• hiç de azımsanmayacak bir süredir demokratik sayılabilecek seçimlerde habire olmadık adamları ve partileri başa getiren ve sonra her fırsatta ağlayıp duran türk halkının demokratik tercihleridir.
    (bkz: kendi düşen ağlamaz)
    (bkz: süleyman demirel)
    (bkz: turgut özal)
    (bkz: bülent ecevit)
    (bkz: anap)
    (bkz: kenan evren)
    (bkz: 1982 anayasası)
    ...
  • bu günahların en büyüklerinden biri 1957 seçimlerinde yüzde 47,9 oy alan adnan menderes 1960 hükümet darbesinden sonra asılınca, ona zamanında oy veren insanların rezilce bir sessizlikle başbakan seçtikleri adamın zorbalıkla alaşağı edilip öldürülmesini seyretmeleridir.hayır ne merkezciyim,ne sağcıyım,ama bu tepkisizlik insanın içini acıtıyor, vietnam'da ngo dinh diem diktatörlüğüne karşı budist rahiplerin vücutlarını ateşe verdikleri, macaristan'da 17-18 yaşında kızların kendilerini kızılordu tanklarının altına attıkları bir dünyada...
    28 mayıs 1960 ve 17 eylül 1961 günleri türkiye'nin en sessiz günleriydi,bir mantar tabancası bile patlatmamıştı demokrasiyi pek seven o halkımız, bundan büyük utanç mı olur?
  • "demokrasi bizim için araç" diyeni el üstünde tutmak.
  • aynı zamanda düşüncelerini korkmadan dile getiren aydınların öldürülmesini de kapsayan en büyük ayıplarımızdır.
    (bkz: uğur mumcu)
    (bkz: abdi ipekçi)
    (bkz: turan dursun)
    aslında daha çok gider bu..
  • say say bitmez bizim demokrasi günahlarımız. ama bunu tüm halka mal etmek doğru mudur bilemem. keza genellemelere karşıyım.
    pipa bacca tecavüze uğrayıp öldürüldü bizim egemenler kalktılar italyadan özür dilediler. bu ülkede sayısızca kadın hergün öldürülüyor tecavüze uğruyor. kimsenin kadınlar için yaptığı bir şey yok. spikerler allahtan rahmet diliyor. tek yapabildiğimiz bu bizim halk olarak. ya devletlerden özür dileriz ya da allahtan rahmet...
    ceylan önkol ve yine adını bile duymadığımız bir sürü çocuk bu topraklarda yaşanan savaş yüzünden yolda bulduğu belirsiz bir cisim yüzünden öldürüldü. öldü diyemeyeceğim keza başlarına gelen şeyin cinayetten farkı yok.
    uluderede 34 can imkansızlıklardan imkan yaratırken, yaptıkları şey kaçakçılık olarak adlandırılsa da devlet izni ve yönlendirilmesiyle yapılmaktaydı. ama bizim o çok yetkili kişilerimiz yıllardır yapılan bu işin terör olduğunu bir gecede farkettiler. ve çoğu çocuk yaşta ve aynı aileden 34 insan katledildi. sustuk. o çok yürekli medyamız günlerce ağzını açmadı.
    reyhanlı bombalandı herkes sustu. yayın yasağı çıktı ya inanabiliyor musunuz? ben hala inanamıyorum. bir gün bizim olduğumuz şehirler de bombalanacak ve yine herkes susacak. daha böyle sayılmayacak kadar çok şey var. değil bu sözlük bir tarihe sığmayacak kadar çok şey...
    yürüyüş yapmak karşı çıkmak yasak bu ülkede. protesto edemezsin. karşı çıkamazsın. yoksa al sana biber gazı al sana tazyikli su al sana gözaltı al sana tutuklama. demokrasi mi dedi biri ordan bir yerden. evet evet demokrasi de var. yüzde ellimiz seçti bu hükümeti. çoğunluğun istediği oldu. işte demokrasi.
  • türkiye ve demokrasi bir arada kullanılınca komik oluyor.monarşi gelsin başına da şöyle toplumun tamamının kabul edeceği akilli cesur vatanperver birini koyalım.belki demokrasi için daha çok erkendir fransa bile sürekli cumhuriyet ilan edip monarşiye geçmiştir de gaulle ye kadar.düşünsenize ne siyaset kalıyor ne seçimler cennet gibi yaşarız.
hesabın var mı? giriş yap