hesabın var mı? giriş yap

  • muharrem ince zeki adam.

    farklılık dikkat çeker. gece mitingi diye bir şey çıkardı adam, gece miting yapıyor, binlerce insanı peşine takıyor. işte bu liderliktir.

    bu liderlik yarın bir hile olduğunda ysk önüne çağrı yaptığında 50 bin kişiyi oraya toplar.

    ihtiyacımız olan şey liderdi. bulduk. gerisi kolay.

  • bein sports'tan faks bekliyorum. bu yayıncıdan süper lig maçlarını izlemek 'korsan mı, değil mi?' diye. eğer faks evime ulaşır ve selcuksportshd'den maçları izlemek suç derlerse; selcuksportshd üyeliğimi sonlandırıp, bein sports'tan maçları takip edeceğim. faks önemli.

  • avukat suçu savunmaz, suçlu olduğu iddia edilen kişiyi savunur. başlık hatalı, dolayısıyla tanım da.

    ekleme: mesaj yoluyla bolca sorulan bir soruya cevap olarak yazma ihtiyacı hissettim, sanık bir suç işlediğini bizzat itiraf etse dahi hala iddia düzeyindedir. savcının iddiasının yanında sanığın iddiası olarak kabul edilir. mahkeme(özelinde de hakim) tarafların iddia ve beyanlarıyla bağlı değildir. iddiaları, savunmaları ve delilleri serbestçe takdir eder, maddi gerçeğe ulaşmaya çalışır. bu anlamda sanığın ikrarı da (itirafı da) bir delildir ama kesin delil kabul edilemez. suçu bir menfaat karşılığı ya da psikolojik sorunlarından dolayı dahi üstlenmiş olabilir. mahkeme, yargılama sürecinde bütün delilleri tarafsızca değerlendirerek sonuca varır. sanık hakkında hüküm verir ve bu hüküm de istinaf, temyiz gibi deracattan geçerek kesinleşirse kişinin suçu sabit olmuş olacağından ancak o aşamada suçlu diyebiliriz. dolayısıyla "ben bu suçu işledim" diyen adama dahi şüpheyle bakmak, itirafın/ikrarın ise somut, net, objektif delillerle desteklenmesi gerekir. aksi halde "şüpheden sanık yararlanır" ilkesi gereği, suçu işlediğini kabul/itiraf eden kişi hakkında dahi beraat verilebilir.

    ekleme-2: yukarıdaki cevaba esas soruyu düzgünce sorabilen yazar/çaylak arkadaşlara insanlık namına teşekkür ediyorum. mesaj yoluyla doğrudan söven, hakaret eden, okuduğunu anlamaktan ve dahası düşünmekten aciz yazarımsılar; yazık size. bunları yazar yapan/yazar olarak devam etmelerine imkan sağlayan sözlük yönetimi, size de yazık. eh, bize de yazık.

    ekleme-3: yine de fav sayısının, ilk enrtyninkinden fazla olması genelde ülkeye, özelde sözlüğe, daha özelde ise sözlük yazarlarına dair umudumu tazelemiyor değil. hatalı bir başlık ve tanım olmayan bir tanım hakkında yazdıklarımın bu kadar fav almasının beni umutlandırması da hayatın ironisi*

  • "hakemler olsun, federasyon olsun, saha dışında çok güzel sonuçlar alıyoruz ama beşiktaş'ın sahadaki başarıları yüzünden lider olamadık"ın kısa ifadesi.

  • tam olarak 90'lı yılların başına tekabül eder.
    bakmayın şimdi loft'un sıradan bir marka olduğuna, o dönemde statü simgesiydi neredeyse. ben hiç alamadım ama giyinmeyeni dövüyorlardı nerdeyse. pantolonun arka cepleri büyük ve daha aşağı yerleşmişti paçaları biraz geniş, çift dikişli ve dikişler biraz yukarıdaydı. loft etiketinin altından kemer geçerdi. marka görünsün diye millet, tişörtü, kazağı pantolonun içine sokardı.
    popüler olan bir de gri rengi vardı sanki.