• (bkz: aile agaci)
  • (bkz: soya ağacı)
  • ajdar.
  • (bkz: secere)
  • ayni kökten gelindigi icin agaca benzetilerek soyagaci denilen aile tarihcesi. bir cinar kadar yasli olanlarina bakmak, dallari arasinda dolanarak kendi köklerini aramak zevklidir.
  • ingilizcesi pedigreedir.
  • mark twain:

    yetismis bir kizi olan bir dulla evlendim.babam uvey kizimla evlendi.
    bu sekilde babam benim damadim oldu, uvey kizim da babamin karisi olmasi dolayisiyla annem oldu.
    benim karim bir oglan cocuk dogurdu. bu cocuk tabiatiyla babamin kayinbiraderi ve benim uvey annemin
    biraderi olmasi nedeniyle de benim dayim oldu.babamin karisi da bir oglan cocuk dogurdu. tabii dogan
    cocuk benim kardesim oldu fakat ayni zamanda kizimin oglu olmasi dolayisiyla da torunum oldu.
    boylece, karimda annemin annesi olmasi dolayisiyla benim buyukannem oldu. kocasi ve ayni zamanda
    onun torunu oldugumdan, bir kimsenin buyuk annesinin kocasi da buyuk babasi olacagindan dolayi,
    kendi kendimin buyuk babasi oldum
  • olabildiğince eskiye gitmeye çalışması müthiş keyifli bir iş. ailede ne kadar entrika ne kadar anı ne kadar hikaye varsa değişik insanlar tarafından size anlatılır. o onunla şöle tanışmış bu bununla şöyle evlenmiş. o şurdan buraya göç etmiş derken uzun ama çok uzun bir hikayeler silsilesinde şimdilik küçük bir paragraf olduğunuzu fark eder bu dev gibi dalların arasında kendiniz için kendinize bir farkındalık yaratmanız gerektiğini fark edersiniz. an itibariyle başı sonu belli olan 6 nesil çıkartabilmiş durumdayım bizim aile için. buda benim dedemin dedesinin babasına denk gelmekte onların hepsinin ayrı ayrı torunlarını kapsayan bir dallar kümesi yaratmakta yıl olarak bakınca ise büyük büyük dedemin babası üzeyir efendi'nin 1800'lerin başında doğduğunu görmekteyiz. dalın başı o iken dalın son yaprağı yarın yeşerecek. 1800-2006 nerden baksanız 200 yıl hey be koca üzeyir yaşasaydın da görseydin torunlarının torunlarının torunlarını...
hesabın var mı? giriş yap