7 entry daha
  • herhangi bir grup üyesi olmak grup dışında kalan kişilere gösterilmeyen tahammülün size gösterilmesi demektir. hatta grubun en karşı olduğu düşünceler sizde kısmen hayat bulsa dahi bu belli bir hoşgörü içinde karşılanır. oysa bu karşı olunan durum ve düşünceler reaktif anlamda grubun kurulmasinin temeliydi. yani grup dışı biri bu karşıt düşünceleri savunsa türlü aşağılamalara ve hakaretlere maruz kalacaktı. peki bu durum grupta yozlaşma anlamına mı gelir? yoksa hoşgörü sınırları içinde mi karşılanması gerekir? eğer bu grup teoriden ziyade eyleme dönükse ve ayrıklaşan kişi grup faaliyetlerine kimi zaman kendisiyle çelişme pahasına katılıyorsa grup açısından sorun yok demektir. peki kendisiyle çelişme pahasına grup içinde hareket eden adamı hemen silik, karaktersiz diye yaftalamalı mıyız?
    he man der ki: evet. kendi düşüncelerimizin çeliştiği insanlarla bir arada bulunmak ve onların güdümünde hareket etmek bizi korkaklaştıracaktır
    general duncan der ki: hayır. grup faaliyetleri kişiliğin gelişiminde önemli bir unsur olup bireysel hezeyanlardan ziyade grup içinde kalıp mücadele ederek hayat buluruz.
    iskeletor der ki: (gelecek bölümde)
4 entry daha
hesabın var mı? giriş yap