• hayırdır dediğim hadisedir. bu takım daha evvel de final oynadı kimse de stat tahsis etmedi,televizyonda canlı yayın yapmadı,kimse prim kampanyası başlatmadı,kimse tv şovları çıkartmadı. hayırdır ne oldu birden de moda oldu bu takım. türk milli sporunun elinde bir bu mu kaldı tutunacak dal? futbol,atletizm,güreş,boks,basketbol daha nicelerinden bir şey çıkmadı da bu mu moda edildi. bir kaç ay sonra başka bir turnuvaları var onları da yayınlayacak mısınız? primler ne olacak peki şimdiden belli mi? yoksa hemen tüketip kenara atacaksınız bu insanları. size tavsiye ömürleri boyunca hiç ilgi göstermediğiniz insanları birden sahte sevginizle,ilginizle boğmayın!
  • o bizim eşşekliğimizmiş. daha önce de hata yaptık diye devam mı edelim?
  • şunlar ve benzerlerinden olabilir:
    (bkz: ya borçlanacağız ya vergileri arttıracağız)
    (bkz: 30 eylül 2017 yeni zam paketinin açıklanması)
    (bkz: 2017 ekonomik krizi)
    (bkz: 8 ekim 2017 abd'nin vize başvurularını durdurması)
    (bkz: 9 ekim 2017 dolar kuru)
    (bkz: 22 aralık 2016 ışid'in 2 askerimizi şehit etmesi)
  • hak ettikleri değeri görmeyen güzel insanlara en azından 3 gün ilgi alaka gösterilecek. sonra ne mi olacak? yine unutulacaklar. ne demiş mazhar alanson?

    "acı ama gerçek!"
  • ülkemizin son günlerdeki duyarlılık kasmasıdır. birçok vaka gibi unutulacaktır. sokakta yolunu değiştiren insanlar var, dolmuşta ayakta giden engelliyi sallamayanlar var. sadece bedensel bir özür değil, zihinsel özürlülere de saygısı ve hoşgörüsü sıfır bir toplumda yaşıyoruz. 1 hafta gündem olur, yılmaz özdil üzerine yazı yazar, sonrasında unutulur. 1000 tane whatssapp grubunda ve instagramda ekmeği yenir ve unutulur. ülkemizde belediyelerin hizmet verdiği istatistiki bir veridir sadece engelliler. sevmez, hor görür, kızını vermez, arkadaşlık etmesini istemez.

    karamsar bulabilirsiniz, ama eğitim sektöründe çalıştım, çalıştığım okullardan birinde çocuk zihinsel engelliydi; birinin kalem kutusunu yere düşürdü diye diğer veli çocuğu utanmasa çarmığa gerecekti. ve karşımdaki veli akademisyen. akademisyenliğiniz batsın. iğrenç, yozlaşmış bir toplumuz. bunu kabul edelim! iktidar ya da muhalif eğitimli kesim de tamamen ahlak ve vicdan yoksunu. ama engelli hakları ekmeği yemek güzel ve bedava. engelli savunursan politik yükümlülük yok, bir de fatih terime ve futbolculara laf soktun mu, tertemiz tespit ve duruş.

    peki ne yapmalı? ya da diyebilirsiniz ki " lan sana mı soracağım ne hissedeceğimi" tabi ki sormayacaksınız. ama beni kandıramazsınız, kendinizi ve sizin gibi vicdan hırsızlarını, instagram hislililerini ancak. ne mi yapmalı? hollanda'da trenlerde olduğu gibi onların kullanımına ve yaşamına özen göstermelisiniz. avrupa bu yüzden avrupa, insana değeri basit bir spor dalından dolayı vermiyor.

    ahlak mı görmek istiyorsunuz, vicdan mı? (bkz: kanser hastası genç kızın eline para sıkıştırmak) sizin bakanınız bu, gerçeğiniz bu! suriyeliler hastalık saçar, kürtler ve diğer tüm azınlıklar hırsızdır zaten. en büyük hırsız ve dolandırıcı sizsiniz. tercih size kalmış, yılmaz özdil yazısını bekleyin, sabah haber kuşaklarında alkışlayın, facebookta haberi paylaşın, küfür edin. ama unutmayın birileri bunu görüp gülüyor. https://www.youtube.com/watch?v=72z9puqsdr4
hesabın var mı? giriş yap