6 entry daha
  • bir zamanlar benim için de saçma bir terimdi pozitif enerji.

    anlamadığım gibi, anlamaya da çalışmıyordum ne olduğunu. ta ki başımdan enteresan bir olay geçene kadar.

    bir cumartesi akşamı * taksim'e gitmek için hazırlanmışken bir telefon geldi. o zamanki bilişim sektöründeki işim itibarı ile her an aranabilir ve sistemlerde olan bir arıza sebebi ile şirkete çağrılabilir, aman sabahlar olmasin diye zil takıp oynayabilirdim. derken telefonum caldi. sirketimin genel muduru, aynı zamanda da sahibinin oğlu olan zat-ı muhterem, hiç alakam olmadığı bir konu hakkında sorular sormaya başladı, sonra da konuyu "bu sistem neden çalışmıyor"a getirerek bir güzel ağzıma sçtı. hemen arkasından sevgili, pek muhterem teknik müdürüm aradı. o da bir güzel sıvadıktan sonra şirkete gidip sorunu halletmemi istedi. ataköy'den kalkıp mecidiyeköy'e gitmem gerekiyordu.

    delirdim ve de köpürdüm. çıldırmış vaziyette evden çıktığımda höt diyen herhangi birini anında ortadan yırtabilirdim.

    ataköy'den bakırköy'e nasıl geldim hatırlamıyorum. oradan bir mecidideköy minibüsüne bindim ve şöförün hemen arkasındaki koltuğun en sağına oturdum. tek düşündüğüm şey "bu olay nasıl benim başıma patladı" idi. neyse konu o değil. kısaca sinirden delirmiş vaziyette giderken merter civarından birileri bindi. başım önümdeydi ve kimseyi görecek halim yoktu. kısa süre sonra da bir bayan sesinin "afedersiniz... 1 adet halıcıoğlu uzatır mısınız" dediğini duydum. rüzgar almayan bir koydaki su gibi dingin bir sesti. ardından da ekledi. "teşekkür ederim"

    1-2 durak sonra "lütfen buyrun buraya oturun" dediğini duydum. o konuştukça rahatlıyordum sanki. yine de kafamı kaldırmıyor, onu hiç merak etmiyordum. oysa ki yerini başkasına verdikten sonra hemen yanımda ayakta durmaya başlamıştı. geriden uzatılan ücretleri şoföre her iletişinde kurduğu cümleler "afedersiniz" ile başladı ve "teşekkür ederim ile bitti. tıpkı ilk baştaki gibi. ses içime bir huzur akıtmıştı. kafamı hiç kaldırmamama rağmen sinirim yatışmıştı. halıcıoğlu durağında indi ve gitti. şirkete gittim, sorunu halettim ve biraz gecikme ile de olsa taksime gidebildim.

    simdi pek cok yorum yapılabilir. ama sorabildiğim tüm soruları kendime sorduktan, yapabildiğim tüm yorumları yaptıktan sonra bunun pozitif enerji olduğuna karar verdim. hatayımın sonraki döneminde de konu ile ilgili birçok başka olaya daha tanık oldum ve daha çok inandım pozitif enerjinin varlığına *
16 entry daha
hesabın var mı? giriş yap