşim, cb de çıkıp derse ki, 'beni buraya eşekler mi getirdi? ben bu makamda milyonlarca bireyin sesiyim. eğer ben x'i kabul etmiyorsam, beni seçen milyonlar da kabul etmiyor demektir. o yüzden hadi naş!' kim ne diyebilir buna, nasıl karşı çıkabilir?

    e çıkıp başbakan da şunu derse: 'bilader iyi hoş da, ben de buraya develere binerek gelmedim. benim de arkamda milyonlar var. ayrıca anayasa bana görevi veriyor siyasi karar alımlarında, kusura bakma.'

    oldu mu sana siyasi kriz. illa kriz çıkmasına gerek de yok. riskin artması da siyasi istikrarsızlığa yeter ve yabancı sermayeyi öldürür.

    (bkz: and the oscar goes to political instability)

    *

    nasıl çözülür?

    yürütmenin başı cb yapılır, başbakanlık makamı kaldırılır. meclise yürütmeyi denetleme yetkisi verilir. fakat bu durumda yürütmenin meclisten yani yasama erkinden çıkmaması gerekir ki denetleme özüyle uygulanabilsin. halihazırda yürütme yasamanın içinden çıkıyor biliyorsunuz. fakat bu doğrultuda denetleme söz konusu olamaz ve cb keyfi kararlar alabilir. o yüzden yürütmenin yasamanın içinden çıkmaması, ayrı seçilmesi gerekir. böylece parlemento özgürce denetleyebilsin yürütmeyi.

    veeee başkanlık sistemine hoş geldiniz!***

    *

    ancak sorun ne biliyor musunuz, rte'ye biat eden yüzlerce milletvekili veya akp üyesi var memlekette.

    meclis hangi özüyle ve ruhuyla rte'yi denetleyecek?

    akp veyahut gelecekteki benzeri partilerin oyları %10'a %15'e inmeyecek ki!

    ya da mevcut vekiller bir anda biatlarını sona mı erdirecekler?

    *

    şahsi olarak tek umudum, önümüzdeki genel seçimlerden sonra parlemento koltuk sayısının yarısından fazlasını akp veya benzeri düşüncelerdeki partilere ait olmaması.

    davutoğlu sayesinde umudum arttı.
    (bkz: umuda yolculuk)
    (bkz: kısa adam)

    (bkz: muharrem ince vs. ahmet davutoğlu)
  • yıllardır sağcı-solcu kavramları altında her kafadan sesin çıktığı, birlik beraberlik içinde olamayan ülkemizin gaza getirip hırslandırdığı siyasilerin, başa geldikten sonra kısa sürede yüksek performans gösterip bir sonra ki seçimde tekrar seçilebilmek adına ülke ekonomisini boka bulandırıp, seçim günü geldiğinde şu kadar sürede bunu yaptık bunu yaptık ama ülkeninde geleceğini mahvettik diyememelerinin sebebidir aslında. her başa gelen ayrı bir ekonomik program belirleye belirleye ülkemiz maalesef kevgire döndü. şuan bulunduğumuz durumdan bizi kurtaracak tek kişi atatürk'tür ve maalesef o bir daha gelmeyecektir. fakat yine de şu topraklardan ona benzer düzgün biri çıksın en az 15-20 yıl ülke çoğunluğunun oyunu alsın ve büyük yatırımları inşaat değil de eğitim, bilim, tarım, sanayi ve hukuk gibi alanlar üzerine yapsın biz belki o zaman 100 birim parayla daha çok şeyler alıp, yaşam standardımızı artırmış olacağız. ama şimdi bu ortamda zaten batağa batmışız, katarlılarla swap anlaşması yapıp, karşılığında verilen imtiyazlar neticesinde inşaatlar, avm'ler, bol bol arap turistler, iyi şirketlere katar ortaklıkları vs vs... çölün ortasında 45-50 derece sıcaklıkta susuzluktan ölecek hale geldi türkiye maalesef.
    ben hatanın hepsini siyasilerde bulmuyorum dediğim gibi, hata kendi içimizde görüş ayrılıkları ve tutarsız siyasi dengesizlik.
hesabın var mı? giriş yap