tidy
-
ing. derli toplu, tertipli, düzenli
düzeltmek, derlemek, toplamak -
zıttı untidy.
-
dokuzuncu nesil çaylak.
-
-
uçmuş bir yazar.
(bkz: sourlines) -
having everything ordered and arranged in right place, or liking to keep things like this.
ing. derli, toplu, düzenli.
ex:
- the house was clean and tidy.
- my flatmate isn't very tidy. -
(bkz: neatly)
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap