• yüzüne yüzüne “seni bulan sevinmesin, kaybeden de üzülmesin.” denmesi.
  • gerçekten değer verdiğiniz bir insanın hayatında aslında hiçbir yere sahip olmadığınızı farkettiğiniz andır.
  • kendini kaptirmamak gereken anlardir. zira rehberindeki herkesi arayip geri dönen olmayınca intihar eden biri vardi
  • (bkz: sosyal fobi)
  • anıların itibarsızlaştığını / itibarsızlaştırıldığını anladığın an.
  • arkadaş gruplarından dışlanılan anlar.
    çevreden onay almak ve kabul görmek sanılanın aksine ilgi meraklılığı değil, dozunda bir ihtiyaçtır aslında. sevmediğiniz insanların bile sizi dışlaması canınızı acıtır.
    toplu yapılan planlara çağırılmamak, sen bir hata yaptığında acımasız bir muamele görürken aynı hatayı bir başkası yaptığında hemen hoş görülme yoluna gidilmesi, başkaları mutlu olsun diye telaş içinde bir şeyler yapılırken sizin ufacık ihtiyacınızın bile kimsenin umrunda olmaması.
    eğer bunları yapanlardan biri de sizseniz, lütfen yapmayın. çünkü o kişi sandığınızdan daha fazla acı çekiyor. o insanı ne sebeple dışlıyorsunuz hiç fark etmez ama emin olun hiçbir şey için bu muameleyi hak etmiyor.
  • karşınızdaki insanın sürekli hata yaptığınızı ya da yanlış davrandığınızı hissettirdiği anlardır.
  • ot dergisi okurken hep değersiz hissediyorum kendimi. lan millet neler yazıyor yapıyor sen nesin saadet? diyorum.
  • herhangi bir avrupa ülkesine giriş için pasaport kontrol sırası beklediğin andır.
  • bu hissi takip eden öfkeden korkun
hesabın var mı? giriş yap